Cendere Köprüsü 1800 yıldır zamana meydan okuyor
ADIYAMAN (İHA) – 'Tek kemerli' olma özelliği ile nadir tarihi yapılardan birisi olan ve ihtişamıyla ziyaretçileri etkileyen Cendere Köprüsü 1800 yıldan beri ayakta kalmayı başardı.
ADIYAMAN (İHA) – 'Tek kemerli' olma özelliği ile nadir tarihi yapılardan birisi olan ve ihtişamıyla ziyaretçileri etkileyen Cendere Köprüsü 1800 yıldan beri ayakta kalmayı başardı.
Nemrut Dağı, Perre Antik Kent, Eski Kahta Kalesi (Yeni Kale), Karakuş Tepesi gibi Kommagene Uygarlığına ait birçok tarihi değeri bünyesinde barındıran Adıyaman'da 300'den fazla tarihi ve kültürel mekan bulunuyor. 'Açık hava müzesi' konumundaki Adıyaman, tarihi zenginlik, doğal ve kültürel değerleri ile tarih sahnesinde yer alıyor.
Bu tarihi zenginliklerden bir tanesi olan dünyanın 'tek kemerli' nadir tarihi köprülerinden bir tanesi olan Cendere Köprüsü drone ile havadan görüntülendi. Bütün ihtişamı ile 1800 yıldan beri ayakta durmayı başaran Cendere Köprüsü, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.
Roma İmparatoru Septimius Severius (MS.192-211) zamanında XVI. Lejyon tarafından 92 büyük blok kesme taştan yapılan, 120 metre uzunluğunda, 30 metre yüksekliğinde ve 7 metre genişliğindeki Cendere Köprüsü, iki kaya üzerine oturtulmuş ve köprünün en ilginç mimari özelliği harç kullanılmadan yapılmış olması.
Severius zamanında Samsat'ta karargah kuran XVI. Lejyon tarafından yapılan köprünün her iki tarafında 2'şer tane korirt başlıklı sütun bulunuyor. Bu sütunların İmparator Severius, karısı Julia Donna, oğulları Cacaralla ve Geta'ya adandığı biliniyor. İmparatorun ölümünden sonra Geta ile taht kavgasına giren Cacaralla, Geta'yı öldürür ve onun adına dikilen sütünü yıktırır. Bu nedenden dolayı Cendere üzerinde bulunan korirt başlıklı 4 sütundan 3 tanesi ayakta duruyor. 2003 yılı sonu itibariyle alternatif olarak araç geçişleri için yapılan 350 metre uzunluğundaki alternatif köprünün yapılmasının ardından Cendere Köprüsü'nden araç geçişlerine izin verilmiyor. Köprü sadece ziyaretçilerin kullanımına açık.
Kanyondan akan Cendere çayının iki tarafını birleştirdiği için bu isim verilen köprü, her iki taraftan rampa biçiminde olup yükselerek orta kısımda birleşmekte. Bu özellik köprünün statik olarak dayanıklılığını artırmakta hem de anıtsal bir görünüm kazandırmaktadır. Cendere Köprüsü Antik Roma mimarisinin muhteşem anıtsal bir örneğini oluşturuyor.
Nemrut Dağı, Perre Antik Kent, Eski Kahta Kalesi (Yeni Kale), Karakuş Tepesi gibi Kommagene Uygarlığına ait birçok tarihi değeri bünyesinde barındıran Adıyaman'da 300'den fazla tarihi ve kültürel mekan bulunuyor. 'Açık hava müzesi' konumundaki Adıyaman, tarihi zenginlik, doğal ve kültürel değerleri ile tarih sahnesinde yer alıyor.
Bu tarihi zenginliklerden bir tanesi olan dünyanın 'tek kemerli' nadir tarihi köprülerinden bir tanesi olan Cendere Köprüsü drone ile havadan görüntülendi. Bütün ihtişamı ile 1800 yıldan beri ayakta durmayı başaran Cendere Köprüsü, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.
Roma İmparatoru Septimius Severius (MS.192-211) zamanında XVI. Lejyon tarafından 92 büyük blok kesme taştan yapılan, 120 metre uzunluğunda, 30 metre yüksekliğinde ve 7 metre genişliğindeki Cendere Köprüsü, iki kaya üzerine oturtulmuş ve köprünün en ilginç mimari özelliği harç kullanılmadan yapılmış olması.
Severius zamanında Samsat'ta karargah kuran XVI. Lejyon tarafından yapılan köprünün her iki tarafında 2'şer tane korirt başlıklı sütun bulunuyor. Bu sütunların İmparator Severius, karısı Julia Donna, oğulları Cacaralla ve Geta'ya adandığı biliniyor. İmparatorun ölümünden sonra Geta ile taht kavgasına giren Cacaralla, Geta'yı öldürür ve onun adına dikilen sütünü yıktırır. Bu nedenden dolayı Cendere üzerinde bulunan korirt başlıklı 4 sütundan 3 tanesi ayakta duruyor. 2003 yılı sonu itibariyle alternatif olarak araç geçişleri için yapılan 350 metre uzunluğundaki alternatif köprünün yapılmasının ardından Cendere Köprüsü'nden araç geçişlerine izin verilmiyor. Köprü sadece ziyaretçilerin kullanımına açık.
Kanyondan akan Cendere çayının iki tarafını birleştirdiği için bu isim verilen köprü, her iki taraftan rampa biçiminde olup yükselerek orta kısımda birleşmekte. Bu özellik köprünün statik olarak dayanıklılığını artırmakta hem de anıtsal bir görünüm kazandırmaktadır. Cendere Köprüsü Antik Roma mimarisinin muhteşem anıtsal bir örneğini oluşturuyor.