AK Partili Yılmaz: 'Vesayetçi anlayış, tarihin çöp sepetine atıldı'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Farklı kimlikler farklı ideolojiler adı altında vesayetçi sistemin hortlatılmaya çalışıldığını gördük. Ama çok şükür bu 16 yıllık süreçte geldiğimiz noktada vesayetçi anlayış tarihin çöp sepetine atıldı dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 'Farklı kimlikler farklı ideolojiler adı altında vesayetçi sistemin hortlatılmaya çalışıldığını gördük. Ama çok şükür bu 16 yıllık süreçte geldiğimiz noktada vesayetçi anlayış tarihin çöp sepetine atıldı' dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bingöl'de basın mensupları ile bir araya geldi. 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerine 1 haftadan kısa bir süre kaldığını anımsatan Yılmaz, AK Parti'nin 16 yılda demokrasiyi geliştirdiğini söyledi. Yılmaz açıklamasında, '16 yıllık AK Parti iktidarında bir taraftan demokrasiyi geliştirdik, demokratik standartlarımızı yükselttik. Bir taraftan da refahımızı arttırdık. Ekonomimizi de çok daha iyi yerlere taşıdık. Bu ikisi de aslında birbirini destekleyen süreçler oldu. Daha büyük bir resmin parçaları gibi adeta bunlar gerçekleşti. Temel hak ve hürriyetler konusunda AK Parti çok önemli adımlar attı. İnanç özgürlüklerinin genişletilmesi, insanların etnik kimliklerini çok daha rahat gösterip yaşayabilmeleri, ifade özgürlüğü gibi birçok alanda önemli reformlar yapıldı' dedi.
'Vesayetçi demokrasi anlayışını tasfiye etti'
AK Parti'nin demokrasi standartlarının ortamını değiştirdiğine vurgu yapan Yılmaz, 'İşkenceye sıfır tolerans politikasından, karakolların mimarisinin yeniden düzenlenmesine varıncaya kadar birçok alanda AK Parti, gerçekten demokrasinin standartlarının ortamını değiştirdi. Bir taraftan da vesayetçi demokrasi anlayışını tasfiye etti. Bu aslında tarihimize belki de en büyük başarılardan biri olarak geçecektir. AK Parti ile birlikte son 15-16 yıl da vesayetçi anlayışın milletin iradesini zayıflatmaya yönelik çabalarına tanık olduk. 2007 yılında parti kapatma davalarından cumhur 367 krizleri, gezi hadiselerinden 17-25 Aralık hadiselerine ve en son 15 Temmuz'da vesayetçi anlayışın farklı yüzlerle ortaya çıktığını gördük. Farklı kimlikler farklı ideolojiler adı altında vesayetçi sistemin hortlatılmaya çalışıldığını gördük. Ama çok şükür bu 16 yıllık süreçte geldiğimiz noktada vesayetçi anlayış tarihin çöp sepetine atıldı. Allah'ın izniyle bir daha oradan çıkmayacak inşallah' şeklinde konuştu.
'Anayasal yasal birçok reformlar gerçekleştirildi'
Darbecilerin 15 Temmuz'da milleti hedef aldığının altını çizen Yılmaz, 'Bu süreç içinde anayasal yasal birçok reformlar gerçekleştirildi. En son 15 Temmuz hadisesiyle birlikte biliyorsunuz çok önemli bir saldırıyla karşı karşıya kaldık. O gece Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve külliyenin bombalanması bence sembolik olarak çok anlam ifade ediyor. Darbeci zihniyetin esas hedefinin millet olduğunu çok açık ifade ediyor. Milletin iradesinin tecelli ettiği külliye ve meclise yaptığı saldırı aslında millete karşı bu vesayetçi anlayışın kendisini konumlandırdığını gösteriyor. Çok şükür bu 16 yıllık süreçte bu anlayışlardan kurtulduk. Bunun en büyük faydasını doğu ve güneydoğu halklarımız gördü. Hem etnik kimlik hem inanç özgürlüğü noktasında o yasakçı sistemin zorluklarını yaşadılar. Ama bugün geldiğimiz noktada demokrasi standartların yükselmesinden en büyük yararı gören doğu güneydoğu illerimiz. Demokrasi yanında ekonomide de büyük atılımlar yapıldı. En büyük göstergesi de 15 Temmuz sürecinden sonra yaşananlardır. Bu hadiseler eski Türkiye'de yaşansa çok büyük darbe alırdı ekonomi. Ama AK Parti döneminde bertaraf edildi ve sağlam bir duruş sergilendi ekonomide. Ekonomimiz 7.4 büyüdü. İstikra oluştu. Bu ekonomik bünyenin ne kadar sağlam hale geldiğinin en büyük göstergesidir' diye konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bingöl'de basın mensupları ile bir araya geldi. 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerine 1 haftadan kısa bir süre kaldığını anımsatan Yılmaz, AK Parti'nin 16 yılda demokrasiyi geliştirdiğini söyledi. Yılmaz açıklamasında, '16 yıllık AK Parti iktidarında bir taraftan demokrasiyi geliştirdik, demokratik standartlarımızı yükselttik. Bir taraftan da refahımızı arttırdık. Ekonomimizi de çok daha iyi yerlere taşıdık. Bu ikisi de aslında birbirini destekleyen süreçler oldu. Daha büyük bir resmin parçaları gibi adeta bunlar gerçekleşti. Temel hak ve hürriyetler konusunda AK Parti çok önemli adımlar attı. İnanç özgürlüklerinin genişletilmesi, insanların etnik kimliklerini çok daha rahat gösterip yaşayabilmeleri, ifade özgürlüğü gibi birçok alanda önemli reformlar yapıldı' dedi.
'Vesayetçi demokrasi anlayışını tasfiye etti'
AK Parti'nin demokrasi standartlarının ortamını değiştirdiğine vurgu yapan Yılmaz, 'İşkenceye sıfır tolerans politikasından, karakolların mimarisinin yeniden düzenlenmesine varıncaya kadar birçok alanda AK Parti, gerçekten demokrasinin standartlarının ortamını değiştirdi. Bir taraftan da vesayetçi demokrasi anlayışını tasfiye etti. Bu aslında tarihimize belki de en büyük başarılardan biri olarak geçecektir. AK Parti ile birlikte son 15-16 yıl da vesayetçi anlayışın milletin iradesini zayıflatmaya yönelik çabalarına tanık olduk. 2007 yılında parti kapatma davalarından cumhur 367 krizleri, gezi hadiselerinden 17-25 Aralık hadiselerine ve en son 15 Temmuz'da vesayetçi anlayışın farklı yüzlerle ortaya çıktığını gördük. Farklı kimlikler farklı ideolojiler adı altında vesayetçi sistemin hortlatılmaya çalışıldığını gördük. Ama çok şükür bu 16 yıllık süreçte geldiğimiz noktada vesayetçi anlayış tarihin çöp sepetine atıldı. Allah'ın izniyle bir daha oradan çıkmayacak inşallah' şeklinde konuştu.
'Anayasal yasal birçok reformlar gerçekleştirildi'
Darbecilerin 15 Temmuz'da milleti hedef aldığının altını çizen Yılmaz, 'Bu süreç içinde anayasal yasal birçok reformlar gerçekleştirildi. En son 15 Temmuz hadisesiyle birlikte biliyorsunuz çok önemli bir saldırıyla karşı karşıya kaldık. O gece Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve külliyenin bombalanması bence sembolik olarak çok anlam ifade ediyor. Darbeci zihniyetin esas hedefinin millet olduğunu çok açık ifade ediyor. Milletin iradesinin tecelli ettiği külliye ve meclise yaptığı saldırı aslında millete karşı bu vesayetçi anlayışın kendisini konumlandırdığını gösteriyor. Çok şükür bu 16 yıllık süreçte bu anlayışlardan kurtulduk. Bunun en büyük faydasını doğu ve güneydoğu halklarımız gördü. Hem etnik kimlik hem inanç özgürlüğü noktasında o yasakçı sistemin zorluklarını yaşadılar. Ama bugün geldiğimiz noktada demokrasi standartların yükselmesinden en büyük yararı gören doğu güneydoğu illerimiz. Demokrasi yanında ekonomide de büyük atılımlar yapıldı. En büyük göstergesi de 15 Temmuz sürecinden sonra yaşananlardır. Bu hadiseler eski Türkiye'de yaşansa çok büyük darbe alırdı ekonomi. Ama AK Parti döneminde bertaraf edildi ve sağlam bir duruş sergilendi ekonomide. Ekonomimiz 7.4 büyüdü. İstikra oluştu. Bu ekonomik bünyenin ne kadar sağlam hale geldiğinin en büyük göstergesidir' diye konuştu.