14 yaşında, 45 madalya, 18 kupa kazandı
Elazığ'da 14 yaşındaki Uğur Can ablası sayesinde oynamaya başladığı satranç sayesinde 45 madalya 18 kupa kazanırken, milli takıma da girmeyi başardı. Uğur'un babası Coşkun Genç de oğlu sayesinde satrancı öğrenerek hakemliğe kadar yükseldi.
Genç ailesinin 2'inci çocuğu olan Uğur Can Genç, 8 yaşındaki ablası sayesinde satrançla tanıştı. 6 yıldır satranç oynayan Genç, şuana kadar 45 madalya 18 kupa kazandı. Geçtiğimiz hafta Antalya'da yapılan küçükler ve yıldızlar Türkiye satranç şampiyonasında 14 yaş kategorisinde de milli takıma girmeye hak kazanan Genç, şimdi evde ablası ve kardeşi ile antrenman yaparak kendini geliştirmeyi sürdürüyor. Baba ise oğlu sayesinde satrançla tanışıp hakemlik yapmaya başladı.
Satrançla 8 yaşında tanıştığını belirten Uğur Can Genç, “Ablama okulda öğretmişlerdi, oda bana öğretti. Bir arkadaşım sayesinde gelişmem artı. Bu işi sevdim, devam ettim ve bu seviyeye geldim. 45 madalyam 18 kupam var. 3 uluslar arası turnuvada, 2 ise ulusal turnuvalarda, bir madalya da Türkiye şampiyonasında kazandım. Milli takıma seçildiğimde çok mutlu oldum. Yaşım geç değil satranç için kendimi daha fazla geliştirme fırsatı bulacağım orada. Daha güçlü turnuvalara gideceğim. Gelecekte hem satranç antrenörlüğünü hem de satranç sporculuğunu aynı anda götürmek istiyorum. Gelecekte kendim gibi sporcular yetiştirmek istiyorum” dedi.
"DERSLERİNİ OLUMLU YÖNDE ETKİLİYOR"
Oğlunun yaklaşık 6 yıldır, Satranç oynadığını belirten anne Seval Genç ise, "Evde kaldığında sürekli satranç oynuyor, ya da dersleri ile ilgileniyor. İyi bir çevreye girdiği için arkadaşları da iyi ve kültürlü insanlar oluyor. Gün içerisinde satrançla ilgileniyor. Ayrıyeten lise giriş sınavlarına hazırlanıyor. Satranç derslerini de olumlu yönden etkiliyor. Derslerinde başarılı, çevresinde sevilen ve saygı duyulan bir insan oldu” diye konuştu.
BABA, OĞLU SAYESİNDE SATRANÇ HAKEMİ OLDU
Satrancın insanı sosyalleştirdiği dile getiren baba Coşkun Genç de, “Uğur başlamadan önce çok çekingendi. Sokağa çıktığı zaman elimi bırakmazdı kimseyle konuşmazdı. Satranç bu çocuğun sosyal yönünü geliştirdi. Şuanda dedesi yaşındaki biri ile oturup konuyu tartışa bilecek bir kendine öz güveni geldi. Ayakları yere sağlam basmaya başladı. Milli takıma giden süreç gerçekten zorlu bir süreç. İlde turnuvalara götürdük hocaların büyük desteği oldu. İl temsilciliğinin çok yardımı oldu. Milli takıma seçilmek çok zor. Türkiye'nin en prestijli turnuvası çocuğunda milli takıma seçilmesi gurur verici bir durum. İlimiz içinde güzel bir şey. Diğer çocuklara da örnek olur önünü açar. İyi şeylere vesile olur diye düşünüyorum. Bende çocuğum sayesinde hakem oldum. İlimizdeki çocuklara satranç konusunda yardımcı oluyorum. Satranç sorgulayan nesiller yetiştiriyor. Satranç masasında analiz ediyor sorguluyor. Normal hayatta da adımlarını düşünerek atıyor. Çocuklar yönünde geleceğe büyük faydaları olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.