Evladını kaybeden acılı baba 28 gün sonraki tahliyeye tepki gösterdi

Adıyaman'da 16 yaşında bir gencin hayatını kaybettiği trafik kazasında kusurlu bulunan kişinin 28 gün sonra tahliye edilmesine, acılı baba ve aile fertleri tepki gösterdi.

Evladını kaybeden acılı baba 28 gün sonraki tahliyeye tepki gösterdi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Adıyaman’da 16 yaşında bir gencin hayatını kaybettiği trafik kazasında kusurlu bulunan kişinin 28 gün sonra tahliye edilmesine, acılı baba ve aile fertleri tepki gösterdi.

Adıyaman’ın Besni ilçesine bağlı Şambayat kasabasında 5 Eylül günü yaşanan kazada, İbrahim Hakan Fidan (16) idaresindeki 02 BA 590 plakalı motosiklet belde girişinde dönüş yapmaya çalışan Rıdvan B.’nin kullandığı 06 BU 0780 plakalı otomobil ile çarpıştı. Kazada motosiklet sürücüsü genç hayatını kaybetti.

Kaza sonrasında gözaltına alınarak tutuklanan otomobil sürücüsü Rıdvan B., 28 gün sonra tahliye edildi. Rıdvan B., polis memuru olması ve cezaevinde diğer tutuklu ve hükümlüler tarafından kötü muameleye maruz kalacağı gerekçesiyle Besni Sulh Ceza Hakimliğince tahliyesine karar verildi.

Evlatlarını kaybeden aile ise tahliye kararına hem itiraz etti hem de tepki gösterdi. Besni Adliyesi önünde aile fertleri basın açıklaması yaptı.

“Daha oğlumun 40’ı çıkmadı”

Kazada ölen 16 yaşındaki İbrahim Hakan Fidan’ın babası Yaşar Fidan, eşi Nafiye Fidan ve diğer aile fertleri ellerinde ‘adalet istiyoruz’, ‘bir canın bedeli 28 gün mü’, ‘adalet önünde herkes eşit olmalı’ yazılı dövizler ve hayatını kaybeden Hakan Fidan’ın fotoğraflarıyla basın açıklaması yaptı.

Acılı baba Yaşar Fidan şöyle konuştu:

“Kaza yerine gelen trafik polislerinin tuttuğu tutanakta, şüphelinin vermiş olduğu ifadede ‘gün batımı olduğu için gözüme güneşin yansıması sonucu görmedim’ diye suçunu kabul eder yönde ifade vermesine rağmen, trafik polisleri kamera görüntülerinin olmasına rağmen meslektaşları olması neticesi tarafımıza yine tali kusur vermişlerdir. Tekrarlıyorum, oğluma atılı hiç bir kusur bulunmamasına rağmen tali kusur çıkartılmıştır. Bilirkişi raporunda anlatıldığı gibi şüpheli şahıs asli ve ağır kusurlu olmasına rağmen soruşturmayı başlatan savcılık ve tahliye kararını veren ilgili hakim, şüphelinin polis memuru olması ve cezaevinde diğer tutuklu ve hükümlüler tarafından kötü muameleye maruz kalması sebebiyle oğlumun 40’ı dahi çıkmadan ve de tutuklama kararı üzerine dosya içerisinde değişsen bir delil durumu olmadan, 28. gün Besni Sulh Ceza Hakimliği Besni Cumhuriyet Başsavcılığının tahliye yönünde mütalaası doğrultusunda tahliye etmişlerdir. Bir insanın ölümüne sebebiyet veren bir şüphelinin 28 gün tutuklu kalması ve olayla alakasız nedenlerden dolayı serbest bırakılması hangi vicdanın kabulüdür? Türkiye Cumhuriyeti devletinde suç işleyen kamu çalışanı ve normal vatandaşın adalet hukuk karşısında eşit olması gerekirken, burada büyük bir ayrımcılık yapıldığı apaçık ortadadır."

Baba Yaşar Fidan açıklamasının devamında, “Şüphelinin tahliye edilmesi, hukuka ve hakkaniyete uygun olan bir karar olmayıp, tamamen kamu çalışanının korunması yönünde verilmiş bir karardır. Bu tahliye kararı yaramıza tuz biber olmuştur. Bir hukuk devletinde şüphelinin kamu çalışanı olması sebebiyle ayrıcalığının olmadığına inanmaktaydık. Ancak bu karar adalete olan inancımızı zedelemiştir. İlgili yetkililerden soruşturma dosyamızdaki delillerin bir şüpheli olan polis memuru tarafından karartılmaması ve adil kararların verilebilmesi için yardım bekliyoruz. Türk yargısı ahbap, eş, dost veya kamu görevlisi konumuna bakarak karar verecek olan bir makam değildir. Bu sebeple ilgili hakim ve savcı hakkında gerekli soruşturmanın yapılması için BİMER, CİMER, ile Hakimler ve Savcılar Kuruluna şikayette bulundum. Bu basın açıklaması ile soruşturma dosyasında muhakkik atanmasını ve adaletin yerine getirilmesini talep ediyorum” ifadelerini kullandı.