AK Partili Serdar'dan samimi yorumlar…

AK Parti'nin 19 yıllık siyasi yolculuğuna yakından tanık olmuş bir önceki dönem Elazığ Milletvekili Ömer Serdar, AK Parti tabanının nabzını değerlendirdi.

AK Partili Serdar'dan samimi yorumlar…
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Son dönemde sokağın muhalefete teveccühünün arttığı yönündeki yorumları değerlendiren Serdar, “Vatandaşın iktidar milletvekillerinden beklentisi her daim üst seviyede olmuştur. İktidar milletvekillerinden çok şey beklenir. Ama muhalefetin şöyle bir avantajı var, bu konuda yani toplumun ağrıyan acıyan yanlarını söylersiniz. Çözüm sunmanız gerekmiyor. Söylemeniz bile vatandaşta karşılık buluyor. Sanıyorum böyle bir sorun yaşanıyor. Zira eğer bir sorun varsa iktidar olarak onu ilk siz anlamazsınız ve ilk siz çözmelisiniz. Eğer bu muhalefet dillendirmiş ise o zaman sizin çözümünüz çok kıymetli olmuyor.” dedi.

"SEÇMENİ HİÇBİR ZAMAN İÇİN TAPULU MAL VEYA İŞTE BİR KULÜP TARAFTARI GİBİ GÖRMEK DOĞRU DEĞİL"

Tabanın nabzının iyi tutulması gerektiğine vurgu yapan Serdar, “Popülist siyaset yapmak kolaydır. Her sorunu büyütürsün maksimalist bir hale getirirsin. Toplumun beklentileri o konuda çok abartılı olur ve bu karşılanmaz. Sonuçta faturası iktidar temsilcilerine kesilir. Biz iktidar olarak icraatlarımızı toplum beğenisine sunmak zorundayız. Toplum beğenmediği takdirde niçin beğenmiyor diye sorma hakkımız yoktur. Çünkü sana vekaleti veren odur. Sonuçta vatandaşın değerlendirmeleri seçim sandığına yansıyacaktır. Bunu da görmüş olacağız. Seçmeni hiçbir zaman için tapulu mal veya işte bir kulüp taraftarı gibi görmek doğru değil. Başarılarınızla yaptıklarınızla yakınlığınızla ya onun beğenisini kazanırsınız ya da o sizden uzaklaşır ve gideceği başka adresler olur.

Son dönemde iktidar partisi olarak çok dezavantaj yaşıyoruz. Türkiye'de dünyada bir pandemi var. Elazığ'da deprem üzerine pandemi gelmiş, ekonomik zorluklar var esnaf sıkıntıda. Dünyadaki küçülmeye paralel Türkiye'de yansıyan bir işsizlik oranları var. Enflasyon artışı var. Dolayısıyla bu seçmenle aramıza belki biraz mesafe koymuş olabilir.

Ancak vatandaş seçim zamanı total olarak sorunlara bakar. Sorun çözme kapasitesini değerlendirir. Hangi siyasi parti, hangi kadro, hangi aday, hangi lider sorunları çözebilecek kapasitededir? der değerlendirmesini yapar. Vatandaş seçim günü hard diske yüklediği şeyleri geri çağırır ve bunu oya dönüştürür. Bunu da ancak seçimde görebiliriz. Yani bugünlerde sokağın nabzı veri olarak fikir verebilir ama bir sonuç değildir” dedi.

"VATANDAŞA DAHA YAKIN OLABİLİRİZ"

Bir siyasetçi olarak kendini de bu kapsama alarak özeleştiride bulunan Serdar, “Vatandaşa daha yakın olabiliriz. Daha planlamacı davranabiliriz, daha sorun çözücü, daha uyumlu olabiliriz. Vatandaşın sevdiğine gönlü kırılır. Yani vatandaş gönül kırıklığı yaşıyorsa gönül kırıklığının nedeni bu partiyi çok sevmesidir. Demek ki bizim eksikliklerimiz var.”

Vatandaşla AK Parti arasındaki bağın güçlenmesi adına daha koordinasyonlu bir çalışma yürütülmesinin önemine vurgu yapan Serdar, “Vekillerle, vali ile il teşkilatıyla, belediye başkanıyla, STK'larla daha koordinasyonlu bir çalışma olabilir. Bu koordinasyon olduğunda daha büyük bir enerji ortaya çıkar ve bu enerjiyi herkes sahiplenir. Yani ortak bir çalışma olduğu için vekiller de sahiplenir belediye başkanı da sahiplenir, oda başkanları da sahiplenir. Kamu bürokrasisi de sahiplenir. Bu koordinasyona azami dikkat etmeliyiz. Bu şehir hakikaten deyim yerindeyse bedel ödemiş bir şehir. Ne kast ediyorum Elazığ bir Cumhuriyet şehri. Özellikle buradan doğuya baktığımızda bir takım terör olaylarının çok daha yoğun olduğunu görürsünüz. Kısmi destekleri de görürsünüz. Ama Elazığ buna geçit vermemiş. Bunun için bedel ödemiş. Ve ardından depremlerle bedel ödemiş. Dolayısıyla buraya ilginin çok daha fazla olması lazım. Vatandaşa daha yakın durarak onun sorunu anlayarak hareket etmenin daha doğru olacağını düşünüyorum. Vatandaşın gönlüne dokunmak lazım.”