Kemal Kılıçdaroğlu'nun Elazığ ziyareti

Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Elazığ'a gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Palu'da oylarımız çok düşük, kabahat Palu'da değil, kabahat bizde. Biz gelmedik, oturmadık, çayınızı kahvenizi içmedik" dedi. Özel uçakla geldiği Elazığ'dan, karayolu ile Palu'ye geçen Kılıçdaroğlu, CHP Elazığ Milletvekili aday adayı Fevzi Septioğlu'nun babası Ali Rıza Septioğlu'nun kabrini ziyaret etti. Daha sonra ilçe meydanında halka hitap eden Kılıçdaroğlu, Palu'ya siyasi bir konuşma yapmak için gelmediğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Önce türbeye uğradım. Duamı ettim. Bir şeyi unutmayın ben bu toprakların çocuğuyum. Ben bu toprakların evladıyım. Ben sizden birisiyim. 7 çocuklu bir aileden geliyorum. Annem okuma yazma bilmez. Rahmetli ablam okuma yazma bilmez. Ben 7 çocuk arasında üniversiteye giden tek kişiyim. Sizler gibi yer sofrasında yemeğimizi yerdik, rahmetli annem bir tencere koyardı 7 kardeş kaşıklı yemeğimizi yerdik. İlk pardösüm üniversiteye geldiğim yıl oldu. Bingöl'ün Genç ilçesinde okudum ilkokulu, ortaokulu. Palu'dan geçerdik Elazığ'a gitmek için. Elazığ Ticaret Lisesi mezunuyum" diye konuştu. "PALU'DA OYLARIMIZIN ÇOK DÜŞÜK OLDUĞUNU BİLİYORUM" Palu'da oylarının çok düşük olduğunu bildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Ama kabahat Palu'da değil, kabahat bizde. Biz gelmedik, oturmadık, çayınızı kahvenizi içmedik, derdinizi dinlemedik. Ankara'da oturduk bize oy verin dedik. Bu olmadı. Bu maya tutmadı. Şimdi bakın. Az önce Feyzi beye söyledim. Dedi buraya gelen ikinci genel başkansınız. Daha önce Süleyman Demirel geldi, şimdi de sen geldin. Süleyman Demirel bu ülkeye büyük hizmetler vermiş bir kişi. Feyzi bey, buraya Palu'ya büyük hizmetler eren bir isim. Saygın bira aileden geliyor. Ali Rıza Septioğlu Allah rahmet eylesin benim dostumdu. Genel Müdürlük yaptığım dönemde açardı telefonu, Kılıçdaroğlu sana bir şey söyleyeceğim. Bunu yapacaksın. Emret şeyhim niye yapmayalım, elbette yapacağız derdik. Size gönül bağı ile bağlıyız. Ben sizlerle onur duyuyorum, gurur duyuyorum. Bu toprakların insanı olduğum için çok mutluyum, huzurluyum. Beraber olacağız. Bizi birleştiren nedir? Bizi birleştiren temiz ahlaktır. Bizi birleştiren düzgün adam olmaktır. Bizi birleştiren kul hakkı yememektir. Bizi birleştiren her inanca saygı göstermektir. bizi birleştiren her kimliğe saygı göstermektir. Sizleri seviyorum. sizlere inanıyorum, sizlere güveniyorum. Sizlere hizmet etmek istiyorum, sonuna kadar hizmet etmek istiyorum. Sizlerin bu ülkenin saygıdeğer yurttaşları olduğunu çok iyi biliyorum. Bu nedenle dedim, buraya özel bir propaganda için gelmedim. Niyetim de yok zaten böyle bir propaganda yapmaya. Bir şeyi unutmayın. Ben sizin evladınızım Bu toprakların çocuğuyum. Sizden destek istiyorum. Tarih Palu'dur, Palu tarihtir diyen geçekten de öyledir. İpek yolu üzerinde görkemli bir tarihi vardır Palu'nun. O tarihin hakkı bugüne kadar verilmemiştir: ben size söz veriyorum, o hakkı ben Palu'ya teslim edeceğim. Hepinize en içten saygılarımı hürmetlerimi sunuyorum. Dualarınızı ektik etmeyin. Size hizmet edeceğim" şeklinde konuştu. "VATANDAŞIN TERCİHİNE SAYGI GÖSTERMEK ZORUNDASINIZ" CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Elazığ'ın Kovancılar ilçesinde vatandaşlarla yaptığı sohbette, siyasette gerginliğin olmaması gerektiğini ifade ederek, yaşanan gerilimin topluma zarar verdiğini söyledi. Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Elazığ'a gelen CHP Gelen Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, temasları kapsamanında Kovancılar ilçesini ziyaret etti. İlçe halkıyla bir kahvehanede bir araya gelen Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında siyasette gerginliğin olmaması gerektiğini aktaran Kılıçdaroğlu, daha yumuşak bir üslubun kullanılması gerektiğini dile getirdi. Siyasetteki gerginliğin topluma zarar verdiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Bir bakın bakalım. Bu ülke nasıl yönetilir. Vallahi billahi bu ülke çok güzel bir ülkedir. İnsanları güzel ülkedir. Ön yargılarımızı kıralım. Daha farklı bakalım. Güzel ülkede hep beraber yaşayabiliriz. Huzur içinde yaşayabiliriz. Siyasette çok gerginlik olmamalı. Gerilim olmamalı. Bu gerilim topluma zarar veriyor. Kahvehanede oturan vatandaşlar bir birleriyle kavga eder noktaya geldi. Siyasetin görevi gerginlik yaratmak değil. Daha yumuşak bir üslup, daha dikkatli bir üslup olmalı. Ben bunu savunuyorum” dedi. "ŞİMDİ OTURUP HEP BERABER KONUŞMAK ZORUNDAYIZ" Türkiye'de yaşanan işsizlik sorununa da değinen Kılıçdaroğlu, “Adana'ya gidin, Batman'a gidin, Hakkari'ye gidin, Trabzon'a gidin, Samsun'a, Edirne'ye gidin işsizliğin olmadığı yer var mı arkadaşlar. 5 milyon 692 bin işsizimiz var. TÜİK'in ortaya koyduğu rakam. İşsizlik oranı yüzde 10,9. Nereye gidecek bu. Ecevit'in kriz döneminde işsizlik bu kadar değildi, 8.1'di. İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz. Şimdi oturup hep beraber konuşmak zorundayız. Yani Türkiye iyi yöneltmiyor. Bakın Suriye'den bahsettiniz. 2 milyon Suriyeli var. Diyor ki ben Suriyelilere iş vereceğim. Yahu kardeşim benim çocuğum işsiz. Sen ona iş ver. Meclise kanun geldi. Yabancılara iş vereceğiz diyor. Yabancıları getirip Türkiye'de çalıştıracağız. Nasıl kavga etmeyeyim ben. Şimdi bu çocuk işsiz. Ben buna iş vermiyorum, Almanya'dan yabancı gelecek ona iş vereceğim. Ben niye kendi insanım için kavga etmeyeyim ki. Ben şimdi buna itiraz etmeyeceğim de neye itiraz edeceğim” şeklinde konuştu. "BİZ KAVGA ÇIKARMIYORUZ" Vatandaşların 'Mecliste neden kavga ediyorsunuz?' eleştirilerine de cevap veren Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: "Vatandaş diyor ki arkadaş Meclis'te oturun adam gibi kanun yapın diyor. Niye kavga ediyorsunuz. Doğru söylüyor. Şu soruyu sormak lazım. Kavgayı çıkaran kim. Biz kavga çıkarmıyoruz ki. Kavgayı çıkaran onlar. Yaralanan kim bizim milletvekilimiz, hastaneye gidip tedavi olan kim bizim milletvekilimiz. Suçlanan kim bizim milletvekilimiz. Olmaz. Her şeyi oturup sağlıklı tahlil etmemiz lazım. Bakın bir de şu var. Bu tür parlamentolarda tartışma olur. Dünyadaki bütün parlamentolarda tartışma olur. Tartışmanın olması da demokrasinin gereğidir. Çünkü birisi böyle der biri de böyle der. Sonuçta vatandaşa gidiyorsun, vatandaş nasıl istiyorsa tercihini öyle yapıyor. Vatandaşın tercihine saygı göstermek zorundasınız.” "KILIÇDAROĞLU'DAN CEMEVİ ZİYARETİ" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere geldiği Elazığ'da cemevini ziyaret etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Palu ve Kovancılar ziyaretlerinin ardından kent merkezine gelerek cemevini ziyaret etti. Cemevi ziyaretinin ardından çıkışta Kılıçdaroğlu, parti otobüsünde halka seslendi. Kılıçdaroğlu, bu ülkede barışın egemen olduğu günleri hep birlikte yaşayacaklarını ifade ederek, “Sizlere inanıyorum, sizlere güveniyorum, sizleri seviyorum, sizler için çalışıyorum. Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye özlemini inşallah hayata geçireceğiz. Bu ülkede sevginin ve barışın egemen olduğunu hep beraber göreceğiz. Bu ülkede hep beraber, etnik kültürü inancı ne olursa olsun insanı insan olarak bileceğiz. İnsanı Allah'ın yarattığı en değerli varlık olarak göreceğiz ve başımıza taç edeceğiz. Yolumuz açık olsun, gönlünüz zengin olsun, dostlukla kardeşlikle, hoşgörüyle hepinizi Allah'a emanet ediyorum” şeklinde konuştu. Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından Elazığ'daki diğer programlarına katılmak üzere cemevinden ayrıldı. CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin milletvekilliği için İzmir'de ön seçime gireceğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Elazığ'da bazı kanaat önderleri ile toplantı yaptı. Bir otelde gerçekleştirilen toplantının ardından CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu açıklamalarda bulundu. Kanaat önderleriyle çok güzel ve verimli bir toplantı yaptıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Onların Cumhuriyet Halk Partisi'nden beklentileri nelerdir onları öğrendik. Kendilerine CHP'nin onların sorunlarıyla ilgili çözümlerini ben ve arkadaşlarım anlattı. Güzel bir toplantı oldu" dedi. Kendisinin milletvekilliği adayı ile ilgili açıklamada yapan Kılıçdaroğlu, "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu İzmir'de bir tesisin açılışı sırasında CHP genel başkanının İzmir'den ön seçime germesinin çok önemli olduğunu ifade ederek bir çağrısı oldu. Ben de bu çağrıyı düşüneceğimi ifade etmiştim. Bugün onu gerçekleştirdik. İzmir'den ön seçime gireceğim" diye konuştu. "CHP İKTİDARINDA 3 AY İÇERİSİNDE SİYASİ AHLAK YASASINI GETİRECEĞİZ" Bir gazetecinin medyada yer alan anket sonuçları ile ilgili sorusunu cevaplayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yani AKP'nin kısaca bir düşüş trendi yaşadığını biliyoruz. Ülkede bu kadar işsizlik varken, bu kadar yoksulluk varken dış politikada tamamen dışlanmışken bu iktidarın uzun süre ayakta kalması zaten ayakta durması mümkün değildi. Biz CHP olarak toplumun her kesimine ama her kesimine şu sözü veriyoruz. AKP'nin 12 yılda gerçekleştiremediği çoğu değişime 4 yılda yapacağız. İşsizliği telaffuz etmeyeceğiz, yoksulluğu telaffuz etmeyeceğiz. Taşeron işçiliği telaffuz etmeyeceğiz. Bunların tamamını bitireceğiz. Yeni güzel, kendine güvenen, öz güveni yüksek bir Türkiye olacak, Yeni bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Ortadoğu'ya barışı kesinlikle biz getireceğiz. Ortadoğu kan gölüne dönmeyecek. Dış politikamız barış eksenli olacak. Türkiye'nin saygınlığına uygun bir dış politikayı inşa edeceğiz. Avrupa Birliği ile güç olan süreci yeniden inşa edeceğiz. Göreceksiniz yeni fasıl açılmasını beklemeden, Avrupa Birliği'nin Avrupa'nın pek çok talebini yerine getireceğiz. Bu ülkeye birinci sınıf demokrasiyi birilerinin talebi üzerine değil, bu ülkenin yurttaşlarının talebi üzerine getireceğiz. Bu ülkenin yurttaşları birinci sınıf demokrasiyi hak ediyorlar. Efendim gidelim Avrupa Birliği müzakere açsın, müzakerelere bakalım ona göre yasal değişiklikler yapalım diye bir düşünceyi asla taşımıyoruz. Uygar bir ülkede hangi kurallar geçerli ise demokrasi açısından hepsini bu ülkeye getireceğiz. En temel önerimiz şu olacak, CHP iktidarında ilk 3 ay içinde siyasi ahlak yasasını getireceğiz. Siyasetçinin halkına hesap verebileceği bir süreci başlatacağız. Demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz. birinci sınıf demokrasi olacak. Siyasi partiler yasasını değiştireceğiz. Milletvekillerini milletin kendisi seçecek. Siyasi parti liderleri değil. Milletvekilinin geleceği bir siyasi parti liderinin iki dudağı arasında olmayacak. Yasama organını yürütme organının arka bahçesi olmaktan çıkaracağız. Çok düşüncemiz var. Güzel düşüncelerimiz var. 4 yıl içinde bunların tamamını gerçekleştireceğiz. Dördüncü yılın sonunda görecekler ki 12 yıllık hasarın tamamı telafi edilmiş ve geleceğe güvenle bakan bir Türkiye olacak." "YÜZDE 1 OYU ALAN PARTİ BİLE PARLAMENTOYA EN AZ 1 MİLLETVEKİLİ GETİRMELİ" Parti kapatma tartışmaları ile ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, "AK Parti'nin önerdiği Anayasa değişikliğinde parti kapatma engellenmiyor. Orada Anayasa'da diyor ki şu şu kuralları uygulamayan siyasi parti temelli kapatılır. Oradaki temelli sözcüğünü alıyorlar. İşte parti kapatılır oluyor. Şimdi bu temelli kapatılırsa, kapatılır arasında ne fark var. Partiyi kapattıktan sonra zaten kapatmış oluyorsunuz. Artık kapatmadan önce bir ara unsur olarak TBMM'yi devreye koyuyorlar. Yani siyasi partilerin kapatılmasını tümüyle ortadan kaldırıyoruz diye bir değişiklik TBMM gündemine AK Parti tarafından hiç verilmedi. Siyasi partilerin vazgeçilmez unsur olduğunu kabul ediyorsanız, 12 Eylül askeri rejiminin getirdiği yüzde 10 seçim barajını kaldıracaksınız. Fiilen partileri kapatan unsur yüzde 10 seçim barajıdır. Yüzde 10 seçim barajı olduğu sürece sağlıklı bir demokrasi olmuyor. Lider sultası oluyor. Vatandaş seçimini yapamıyor ve milli irade hırsızlığı gündeme geliyor. Vatandaş A partisine oy veriyor B partisi milletvekili çıkarıyor. Biz buna da milli irade diyoruz. Böyle milli irade olmaz. Kaldıracaksınız yüzde 1 oyu olan parti bile parlamentoya en az 1 milletvekili getirebilmelidir. Bu kuralı benimsiyorsanız getirin hemen değiştirelim. Açık çek veriyoruz. O zaman siyasi partiler kapansın mı kapanmasın mı tartışmaları tümüyle bitmiş olacaktır" ifadelerini kullandı.