Çağın hastalığı teknoloji bağımlılığı
Türkiye'de ve dünyada son yıllarda gündemde olan teknoloji bağımlılığı konusunda uzmanlar uyarıda bulundu. Teknoloji kullanımının 2 yaşına kadar düştüğünü ifade eden uzmanlar, teknoloji bağımlılığıyla mücadelede ailenin rol model olduğunu belirterek öncelikle ailelerin teknolojiden uzak durması gerektiğini kaydetti.
Türkiye'de ve dünyada yeni bir sorun olan teknoloji bağımlılığı konusunda yeni plan ve programlar yapılmaya başlandı. Sorunun büyüklüğüne dikkat çeken ve teknoloji kullanımının 2 yaşına kadar düştüğünü belirten uzmanlar, aşırı teknoloji kullanımının çocukların gerçek dünya ile hayal dünyasını ayırt etmede sorunlar yaşamasına neden olduğunu ifade etti. Ailenin çocuk için rol model teşkil ettiğini vurgulayan uzmanlar, çocuğu teknolojiden uzak tutmak için öncelikle ailenin teknolojiden uzak durması gerektiğini belirtti.
“TEKNOLOJİ KULLANIMI 2 YAŞINA KADAR DÜŞTÜ”
Son 10 yıl içerisinde bağımlılıkla mücadele modülleri arasına teknoloji bağımlılığı modülünü de eklediklerini anlatan Yeşilay Şube Başkanı Yahya Öger, “1920'den beri bağımlılıklarla mücadele eden Yeşilay, son 10 yıldır bağımlılık periyotları içerisine teknoloji bağımlılığı modülüne de alarak mücadelesine devam ediyor. Teknoloji bağımlılığı maalesef dünyada hızlı bir şekilde bir hastalık haline gelmeye başladı ve Türkiye'de teknoloji kullanım yaşı maalesef 2 yaşına kadar düştü. 2 yaşındaki çocuklar çok rahatlıkla akıllı telefonları, tabletleri ya da bilgisayarları kullanabiliyorlar. Bu anlamda biz medya okuryazarlığı noktasında teknolojiyi kullanmada yerinde ve zamanında teknoloji kullanmanın faydalı olduğunu ama bunun dışında kontrol dışı ve çocuklarda teknoloji kullanımının hem fiziksel hem ruhsal oldukça büyük zararlara yol açtığını inanıyoruz” dedi.
“0-3 YAŞ GRUBU TEKNOLOJİ KULLANMAMALI”
Teknoloji bağımlılığı modülünü okul öncesine kadar indirdiklerinin belirten Öger, “Bizim şuanda okul öncesi modülümüzde 4-6 yaş grubunda teknoloji bağımlılığı ve sağlıklı yaşam modülü var. Yeşilay olarak 0-3 yaş grubu arasında teknolojinin hiç kullanılmaması noktasına gidilmesini istiyoruz. 0-3 yaş noktasındaki çocuklara siz yemek yedirirken ya da onları susturmaya çalışırken ne olur ellerine tablet, bilgisayar, akıllı telefon vermeyin. Çünkü karşınızda ilerleyen zamanlarda obez olarak ya da tamamıyla içine kapanık bir birey çıkarsa şaşmayın diyoruz. Bunun dışında 3-6 yaş grubunda günde ortalama 20 dakikalık bir teknoloji kullanımı noktasına gidilmesini istiyoruz. 6-9 yaş arasındaki gençlere 40 dakikaya yakın bir teknoloji kullanımı günde bu olması lazım. Ergenlerde de ortalama 1 saat 10 dakika veya 20 dakika bir teknoloji kullanımı süresinin kendilerine faydalı olacağını tahmin ediyoruz” diye konuştu.
“AİLE ROL MODELDİR”
Çocuk Hastalıkları Hastanesinde görevli Uzman Psikolog Sadık Sun, teknoloji ile çok uğraşan çocuklarda belli bir süre sonra robotik bir durumun ortaya çıktığını ifade etti. Sun, şunları söyledi:
“Öncelikle çocuklarını telefonla durdurmaya, susturmaya çalışan ailelerin de aslında bir şekilde teknolojiye bağımlıdır. Telefon veya tabletle çok sık uğraşan, onlara fazla zaman ayıran çocuklara baktığımızda çocuklarla robotik bir durum ortaya çıkıyor. O çocuklarda merhamet duyguları eksik oluyor. Göz kontağı kurmakta güçlük yaşıyorlar. Bunun dışında diğerini anlama noktasında sıkıntılar yaşayabiliyorlar. İletişim kurmakta, kendi akranlarıyla sosyal girişim kurmakta zorlanıyorlar. Bir nevi gittikçe gerçek dünyadan sıyrılıp sanal dünyada kendilerini mutlu edecek durumlar ortaya çıkartmaya başlıyorlar. Çocuğun hayatında biz elektronik cihazları çıkaracaksak çocuklara daha mutlu olabilecekleri, daha yaşanılabilir, eğlenebilecekleri bir durum ortaya koymamız gerekiyor. Ama bunu yapmak son zamanlarda gerçekten zorlaştı. Çünkü aileler özellikle belli bir yaştan sonraki çocuklarda teknoloji bağımlılığı artmaya başladıysa da belli bir yaş grubunun üzerindeki aileler ve bireylerde de teknoloji bağımlılığı artmaya başladı. Aileler çocuklar için rol modeldir. Aile eğer teknolojik cihazlarla oynuyorsa, uğraşıyorsa çocuğun da oynamamasını beklemek gerçekten yanıltıcı olabilir.”