Bakan Akar'dan önemli açıklamalar...
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Kazakistan'da yaşananlara ilişkin, 'Kazakistanlı kardeşlerimize her türlü yardımı yapmaya, elimizden gelen desteği sağlamaya hazırız' ifadelerini kullandı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, medya kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelerek, '2021 Yılı Genel Değerlendirmesi' yaptı.
Kazakistan'da yaşananlara ilişkin değerlendirmesi sorulan Akar, şunları söyledi:
"Dostumuz Kazakistan ile tarihi kültürel ilişkilerimiz, askeri, eğitim iş birliği dahil olumlu münasebetlerimiz var. Çalışmalarımız devam ediyor. Son gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Kazakistan bizim önemli bir müttefikimiz. Bir an önce Kazakistan'a huzurun gelmesi, nizamın hakim olması. Bizim inancımız Kazakistan, oradaki kardeşlerimiz kendi imkan ve kabiliyetleriyle oradaki bütün zorlukları aşacaktır. Biz Kazakistan'ın her zaman olduğu gibi bugün de yanındayız. Cumhurbaşkanımız her türlü bilgi ve tecrübe paylaşımına hazırız şeklinde açıklamada bulundu. Bu bizim için talimattır. Herhangi bir talep geldiğinde, istek olduğunda, bize emir, talimat verildiğinde biz de Kazakistanlı kardeşlerimize her türlü yardımı yapmaya, elimizden gelen desteği sağlamaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz."
Mısır ve Suudi Arabistan'ın son dönemde Yunanistan ile yakınlaşması üzerine değerlendirme yapan Akar, "Gelişmeleri objektif ve soğukkanlı izlememiz, dikkatli, hassas olmamız lazım. Olayları kendi sınırları içinde tutmamız lazım. Ortaya bilinçli şekilde pompalanan bilgiler doğrultusunda baktığımızda olaylar bizi farklı yerlere götürüyor. Burada herhangi bir endişeye gerek yok. Bütün ilgili kurumlar, kuruluşlar, bakanlıklar çalışmalarını sürdürüyor. BAE ile geldiğimiz nokta belli. Önümüzdeki dönemde Suudi Arabistan, Mısır ne olur hep beraber göreceğiz. Dolayısıyla herkes yerini alacak" diye konuştu.
NATO ve Rusya arasında yapılması planlanan toplantılara yönelik Türkiye'nin düşünceleri sorulan Akar, şunları kaydetti:
"Şu anda kriz biraz irtifa aldı, yükseldi ama bu konu yıllardan beri var. Burada bir Kırım var, Ukrayna var, Donbass var, bir işgal var. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere birçok kez Kırım'ın ilhakını tanımadığımızı belirttik. Donbass'a yönelik tartışmalar var. Biz dost ve müttefik ülkelerle, muhataplarımızla zaten bunları konuştuk görüşüyoruz. Başlangıçtan beri bizim ortaya koyduğumuz vizyon: Biz barıştan, görüşmeler yoluyla problemlerin çözümünden yanayız. Gerilimi artırmayalım, herhangi bir şekilde provokatif davranışlardan veya provokatif olarak anlaşılacak davranışlardan uzak duralım. Karadeniz'de bir statüko var, Montrö var bunu bozmayalım, bu konuda bir tarafta Karadeniz'de kıyısı olan ülkeleri sükunete davet ederken diğer taraftan da Montrö'ye uymaları konusunda NATO ülkeleri başta olmak üzere diğer dost ve müttefik ülkelerle biz gerekli görüşmeyi, konuşmayı yapıyoruz. Politikamız, açık ve net. Bu konuda samimiyiz. Herhangi ani bir hareket, rutin olmayan bir hareketle birlikte bazı olaylar zincirinin başlangıcı olabilir. Bu da bir takım sıkıntıya sebebiyet verebilir. O nedenle teenniyle hareket etmenin çok önemli olduğunu muhataplarımıza tekrar tekrar söylüyoruz."
Yunanistan'ın 6 mil karasularını 12 mile çıkarma talebine değinen Akar, şunları söyledi:
“Bunu 12 mile çıkarırsanız biz buradan uluslararası sulara çıkarken izin isteyeceğiz yani? Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa. 6 mil yapmışsın öyle veya böyle, haline şükret otur oturduğun yerde. Bizim söylediğimiz şey barış, huzur olsun, bu şartlarda iki taraf zenginliklerden istifade etsin, Türk halkı da Yunan halkı da mutlu, müreffeh yaşasın. Bunu söylemek herhangi bir zafiyet olmadığı gibi, hakkımızı, hukukumuzu koruruz demek de bir tehdit değil. ‘12 milin zamanıdır' gibi yanlış bir hesap yapmasınlar. Çünkü bu yanlış hesabı başkaları da yaptı, ‘15 Temmuz'dan sonra bu ordu bir şey yapamaz dediler' bu ordu bir ay sonra Fırat Kalkanı Harekatı'nı icra etti ve 4 bin DEAŞ mensubunu göğüs göğse mücadele ile etkisiz hale getirdi. Dolayısıyla bu konuda herhangi bir şekilde bizi test etmesinler, böyle bir maceraya girişmesinler. Böyle bir hata yapmazlar inşallah.”
“Suriye'nin kuzeyinden Türkiye'ye yönelik saldırıların devam etmesi durumunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Gereğinin yapılacağını' söylemişti. Sınır ötesi operasyon gündemde mi” sorusuna yönelik Akar, “Gerek Irak gerek Suriye'de olsan bizim bir misyonumuz, vazifemiz var. Nedir o? Sınırlarımızın, vatandaşımızın güvenliği. Onun için yapılması gereken ne varsa bugüne kadar yaptık bundan sonra da aynı esaslar dahilinde uluslararası hukuk çerçevesinde yapmaya devam edeceğiz. Bunların yeri ve zamanı var, durum ve şartlar var. Bununla ilgili her şeyin bir zamanı var, yeri geldiğinde gerekli şey yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Akar, Kerkük'teki gelişmeler hakkında düşüncesi sorulması üzerine, “Kerkük konusu bizim için çok önemli. Yakından takip ediyoruz. Erbil ve Bağdat ile görüşerek orada kabul edilebilir davranış içinde olmaları konusunda taraflarla temaslarımızı, yakın ilgimizi sürdürüyoruz. Dolayısıyla Kerkük'teki kardeşlerimizin geleceği, güvenliği bakımından herhangi bir olumsuzluk oluşmaması için her türlü gayreti gösteriyoruz” dedi.
“Dedeağaç'ta ABD yığınağı yapıldığına” yönelik basına yansıyan haberlere ilişkin görüşü sorulan Akar, ABD'nin 2014'ten beri Avrupa güvenliğine katkı için tatbikatlar yaptığını belirterek, “Daha önce Baltık üzerinden intikaller yapılıyordu. Daha sonra tatbikatın yönünü bu tarafa kaydırdılar. Bu bir tatbikattan ibaret. Olayları yakından takip ediyoruz. Bu işin bilinen, açıklanan, objektif tarafı bu: tatbikat yapılıyor. Tatbikatın bir parçası olarak Dedeağaç'a birlik getiriyorlar. Bu tür gelişmeleri yakından takip edeceğiz ama her yapılan da bize karşı yapılıyor gibi bir endişeye kapılmayacağız” ifadelerini kullandı.
Akar, “S400 konusunun çözümü nasıl olabilir” sorusu üzerine şunları kaydetti:
“Konuşalım, çözelim diyoruz. Biz S400'ü niye aldık, gelin size izah edelim diyoruz. S400 herhangi bir saldırı silahı değil, kimseye tehdit değil. F35'lerle beraber kullanıldığında birtakım sakıncalar doğuruyorsa gelin görüşelim, onu önleyelim. Gerekirse NATO'yu da çağırın. Bizim görüşlerimiz bu. Burada haklıyız. Biz 84 milyon ve 780 bin kilometrekare vatan topraklarının hava ve füze saldırılarına karşı korumak mecburiyetimiz var Gelin konuşalım, bu işi uzatmayalım asıl problem konumuz PKK/YPG diyoruz.”