Başbakan Başdanışmanı Şen: 'Gençler bir milletin en büyükleridir'
Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen, Gençler bir milletin en büyükleridir. 15 Temmuz'un aslan parçaları ceplerinde bir çakı bile olmadan tankları, topları ve savaş uçaklarını aşağı indirdiler dedi.
Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen, 'Gençler bir milletin en büyükleridir. 15 Temmuz'un aslan parçaları ceplerinde bir çakı bile olmadan tankları, topları ve savaş uçaklarını aşağı indirdiler' dedi.
Türkiye Gençlik Vakfı Bingöl Temsilciği, tarafından düzenlenen 'Yolumuz, Halimiz, Hedefimiz' konulu programa Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen konuşmacı olarak katıldı. 15 Temmuz'u anımsatan Şen, 'Bu milletin gençliğinin farklı bir özelliği var. Bütün mazlum milletler bu gençlere bakıyor. Bu gençler ne yapıyor, bu gençlerin hedefleri neler, gençler ne zaman bize el uzatacak diye bakıyorlar. Gençler, büyüklerinden daha büyük olduklarını 15 Temmuz'da gösterdi. Oğlum beni 15 Temmuz akşamı aradı saat 21.00 sıralarında. Dedi ki 'baba darbe mi oluyor', yok oğlum ne darbesi. Büyük bir saldırı tehditti var ona karşı tedbir alınıyor dedim. Oğlum genç anladı ben anlayamadım ve o genç babasından büyüktür işte. Bu yüzden gençler bir milletin en büyükleridir. Rahmetli eski Başbakan Erbakan hocamızın bir sözü var der ki, 'bir milletin asıl gücü tankı topu tüfeği değil, inançlı ve imanlı gençliğidir' demişti. 15 Temmuz'un aslan parçaları ceplerinde bir çakı bile olmadan tankları, topları ve savaş uçaklarını aşağı indirdiler' dedi.
'Ülkemiz tutsaktı'
Türkiye'ye geçmiş yıllarda uygulanan ambargoları anımsatan Şen, 'Biz esaret altında bir ülkede doğduk. Ülkemiz tutsaktı. Bu ülke kendi kararlarını kendisi alıp uygulayamıyordu ve iradesi pranga altındaydı. 1962 yıllarda Kıbrıs'ta Müslümanlar, Türkler katlediliyordu. Türkiye diyordu ki bunu durduralım, diyorlar ki sen karışma. Orada Türkler var, diyorlardı ki sıkıysa karış diyorlardı. Limandan gemilerimiz Kıbrıs'a hareket ediyordu, geri dönün yoksa sizi batırırız diyorlardı. Bir devletin kendi savaş gemisini kendi karasularında yüzdürememesi ne demektir. İnat ettiğin zaman ise senin bütçeni 70 sente muhtaç hale getiriyorlardı. Kendi iradesini ortaya koyamayan bir devlet esaret altındadır, tutsaktır' ifadelerine yer verdi.
Ülkenin milli savunma gücündeki üretimine dikkat çeken Şen, 'Dediler ki 'İdlib'e giremezsiniz' biz dedik ki 'gireriz' girdik. Fırat Kalkanı harekatını yapamazsınız dediler yaptık. Somali'de olamazsın, olduk. 15 sene önce yani bu esaret zincirini kırmaya başladığımızda milli savunmamızı oluşturan tesisatın, alet adavetin yüzde 20'sini üretebiliyordu Türkiye, yüzde 80'ini dışardan alıyorduk. Bugün ise bu oran yüzde 65'lerde. 2023 Cumhuriyetimizin 100. yılı münasebetiyle bir hesaplama yapıldığında, bitmek üzere olan projelerimiz var, o yıl bitecek olan projelerimiz var ve onlarla birlikte milli savunmamızı oluşturan tesisat oranı yüzde 75'e çıkacak' diyerek sözlerini tamamladı.
Programa, Bingöl Valisi Ali Mantı ile bazı protokol üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Türkiye Gençlik Vakfı Bingöl Temsilciği, tarafından düzenlenen 'Yolumuz, Halimiz, Hedefimiz' konulu programa Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen konuşmacı olarak katıldı. 15 Temmuz'u anımsatan Şen, 'Bu milletin gençliğinin farklı bir özelliği var. Bütün mazlum milletler bu gençlere bakıyor. Bu gençler ne yapıyor, bu gençlerin hedefleri neler, gençler ne zaman bize el uzatacak diye bakıyorlar. Gençler, büyüklerinden daha büyük olduklarını 15 Temmuz'da gösterdi. Oğlum beni 15 Temmuz akşamı aradı saat 21.00 sıralarında. Dedi ki 'baba darbe mi oluyor', yok oğlum ne darbesi. Büyük bir saldırı tehditti var ona karşı tedbir alınıyor dedim. Oğlum genç anladı ben anlayamadım ve o genç babasından büyüktür işte. Bu yüzden gençler bir milletin en büyükleridir. Rahmetli eski Başbakan Erbakan hocamızın bir sözü var der ki, 'bir milletin asıl gücü tankı topu tüfeği değil, inançlı ve imanlı gençliğidir' demişti. 15 Temmuz'un aslan parçaları ceplerinde bir çakı bile olmadan tankları, topları ve savaş uçaklarını aşağı indirdiler' dedi.
'Ülkemiz tutsaktı'
Türkiye'ye geçmiş yıllarda uygulanan ambargoları anımsatan Şen, 'Biz esaret altında bir ülkede doğduk. Ülkemiz tutsaktı. Bu ülke kendi kararlarını kendisi alıp uygulayamıyordu ve iradesi pranga altındaydı. 1962 yıllarda Kıbrıs'ta Müslümanlar, Türkler katlediliyordu. Türkiye diyordu ki bunu durduralım, diyorlar ki sen karışma. Orada Türkler var, diyorlardı ki sıkıysa karış diyorlardı. Limandan gemilerimiz Kıbrıs'a hareket ediyordu, geri dönün yoksa sizi batırırız diyorlardı. Bir devletin kendi savaş gemisini kendi karasularında yüzdürememesi ne demektir. İnat ettiğin zaman ise senin bütçeni 70 sente muhtaç hale getiriyorlardı. Kendi iradesini ortaya koyamayan bir devlet esaret altındadır, tutsaktır' ifadelerine yer verdi.
Ülkenin milli savunma gücündeki üretimine dikkat çeken Şen, 'Dediler ki 'İdlib'e giremezsiniz' biz dedik ki 'gireriz' girdik. Fırat Kalkanı harekatını yapamazsınız dediler yaptık. Somali'de olamazsın, olduk. 15 sene önce yani bu esaret zincirini kırmaya başladığımızda milli savunmamızı oluşturan tesisatın, alet adavetin yüzde 20'sini üretebiliyordu Türkiye, yüzde 80'ini dışardan alıyorduk. Bugün ise bu oran yüzde 65'lerde. 2023 Cumhuriyetimizin 100. yılı münasebetiyle bir hesaplama yapıldığında, bitmek üzere olan projelerimiz var, o yıl bitecek olan projelerimiz var ve onlarla birlikte milli savunmamızı oluşturan tesisat oranı yüzde 75'e çıkacak' diyerek sözlerini tamamladı.
Programa, Bingöl Valisi Ali Mantı ile bazı protokol üyeleri ve öğrenciler katıldı.