40 metrekareden dünyaya ihracat
Diyarbakırlı Ahmet Çeçen, yakınlarından aldığı borçlarla 80 metrekarelik bir dükkan tuttu. Buranın yarısını satışa ayıran Çeçen, diğer yarısını da imalathane olarak kullanmaya başladı. Kısa sürede tanınan Çeçen, el emeği ürünlerini yurt dışına da göndermeye başladı. Çeçen, imalathanesini büyütüp gençlere istihdam olanağı sağlamak istiyor.
Ahmet Çeçen, uzun yıllar yokluk içinde yaşamını sürdürdü. Girdiği birçok işten ya çıkarılan ya da ayrılmak zorunda kalan Çeçen, arkadaşının marangoz atölyesine giderek bir süre onu izledi. Daha sonra el işine yatkın olduğunu anlayan Çeçen, zaman kaybetmeden 80 metrekarelik bir dükkan kiraladı. Maddi imkansızlıklar nedeniyle yakınlarından borç alarak dükkanı tutan Çeçen, buranın bir kısmını satış diğer kısmını da imalathane olarak kullanmaya başladı. Yaptığı süs eşyaları ve çeyiz sandıklarını kısa sürede satan Çeçen, çalıştırmak üzere yanına iki kişi aldı. Günde 10 taneye kadar sandık üreten Çeçen, yanında çalışanların vasıtasıyla yaptığı ürünleri sosyal medyada da sergilemeye başladı. Çeçen’in yaptığı ürünleri görenler Fransa, Almanya, İngiltere, Azerbaycan ve Irak’tan sipariş vermeye başladı. Çeçen, yerinin kendisine yetmediğini, imkan sağlanması durumunda iş yerini büyütüp gençlere de istihdam olanağı sağlamak istiyor.
ALDIĞI BORÇLARLA İMALATHANE KURDU
Yaptığı ürünlerle ilgili açıklamalarda bulunan Ahmet Çeçen, daha önce Diyarbakır piyasasına baktığında imalat adına hiçbir iş yerinin olmadığını gördüğünü söyledi. Bu ürünlerin hep Bursa, İstanbul, Kayseri gibi yerlerden geldiğine dikkat çeken Çeçen, kendisinin de bu ürünleri yapabileceğine karar vererek küçük küçük parçalar yaparak bu işe giriştiğini dile getirdi. Başardığını görünce işini büyütmek için kolları sıvadığını aktaran Çeçen, “Şu anda kirli çamaşır sepetleri, puf olsun, çeyiz sandıkları olsun benzeri şeyleri burada üretiyoruz. Bunları genellikle buradaki toptan olarak bütün mağazalara satıyoruz. Bunun yanında sosyal medyada da paylaşıyoruz, böylelikle ürünlerimizi tüm dünya görebiliyor. Ürünlerimizi Fransa, Almanya, Azerbaycan, Irak gibi ülkelere gönderiyoruz. Mesela biraz önce yaptığımız ürünleri Kerkük’e de gönderdik siparişlerimizi. Burayı ilk açtığımda nakit sıkıntımız vardı. Bu nedenle arkadaşlarımızdan nakit borç aldım burayı açtım. Burası bize yetmiyor, mekan küçük geliyor. Bu nedenle üretimimiz de kısıtlı oluyor. Bize imkan sağlanırsa daha büyük işler başaracağımıza ve daha fazla istihdam sağlayacağımızın kanaatindeyim” dedi.
TEK İSTEĞİ İMALATHANESİNİ BÜYÜTÜP GENÇLERE İŞ İMKANI SAĞLAMAK
Kendisinin internet kullanmayı pek bilmediğini kaydeden Çeçen, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ben internet kullanmayı pek fazla beceremem. Arkadaşlar sayesinde yavaş yavaş öğreniyorum. Burada çalışanlar yaptığımız ürünleri sosyal medyaya yüklüyor ve bu şekilde satışlarımıza olumlu etki oluyor. İlgi çok yüksek, ürettiğimiz mallar Bursa, İstanbul’a göre çok daha fazla tutuluyor. İşçiliğimiz beğeniliyor. Günde 10 taneye yakın üretim yapabiliyoruz. İmkan verilirse bunu daha fazlaya çıkarırız. Burada her bütçeye yönelik ürün mevcut. Şu anda 3 kişi çalışıyor burada, daha fazla kişi çalıştırma isteğimiz var fakat yerimiz yeterli olmadığı için bunu yapamıyoruz. İmkan verilirse hem üretimimizi arttırmayı hem de daha fazla kişiyi yanımızda istihdam etmeyi istiyoruz.”