Kral yolu üzerindeki tarihi köprü dikkat çekiyor
Sivas'ta Yıldız Irmağı üzerinden bulunan Roma Dönemine ait tarihi köprü 2 bin yıllık geçmişiyle dikkat çekiyor.
Sivas'ta Yıldız Irmağı üzerinden bulunan Roma Dönemine ait tarihi köprü 2 bin yıllık geçmişiyle dikkat çekiyor.
Sivas merkeze 26 kilometre uzaklıkta eski Ankara-Sivas karayolu üzerinde bulunan ve 2 bin yıl önce Roma döneminde yapıldığı tahmin edilen tarihi Yıldız Köprüsü ayak ve sivri kemerlerinin oluşturduğu 13 göze sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Selçuklular döneminde yeniden yapılan Yıldız Köprüsü tarihi öneminin yanı sıra orta göz kemerinin iç kısmında bulunan birbirinin omzuna basmış sakallı, sivri külahları olan üç insan figürü ile de ilgi görüyor. Yaklaşık 4 metre genişliğinde 70 metre uzunluğunda olan tarihi Yıldız Köprüsü'nü üzerinde bulunan üç insan figürünün neden yapıldığı ise bilinmiyor.
Yıldız Köprüsü'nün en son Sivas Valisi Halil Rıfat Paşa'nın önderliğinde 19'üncü yüzyıl sonlarında Silahtarzade Mehmet Ali Efendi tarafından onarıldığı biliniyor. Aradan geçen yüz yılı aşkın zamandır herhangi bir bakım ve onarım çalışması yapılmayan köprü turizme kazandırılmayı bekliyor.
'Kral yolu üzerinde bulunuyor'
İl Kültür Turizm Müdürü Kadir Pürlü, 'Sivas doğudan, batıya, güneyden, kuzeye yolların kavşağında bir şehirdir. Bu yüzden aynı zamanda nehirleri olan da bir olduğu için bu nehirlerin üzerinde zengin ve çok görkemli köprüler de vardır. Yıldız Köprüsü de bu köprülerden birisidir. Antik dönemden kalma betimlemelere bakılırsa öncelikle Roma Dönemi kavimlerinden önce köprünün var olduğunu tahmin ediyoruz. Roma Dönemine ve daha sonra Selçuklu Dönemine dair izler köprünün üzerinde vardır. Alaeddin Keykubad Sivas'taki bütün köprüleri yeniden inşa etmiştir. Bu kapsamda Yıldız Köprüsü'nün de böyle yeniden yapıldığını tahmin ediyoruz. Geçmiş antik dönemin izleri olmakla beraber son haliyle bir Roma ve Selçuklu köprüsü olduğunu söyleyebiliriz. İzmir Sardes'ten başlayıp eski İran'a kadar kral yolu üzerinde bir köprü olduğu için uzun yıllar insanlığı hizmet ettiğini de tahmin edebiliyoruz. Yine köprünün kemerleri üzerindeki betimlemeler üst üste insan, hayvan, tanrı betimlemeleri kuşak kuşak gösteriliyor. Buradan da yine antik çağlardan kalma bir köprü olduğu anlaşılıyor. Köprü Cumhuriyet dönemine kadar hizmet vermiştir. Daha sonra Ankara Devlet Yolu'nun açılmasıyla beraber o güzergah kaldırıldığından hizmete açık değildir. Küçük bir onarıma ihtiyacı vardır. Ama genel olarak ayakta duran bir köprüdür' dedi.
Sivas merkeze 26 kilometre uzaklıkta eski Ankara-Sivas karayolu üzerinde bulunan ve 2 bin yıl önce Roma döneminde yapıldığı tahmin edilen tarihi Yıldız Köprüsü ayak ve sivri kemerlerinin oluşturduğu 13 göze sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Selçuklular döneminde yeniden yapılan Yıldız Köprüsü tarihi öneminin yanı sıra orta göz kemerinin iç kısmında bulunan birbirinin omzuna basmış sakallı, sivri külahları olan üç insan figürü ile de ilgi görüyor. Yaklaşık 4 metre genişliğinde 70 metre uzunluğunda olan tarihi Yıldız Köprüsü'nü üzerinde bulunan üç insan figürünün neden yapıldığı ise bilinmiyor.
Yıldız Köprüsü'nün en son Sivas Valisi Halil Rıfat Paşa'nın önderliğinde 19'üncü yüzyıl sonlarında Silahtarzade Mehmet Ali Efendi tarafından onarıldığı biliniyor. Aradan geçen yüz yılı aşkın zamandır herhangi bir bakım ve onarım çalışması yapılmayan köprü turizme kazandırılmayı bekliyor.
'Kral yolu üzerinde bulunuyor'
İl Kültür Turizm Müdürü Kadir Pürlü, 'Sivas doğudan, batıya, güneyden, kuzeye yolların kavşağında bir şehirdir. Bu yüzden aynı zamanda nehirleri olan da bir olduğu için bu nehirlerin üzerinde zengin ve çok görkemli köprüler de vardır. Yıldız Köprüsü de bu köprülerden birisidir. Antik dönemden kalma betimlemelere bakılırsa öncelikle Roma Dönemi kavimlerinden önce köprünün var olduğunu tahmin ediyoruz. Roma Dönemine ve daha sonra Selçuklu Dönemine dair izler köprünün üzerinde vardır. Alaeddin Keykubad Sivas'taki bütün köprüleri yeniden inşa etmiştir. Bu kapsamda Yıldız Köprüsü'nün de böyle yeniden yapıldığını tahmin ediyoruz. Geçmiş antik dönemin izleri olmakla beraber son haliyle bir Roma ve Selçuklu köprüsü olduğunu söyleyebiliriz. İzmir Sardes'ten başlayıp eski İran'a kadar kral yolu üzerinde bir köprü olduğu için uzun yıllar insanlığı hizmet ettiğini de tahmin edebiliyoruz. Yine köprünün kemerleri üzerindeki betimlemeler üst üste insan, hayvan, tanrı betimlemeleri kuşak kuşak gösteriliyor. Buradan da yine antik çağlardan kalma bir köprü olduğu anlaşılıyor. Köprü Cumhuriyet dönemine kadar hizmet vermiştir. Daha sonra Ankara Devlet Yolu'nun açılmasıyla beraber o güzergah kaldırıldığından hizmete açık değildir. Küçük bir onarıma ihtiyacı vardır. Ama genel olarak ayakta duran bir köprüdür' dedi.