Ağrı'ya var Elazığ'a yok!
Ağrı'nın Diyadin ilçesinde tespit edilen ve piyasa değerinin 1,2 milyar dolar olduğu belirtilen altın ve gümüş rezervlerinin çıkarılıp işlenmesi için Ağrı'da 160 milyon dolarlık tesis yapılacak.
Bir önceki yıl Ağrı'da giderek bulunan rezerv hakkında açıklamalarda bulunan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Mollakara köyünde piyasa değeri 1,2 milyar dolar olan 20 ton altın, 2,8 milyon dolar olan 3,5 ton gümüş rezervi tespit edildiğini açıklamıştı. Bu açıklamanın üzerinden yaklaşık olarak 1 yıl geçmesinin ardından yapılan sondaj çalışmalarında sona gelindiği ve tesisin 2023 yılında ilk altın dökümünü yapacağı öğrenildi.
160 MİLYON DOLARLIK TESİS KURUYOR
Ağrı'da işleme tesisinin de kurulması ve ilk altın dökümünün 2023 yılında yapılması hedefleniyor. Kurulacak işletmede ilk etapta 500 kişinin doğrudan istihdam edileceği ve dolaylı istihdamla bu sayının 3 bin kişiye ulaşması bekleniyor. Geçtiğimiz yıl Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in katılımıyla temeli atılan tesisin yapımında çalışmalar hızla ilerliyor.
TÜRKİYE'NİN REZERV ATAĞI
Başta Cumhuriyet tarihinin en büyük rezervlerinin tespit edildiği Elazığ olmak üzere son yıllarda Türkiye'de önemli rezervlerin tespiti yapıldı ve rezervlerin bulunduğu bölge ve şehirlerde tesis ve sondaj çalışmaları ilerleme kaydetti.
ELAZIĞ GİRİŞİM GRUBU TAKİPTE
Rezervlerin bulunduğu bölgede işlenmesinin öneminin altını çizen uzman görüşlerinin yanı sıra Elazığ'daki rezervlerin çıkarılıp ekonomiye kazandırılma süreci ise mahkemeye taşınmış durumda. Cumhuriyet Tarihinin en büyük rezervlerinin bulunduğu Elazığ'da ekonomiye kazandırılmayı bekleyen rezervlerle ilgili ihale süreci, kanun maddelerinde açıkça belirtilmesine karşın tesis şartı olmadan ihaleye çıkıldı. Bu hatanın düzeltilmesi için mücadele veren Elazığ Girişim Grubu, Danıştay'a taşınan kararla ilgili ciddi bir ekiple sürecin takibini yapıyor.
ELAZIĞLILAR DERTLİ
Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Elazığlı vatandaşlar ise rezervlerin bulunmasının Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağını belirterek Elazığ ile Ağrı arasında herhangi bir kıyaslama yapmadıklarını, Ağrı'da kurulacak tesislerden memnun olduklarını ancak Elazığ'daki rezervlerin ekonomik boyutunun neredeyse 30 kat daha büyük olmasına karşın Elazığ'da tesis yapılmamasına anlam veremediklerini söylediler.
“HIZ GEREKÇESİ” BOŞA ÇIKTI
Elazığ'ın Maden ilçesinde tespit edilen Cumhuriyet Tarihinin en büyük rezervlerinin tesis şartı olmadan ihaleye çıkılmasındaki en büyük gerekçe olarak gösterilen “hazır bir tesiste Türkiye ekonomisine daha hızlı katkı sağlanacak, süreç hızlanacak” gibi söylemler de günümüze kadar gelen süreçte boşa çıkmış oldu. Öyle ki tesisle ilgili Danıştay'ın vereceği kararının beklenmesi, büyük bir ihtimalle ihale sürecinin tekrarlanacağı gerçeği ve bu arada geçen zamanın ise hem ülke hem de Elazığ ekonomisinin aleyhine ilerlemesi her şeyi özetliyor.
ARSLAN HAKLI ÇIKTI
Rezervlerin tespit edilip ihale aşamasına geldiği andan beri canhıraş ve profesyonelce bir mücadele veren Asilhan Arslan'ın tespitleri ve söylemlerinin ne kadar haklı ve önemli olduğu, Ağrı'daki rezervlerle ilgili işleyen süreçle bir kez daha net bir şekilde anlaşıldı. Elazığlı vatandaşlar, Arslan'ın mücadelesine karşı başta siyasiler tarafından linç durumuna dönüşen bu konjonktüre karşı Ağrı'daki birlik, beraberlik ve dayanışma ortamının imrendirici olduğunu belirtiyor.
KAZANAN ELAZIĞ OLMADI
Elazığ Girişim Gurubu tarafından konunun mahkemeye taşınması ve mahkemenin de esastan iptal kararı vermesi üzerine, acele olarak maden sahasını devralan Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü devraldığı maden sahasında sondaj çalışmalarını henüz tamamlamadı. Buna rağmen MTA'nın sonuçlanan sondaj raporlarına göre, bölgedeki maden rezervinin 30 milyar doların üzerinde olduğu, ifade ediliyor.
Sonuç olarak
Ağrı'da bulunan rezerv : 1.2 milyar dolar
Elazığ'daki rezerv: 30 milyar dolar
Ağrı topyekün seferber olmuş tesis kurup maden sahasının işletilmesi için bir telaş içindeyken, Şehrimizin maden sahasına ve zenginliğine sahip çıkan ve tek derdi bu şehrin geleceğini düşünmek olan Elazığ TSO Başkanı Asilhan Arslan'ı karalamak da Elazığ'a bir şey kazandırmadı.