Elazığlı hanımlar, üretiyor, geleneği yaşatıyor ve kazanıyor
Elazığlı hanımlar, oyadan, ahşap oymacılığına, kök boyayla yapılmış örtülerden oyuncaklara, örgüden takıya ürettikleri birbirinden kıymetli el emeği göz nuru ürünlerle hem yok olmaya yüz tutan kültürel değerlerini yaşatıyorlar, hem de aile bütçelerine katkı sağlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyorlar.
Tarihi Harput'ta bulunan Elazığ Belediyesi El Emeği Göz Nuru Çarşısı çatısı altında bir araya gelerek kendilerine tahsis edilen ücretsiz stantlarda el emeği göz nuru ürünlerini hem üretip, hem de satan ev hanımları yüzlerce yıllık geçmişe sahip kültürel değerlerine sahip çıkmanın gururu ve sağladıkları kazançla yarınlara umutla bakıyorlar.
ELAZIĞ'IN ÖZEL DEĞERİ İĞNE OYASI
İpeği çekilip boyanan, Gülü, Hercai Menekşe, Aluç Yaprağı, Çarkı Felek, Leylak, İğde Çiçeği, Berber Aynası, Limon Çiçeği, Pamuk Çiçeği, Nikah Sepeti, Elazığ Yıldızı, İki Gelin Bir Kaynana gibi daha nice adlarla yıllar yılı kadınların hayallerini, duygularını yansıttığı iğne oyası, Elazığ kültüründe son derece önemli bir yere sahip bulunuyor. Diğer yörelerden farklı olarak hanımlar ilk önce ipeği çekip boyuyorlar, ardından da ortalama 10 gün göz nuru dökerek, yöreye özgü iğne oyasını işliyorlar. Geçmişten bugüne yapılagelen ve yazma adı verilen başörtüsünün çift taraflı işlenmesine ek olarak, büyük boy yazmalara, oda takımlarına, havlu kenarlarına işlenen iğne oyalar genç kızların çeyizliklerinin vazgeçilmezi olarak kabul görüyor.
Kız çocukları küçük yaştayken çeyizliklerini hazırlamaya başlayan anneler için iğne oyası vazgeçilmez bir parça olarak, çeyiz sandığındaki yerini alırken, hayli zahmetli olan bu değerin yaşatılmasını isteyen maharetli hanımlar, özellikle genç kızların ilgisini cezbetmek için de, iğne oyasına kolyeden yüzüğe yeni bir boyut kazandırmışlar.
UNUTULMAYA YÜZ TUTAN DEĞER, HANIMLARIN ELLERİNDE HAYAT BULUYOR
Elazığ Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl açılan ‘Ahşap Oymacılığı ve Boyama' kursunda 6 ay süren eğitimlere katılan üç bayan şimdilerde Harput El Emeği Göz Nuru Çarşısında bulunan stantta hayatlarına kattıkları bu özel sanat sayesine kazanç sağlıyorlar.
Yüzyıllardır kültürümüzde önemli bir yere sahip olan ahşap oymacılığı sanatını geleceğe taşımanın gururu ve gücüyle yarınlarına umutla bakan hanımlar, günlük 6 saatlerini ayırarak, üretiyor ve yaşatıyorlar. Ahşap oymacılığının sabır isteyen bir sanat olduğuna vurgu yapan hanımlar, ‘İsteyince oluyor. İstedik ve başardık. Elazığ Belediyesi'ne bize sağladığı bu fırsat için teşekkür ediyoruz. Hem kültürel bir değerimizi yarınlara taşıyoruz. Hem harçlığımızı, hem de mutfak masrafımızı çıkarıyoruz' diyorlar.
BU BENİM PROJEM
Çarşıyı gezerken insan kendini otantik bir dünyada bulurken, yüzyıllar boyu annelerin kız çocukları için diktiği bez bebekler de hayli ilgi çekiyor. Kimine oyalı yazması örtülmüş, kimine Elazığ'ın meşhur sekiz köşe şapkası. Hanımlar anneleri uyarıyor. “Birçok zararlı kimyasalı barındıran bebekler yerine kültürümüzde hep var olan bez ve örgü oyuncaklarla minikler daha mutlu olacaklar.”
Ve bu oyuncakları incelerken gençlere taş çıkarırcasına hayata dolu dolu bağlı bir teyzemiz ‘Bu benim projem' diyor. Hayal etmiş ve kumaştan kardan adam yapmış. Mesele yapılandan çok, hanımların hayatına kazandırılan üretme ve yaşatma heyecanı olsa gerek.
Bir başka stantta bir başka hanımefendi tasarladığı takıları anlatıyor. Her bir taşın faydasını anlatırken, maharetli ellerin ince işçiliği de dikkatlerden kaçmıyor.
Ve daha anlatılası pek çok ürünün yer aldığı Elazığ Belediyesi El Emeği Göz Nuru Çarşısı, genci yaşlısı Elazığlılar için gezmek ve alışveriş yapmak için özel bir yere sahip olduğu gibi namı her geçen gün daha geniş kitlelere yayılmaya devam ediyor.