BBP lideri Destici'den önemli açıklamalar
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, İsrail ile Filistin arasında yaşananlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen 12. BBP Olağan Kurultayı, Genel Başkan Mustafa Destici'nin delegeleri selamlamasının ardından Kur'an-ı Kerim tilaveti, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
Destici, kurultayda yaptığı konuşmada, son 10 yıllık zaman diliminde Türkiye'nin güvenliğini birinci dereceden etkileyen çok fazla gelişme yaşandığını kaydederek, “Son olarak Kudüs'te, Gazze'de yaşananlar, vicdan ve insaf sahibi hiçbir insanın kabul edemeyeceği bir insanlık dramı olmasının yanı sıra, adım adım bölgemizin ve topyekun dünya barışını tehdit eden bir probleme dönüşüyor” diye konuştu.
"YENİ BİR SELAHATTİN EYYUBİ GELİR KUDÜS'Ü FETHEDER VE MESCİD-İ AKSA'YI BAĞIMSIZLAŞTIRIR"
Filistin'de yaşananları üzüntüyle takip ettiklerini belirten Destici, “Osmanlı'nın, Türklerin bölgeden çekilmek zorunda kalmasından sonra, yaşananlara sağduyuyla baktığımızda, hep aynı nedenlere, aynı faillere, aynı sonuçlara ulaşıyoruz. Anlaşmazlık konusu ne olursa olsun, geçmişte ne yaşanmış olursa olsun, sivillere yönelen saldırılar cinayettir. Kudüs, tüm semavi dinler için kutsal sayılan bir bölgedir. Tarihte yaşanan sayısız olumsuz örneğe rağmen; insanlığın, geçmişte yaşananlardan çıkarması gereken dersler, bilimin ve teknolojinin bugün geldiği düzey, Kudüs'ün, tüm inanç grupları için bir 'sevgi' ve 'barış' merkezi haline getirilmesi olmalıdır. Bu duruma İsrail izin vermeyecek mi? Amerika buna müsaade etmeyecek mi? O zaman yeni bir Selahattin Eyyubi gelir, Kudüs'ü fetheder ve Mescid-i Aksa'yı bağımsızlaştırır. Bunu yapacak da Türkiye'dir, Türk milletidir” ifadelerini kullandı.
"ARAP BİRLİĞİ'NİN LİDERLERİ, İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI ÜYELERİ TÜRKİYE OLMASA KILLARINI DAHİ KIPIRDATMAMAKTADIRLAR"
“Amerika Birleşik Devletleri Başkanı ve Dışişleri Bakanı da açıkça Siyonist olduklarını söylediler” diyen Destici, sözlerine şöyle devam etti:
“Onlardan da beklenecek bir şey yoktur. Arap Birliği'nin liderleri ile İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri Türkiye olmasa kıllarını dahi kıpırdatmamaktadırlar. Onun için yine ümit Türkiye'dir, Türk milletidir.”
"AZERBAYCAN KAİDELİ BİR DEVLET GİBİ DAVRANDI"
2. Karabağ Savaşı'ndan sonra Ermenilerin korsan bir seçim ve sözde bir yönetim ilan ettiklerini söyleyen Destici, “Azerbaycan ordusunun mevzilerine sistematik şekilde ateş açtılar; arazilere mayın döşediler; istihkam ve mevzi çalışmalarında bulundular. Devam eden saldırıların ardından Azerbaycan, vatan toprağı olan Karabağ'da bir antiterör operasyonu başlattı. Azerbaycan bu antiterör operasyonunu; Karabağ'da yaşamak isteyen Ermeni kökenli vatandaşlarının güvenliklerini sağlayarak, ayrılmak isteyenleri tüm ihtiyaçlarını karşılayıp bölgeden güvenli bir şekilde naklederek yaptı. Kaideli bir devlet gibi davrandı” değerlendirmesinde bulundu.
"HEPİMİZE DÜŞEN; TÜRKİYE'Yİ '82 DARBE ANAYASASI'NDAN KURTARMAK OLMALIDIR"
Türkiye'nin gündemindeki en önemli konulardan birisinin de yeni anayasa olduğunu vurgulayan Destici, “Kurulduğumuz günden beri hep Türkiye'nin bu darbe anayasasından kurtularak; yeni, sivil ve demokratik bir anayasaya kavuşmasını istedik. Bu manada yapılan bütün çalışmaları da destekledik. 2021 yılında Cumhurbaşkanımız bir yeni anayasa çağrısı yaptı. Biz de olumlu cevap verdik. Bunun üzerine şahsım ve arkadaşlarımla, mecliste bulunan siyasi partileri ziyaret ettik. ‘Gelin bu çağrıya olumlu yanıt verin' dedik fakat olumlu yanıt vermediler. Bu sene Cumhurbaşkanımız bir çağrı daha yaptı. Biz, Cumhur İttifakı partileri olarak bunu olumlu karşıladık ve çalışmalarımızı paylaştık. Başta CHP ve İYİ Parti'nin bu çağrıya olumlu cevap vermesini bekliyoruz. Hepimize düşen; Türkiye'yi ‘82 darbe anayasası'ndan kurtarmak olmalıdır” dedi.
"SIĞINMACILAR MESELESİ DEPREMDEN SONRA MADDİ OLARAK DAHA BÜYÜK BİR KÜLFET HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR"
“Türkiye, geçici sığınmacılar meselesini çözmekle yükümlüdür” ifadelerini kullanan Destici, şöyle konuştu:
“Özellikle 6 Şubat'ta yaşadığımız depremden sonra bu sıkıntı maddi olarak da daha büyük bir külfet haline dönüşmüştür. Ev kira ve fiyatlarındaki artış, gıda fiyatlarında artış ve hayat pahalılığı maalesef özellikle alt gelir grubu sahibi kardeşlerimizin geçimini ciddi anlamda zorlaştırmıştır. Elbette ki bunun tek sebebi sığınmacılar değildir ama önemli sebeplerinden bir tanesi sığınmacılardır.”
"SIĞINMACILARIN, YABANCI İSTİHBARAT KURULUŞLARI AÇISINDAN ZAAF NOKTASI VE HAREKET ALANI OLUŞTURDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ"
Sığınmacıların Türkiye'yi hedef alan PKK/PYD terör örgütü başta olmak üzere birçok terör örgütü için doğal insan kaynağı potansiyeli oluşturduğunu ifade eden Destici, “Benzer şekilde, sığınmacıların, yabancı istihbarat kuruluşları açısından, ülkemizde bir zaaf noktası ve hareket alanı oluşturduğunu düşünüyoruz. Türk soylu olan sığınmacılar, bu kapsam dışında değerlendirilmelidir çünkü burası Türk yurdudur ve dünyadaki her Türk'ün yurdudur. On binlerce Türk soylunun ülkemizde bulunması bir kayıp değil kazançtır” şeklinde konuştu.