Avrupalı gençler Diyarbakır'da 'göç mü dünya vatandaşlığı mı' projesinde buluştu
Gençlik ve Değişim Derneği tarafından düzenlenen organizasyonla 5 farklı ülkeden gelen 22 genç, Diyarbakır'da göç mü dünya vatandaşlığı mı sorusunu tartıştı.
Gençlik ve Değişim Derneği tarafından düzenlenen organizasyonla 5 farklı ülkeden gelen 22 genç, Diyarbakır'da göç mü dünya vatandaşlığı mı sorusunu tartıştı.
Erasmus + Programı Portekiz Ulusal Ajansı tarafından desteklenen projenin ilk eğitim kursu Diyarbakır'da gerçekleşti. Diyarbakır'daki eğitim kapsamında, Portekiz, İtalya, Romanya, Macaristan ve Norveç'ten gelen 22 genç 9 gün boyunca göç, göçmen, mülteci, sığınmacı gibi kavramların tanımlarını tartışarak, Avrupa ve kurumlarının bunlara yönelik politikaları, kendi ülkelerindeki mülteci politikaları konularında kapsamlı bir eğitim aldı. Gençlik çalışanları ve liderlerinden oluşan bu grup, kendi kuruluşlarında mültecilere yönelik uyguladıkları çalışmalar ve metotlar hakkında paylaşımda bulunarak, farklı hangi yöntemlerin geliştirilebileceği üzerinde de yeni metotlar geliştirdi. Gençler, teorik olarak geliştirilen bu metotları, Portekiz'de gerçekleşecek ikinci eğitim kursuna kadar, kendi ülkelerinde uygulamaya çalışacak.
Konu ile ilgili bilgi veren Gençlik ve Değişim Derneği Başkanı Umut Suvari, Portekiz Ulusal Ajansı tarafından desteklenen göç mü dünya vatandaşlığı mı çalışmasının ilk ayağını Diyarbakır'da gerçekleştirdiklerini söyledi. Suvari, 'Diyarbakır gibi uluslar arası alanda pek de büyük imkanlara sahip olmayan bir kentte çalışmalar yürütmemize rağmen, bugün artık uluslar arası projelerde eğitmenlik yapan ve Avrupa'nın farklı ülkelerinde sadece projelere katılan değil hatta oradaki projeleri koordine eden bir ekibe sahip bulunmaktayız. Diyarbakır'da gerçekleştirdiğimiz her proje öncesinde mutlaka bazı katılımcılarda önyargılar olsa da, gerek daha önce projelerimizde yer alan katılımcıların tavsiyesi ve teşvikiyle, gerekse de Diyarbakır'da gördükleri samimi ortamdan dolayı derin bir şekilde etkilenmiş olarak ayrılıyorlar. Özellikle de 'medeniyetin' doğduğu bu toprakları görünce, Avrupa'da kaybettikleri arkadaşlık, misafirperverlik, samimiyet, hoşgörü gibi bazı değerleri görmelerinden dolayı, kendilerini evlerinden bile daha sıcak bir ortamda bulduklarını dile getiriyorlar. Grubun büyük bir çoğunluğu ilk defa Diyarbakır'a gelen gençlerden oluşmakla beraber, daha önce birçok kez gelen gençler de yer almaktaydı. Projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz' dedi.
İtalya'nın Sicilya Adasında yaşayan ve Diyarbakır'a 3. gelişi olan Emanuel Caristi ise, 'Normalde, seyahate çıkarken konfor alanımızı terk ederiz ama ben Diyarbakır'a her geldiğimde, kendimi konfor alanımın daha da içerisine seyahat eder gibi hissediyorum. Fırsat buldukça Türkiye'ye Diyarbakır'a gelmeye devam edeceğim' diye konuştu.
Erasmus + Programı Portekiz Ulusal Ajansı tarafından desteklenen projenin ilk eğitim kursu Diyarbakır'da gerçekleşti. Diyarbakır'daki eğitim kapsamında, Portekiz, İtalya, Romanya, Macaristan ve Norveç'ten gelen 22 genç 9 gün boyunca göç, göçmen, mülteci, sığınmacı gibi kavramların tanımlarını tartışarak, Avrupa ve kurumlarının bunlara yönelik politikaları, kendi ülkelerindeki mülteci politikaları konularında kapsamlı bir eğitim aldı. Gençlik çalışanları ve liderlerinden oluşan bu grup, kendi kuruluşlarında mültecilere yönelik uyguladıkları çalışmalar ve metotlar hakkında paylaşımda bulunarak, farklı hangi yöntemlerin geliştirilebileceği üzerinde de yeni metotlar geliştirdi. Gençler, teorik olarak geliştirilen bu metotları, Portekiz'de gerçekleşecek ikinci eğitim kursuna kadar, kendi ülkelerinde uygulamaya çalışacak.
Konu ile ilgili bilgi veren Gençlik ve Değişim Derneği Başkanı Umut Suvari, Portekiz Ulusal Ajansı tarafından desteklenen göç mü dünya vatandaşlığı mı çalışmasının ilk ayağını Diyarbakır'da gerçekleştirdiklerini söyledi. Suvari, 'Diyarbakır gibi uluslar arası alanda pek de büyük imkanlara sahip olmayan bir kentte çalışmalar yürütmemize rağmen, bugün artık uluslar arası projelerde eğitmenlik yapan ve Avrupa'nın farklı ülkelerinde sadece projelere katılan değil hatta oradaki projeleri koordine eden bir ekibe sahip bulunmaktayız. Diyarbakır'da gerçekleştirdiğimiz her proje öncesinde mutlaka bazı katılımcılarda önyargılar olsa da, gerek daha önce projelerimizde yer alan katılımcıların tavsiyesi ve teşvikiyle, gerekse de Diyarbakır'da gördükleri samimi ortamdan dolayı derin bir şekilde etkilenmiş olarak ayrılıyorlar. Özellikle de 'medeniyetin' doğduğu bu toprakları görünce, Avrupa'da kaybettikleri arkadaşlık, misafirperverlik, samimiyet, hoşgörü gibi bazı değerleri görmelerinden dolayı, kendilerini evlerinden bile daha sıcak bir ortamda bulduklarını dile getiriyorlar. Grubun büyük bir çoğunluğu ilk defa Diyarbakır'a gelen gençlerden oluşmakla beraber, daha önce birçok kez gelen gençler de yer almaktaydı. Projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz' dedi.
İtalya'nın Sicilya Adasında yaşayan ve Diyarbakır'a 3. gelişi olan Emanuel Caristi ise, 'Normalde, seyahate çıkarken konfor alanımızı terk ederiz ama ben Diyarbakır'a her geldiğimde, kendimi konfor alanımın daha da içerisine seyahat eder gibi hissediyorum. Fırsat buldukça Türkiye'ye Diyarbakır'a gelmeye devam edeceğim' diye konuştu.