Başkan Sekmen'den Zafer Bayramı mesajı
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Başkan Sekmen, mesajında şu görüşlere yer verdi: 'Milletimizin özgürlük ve bağımsızlık yolundaki inanç, irade ve kararlılığını bütün dünyaya gösterdiği 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolun bir mihenk taşıdır. 26 Ağustos 1071 yılında Anadolu'nun kapılarını İslm'a açan Malazgirt Meydan Muharebesi ve 30 Ağustos 1922 tarihinde zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz'da var olan yüksek inanç ve ruhu bugün de çok iyi anlamamız gerekir. Bu asil millet 30 Ağustos Zaferi'yle bir kez daha dünyaya Tük Milleti'nin asla esir edilemeyeceğini, şehit kanıyla süslenmiş al bayrağın gönderden indirilmeyeceğini, minareden yükselen ezan seslerinin asla dindirilemeyeceğini bütün dünyaya ilan etmiştir. Tarihimizdeki bütün zaferlerin arkasında hep aynı ruh vardır. Bedir'de, Malazgirt'te ve Çanakkale'de de aynı ruh vardır. Mukaddesat uğruna elde edilen bu zaferler, esarete karşı boyun eğmeyen milletimizin birer övünç kaynağıdır. Milletimizin bağımsızlığı uğruna kazanılan bu büyük zaferlerden ilham alarak, demokrasimizi güçlendirmek ve ülkemizi çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaştırmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Her karış toprağında şehitlerimizin kanı olan bu cennet vatan üzerinde ecdadımızın ruhlarını incitmeden yaşama gayreti içerisinde olmalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimiz, emniyet teşkilatımız ve kahraman ordumuzun tüm mensuplarının 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyor, Türkiye Cumhuriyeti'nin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.'
Başkan Sekmen, mesajında şu görüşlere yer verdi: 'Milletimizin özgürlük ve bağımsızlık yolundaki inanç, irade ve kararlılığını bütün dünyaya gösterdiği 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolun bir mihenk taşıdır. 26 Ağustos 1071 yılında Anadolu'nun kapılarını İslm'a açan Malazgirt Meydan Muharebesi ve 30 Ağustos 1922 tarihinde zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz'da var olan yüksek inanç ve ruhu bugün de çok iyi anlamamız gerekir. Bu asil millet 30 Ağustos Zaferi'yle bir kez daha dünyaya Tük Milleti'nin asla esir edilemeyeceğini, şehit kanıyla süslenmiş al bayrağın gönderden indirilmeyeceğini, minareden yükselen ezan seslerinin asla dindirilemeyeceğini bütün dünyaya ilan etmiştir. Tarihimizdeki bütün zaferlerin arkasında hep aynı ruh vardır. Bedir'de, Malazgirt'te ve Çanakkale'de de aynı ruh vardır. Mukaddesat uğruna elde edilen bu zaferler, esarete karşı boyun eğmeyen milletimizin birer övünç kaynağıdır. Milletimizin bağımsızlığı uğruna kazanılan bu büyük zaferlerden ilham alarak, demokrasimizi güçlendirmek ve ülkemizi çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaştırmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Her karış toprağında şehitlerimizin kanı olan bu cennet vatan üzerinde ecdadımızın ruhlarını incitmeden yaşama gayreti içerisinde olmalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimiz, emniyet teşkilatımız ve kahraman ordumuzun tüm mensuplarının 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyor, Türkiye Cumhuriyeti'nin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.'