AK Parti'nin 6'ncı Bölge İstişare toplantısı yapıldı

AK Parti'nin Yerel Yönetimler 6’ncı Bölge İstişare Toplantısı Elazığ Kültür Park Mamuratül Aziz Salonu’nda yapıldı. Toplantıya, AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, AK Parti İl Başkanı Ramazan Gürgöze, AK Parti Elazığ Milletvekili Şuay Alpay, Metin Bulut, Milletvekili adayları, Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, Diyarbakır, Malatya, Mardin, Şanlıurfa, Van, Batman, Bingöl, Hakkari, Muş, Siirt, Şırnak ve Tunceli illerinden belediye başkanları, il, ilçe parti yöneticileri ve çok sayıda partili katıldı.

Toplantıda konuşan Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, Türkiye’nin bir belediye başkanının nasıl hizmet etmesi gerektiğini ilk olarak 1994 yılında İstanbul’da o dönem belediye başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’dan öğrendiğini söyledi. Türkiye’nin insan odaklı yerel yönetimin nasıl olduğunu o dönem gördüğünü belirten Yanılmaz, “O dönemde Türkiye vatandaşımıza patron devlet anlayışıyla değil hizmetkar devlet anlayışıyla nasıl yaklaşılması gerektiğini gördü ve öğrendi. Yine o dönemlerin içinde yerel yönetimlerinde yapmış olduğu muhteşem çalışmalarla en son 2015 Haziran seçimlerine kadar da Kayseri Büyükşehir’in başında olan Genel Başkan Yardımcımızın yapmış olduğu hizmetlere biz belediye başkanları açısından örnek hizmetler, duayen büyüğümüz ve onların yapmış olduğu çalışmaları örnek alacak olan bir yerel yönetimlerde Genel Başkan Yardımcımız olması da bizim açımızdan bir şanstır” dedi.

Göreve geldiği günden bu yana sosyal belediyecilik anlayışı içinde çalıştıklarını belirten Yanılmaz, "Elazığ’da şu anda salonunda toplandığımız Kültür Parkımızı çok kısa sürede tamamladık. Elazığ bizim esasında kendi içimizde El-Aziz demekten gurur duyduğumuz bir şehirdir. Esasında isminin de El-Aziz olmasını arzu ettiğimiz bir şehirdir” diye konuştu. 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, belediyeciliğin tarihi gelişimi hakkında bilgiler vererek, zaman içerisinde yerel yönetimlerin öne çıktığını ve vazgeçilmez bir yapı olduğunu söyledi. Yerel yönetimlerin batıda ciddi bir kamu kurumu ve vazgeçilmez olduğunu belirten Özhaseki, “İnsanlarda zamanla yerellik ilkesi çok önemli bir ilke haline gelmiştir. Yerellik ilkesine batıda kolay kolay kimse laf söyleyemez. Çünkü herkes demokrasi, kalkınma orada başlar ve yerele ters düşen hiçbir iktidar ayakta kalamaz. Yerellik adeta batının Magna Carta’sı gibi olmuştur” dedi.

“BATIDA YERELLİK, DOĞU’DA İSE MERKEZ İDARE HAKİM”
Zamana ve günümüze damgasını vuran en önemli olgunun değişim olgusu olduğunu vurgulayan Özhaseki, şunları kaydetti: 
“Müthiş bir değişim yaşanıyor. Çok hızlı bir değişim çağındayız. Her alanda değişim var. İnancımız hariç her şeyde değişim var. Siz eğer bu değişimi doğru anlarsanız ve zamanında algılaya bilirseniz ayakta kalırsınız, hayatınızı devam ettirirsiniz. Doğru algılayamaz ve zamanında müdahil olmazsanız durumunuz gittikçe kötüleşir. Ev tekstil diye konfeksiyoncu diye bir şey çıkmış şimdi basit bir mesleklerde bile bu değişim yaşanırken ve ayakta kalma mücadelesi veriliyorken kamuda, kamu yönetiminde bu değişimleri algılayamazsanız, ona uygun vaziyet almazsanız halimiz nice olur. Aynı şey belediyeler içinde geçerlidir. Batı da yerellik hakim bizler Doğu’ya doğru gittiğimizde merkez idare hakim. Biz arasındayız yerelleşmeye çalışıyoruz. Siyasiler ısrarla bunu söylüyor. Bir takım güçler ve sıkıntılar neticesinde tamda yetkiler verilemiyor.”

“HİZMET BİR HAKTIR, LÜTUF DEĞİLDİR”
Hizmet belediyeciliği anlayışıyla hareket ettiklerini kaydeden Özhaseki, şunları söyledi: 
“Sağcı-solcu gibi politik yapıdan ziyade ve mahallelinin cezalandırılıp şu mahalle bana oy verdi o mahalleye hizmet var ama öbür mahalle oy vermedi mantığın işlemediği bir tarih 1994’tür. Biz o günlerde çıktığımızda hizmet edeceğimizi söylemiştik. Mazeret üretmeyeceğiz, paramız var yok demeyeceğiz, çabalayacağız, uğraşacağız ve nihayetinde sizlere hizmet edeceğiz. Sağcı solcu demeyeceğiz. A parti, B parti demeyeceğiz. Türk ve ya Kürt asla demeyeceğiz. Sünni Alevi asla demeyeceğiz. Sadece çalışacağız ve hizmet edeceğiz diyerek başladık biz hizmetlere. Hizmetin o günlere çıktığı o dönemlerde liderimiz Recep Tayyip Erdoğan bizlere uyarıda bulunmuştu. Kardeşlerim, belediye başkanlarım ‘Hizmet bir haktır, lütuf değildir’ demişti. Böyle bir zihniyetle biz iş başına gedik ve çalışmaya başladık. Neticesinde hırsızlıkları, yolsuzlukları önledik. Torba gibi yüz yukarıda su biriktir, bir göl olur. Onunla da öncelik sırlamasına göre hizmet etmeye çalıştık. Şimdi hizmet belediyeciliğinden sonra sosyal belediyecilik ön plana çıkarıldı. Şu dönemde arkadaşlarımız artık büyük planlar yapıyorlar. Ben şehrimi geleceğe nasıl taşırım. Benim şehrimin avantajı ne, dezavantajı ne ve hedef olarak ben şehrime neyi koyuyorum. İç dinamiklerini nasıl harekete geçiririm gibi sorularla arkadaşlarımız hareket etmekteler. Yerelden kalkınma başladığına göre artık büyük şehirlerde ve illerde bütün bu hesapların yapıldığı bir dönem başladı. Bilim adamları diyorlar ki bir şehrin geleceği o şehirde yaşayan yerel yöneticilerin ufuklarıyla doğru orantılıdır. İl de bulunan yerel yönetimler önce kol kola girerler ve önce iç dinamikleri harekete geçirirler ve o zaman orada gelişme, büyüme olur.” 

Konuşmaların ardından toplantının ikinci oturumuna geçildi.