Kızının dilinden Aşık Veysel
Ünlü Halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu'nun kızı Zekine Şatıroğlu, babasının misafirperverliğini ve insan sevgisini anlattı.
Ünlü Halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu'nun kızı Zekine Şatıroğlu, babasının misafirperverliğini ve insan sevgisini anlattı.
Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde yaşayan Aşık Veysel'in 7 çocuğundan biri olan Zekine Şatıroğlu (76) babasını anlattı. Ünlü ozanın misafirperver bir insan olduğunu ve konuklarına ikramda bulunmaktan mutluluk duyduğunu anlatan Şatıroğlu, babasının misafirlerine kahvenin en güzelini ikram etmeyi sevdiğini belirterek, 'Aşık Veysel'in kızı olmak çok mutlu edici bir duygu. Güzel insanlarla tanışmak buraya gelip gitmeniz gurur verici. Aşık Veysel Atatürkçü biriydi, milletini seven, ayrımcılık yapmayan, halkını seven, doğayı seven, öyle güzel biriydi, onun gibi biri bir daha dünyaya gelir mi gelmez mi bilemiyorum. Gelenleri hoş gönül ile yollardı, zenginmiş fakirmiş ayırmazdı, bu valiymiş bu sıradan halktan biriymiş demezdi. Herkesi geldiği haliyle kucaklardı. Kibir yoktu, işte öyle güzel bir adamdı. Bize öğüt olarak hep, halkla iyi geçinin, kimseyi kırmayın, ben bu yaşıma geldim hiç kimsenin bir hatırını, gönlünü kırmadım, sizde kırmayın, herkesle iyi geçinin bu dünyada kimse kalmaz' dedi.
Babasının ölmeden önceki son günlerini anlatan Zekine Şatıroğlu, 'Hastalığının son zamanlarında, devlet demir yollarında yatmıştı, Azar Bey oranın başhekimi idi, orada kanser teşhisi konulmuştu. İstanbul'dan bir doktor Aşık'ın hastalığını duymuş gelmiş. Doktor 'Ben seni burada tedavi ettirmem, İstanbul'a götüreceğim' dedi, Babam da kanser olduğunu bilmiyor romatizma sanıyordu. O doktor aldı babamı gitti, Ankara'da 2-3 sene yaşadı. Döndükten sonra da, buradaki yollar şimdiki kadar müsait değildi. Ağabeyime dedi ki 'Sakine ile beni Sivas'a götür, hastaneye yatayım çünkü yollar kapanır daha gidemem' dedi. Orada da ona kanser teşhisini koydular, yani o kör değildi bizdik kör, biz kör olamasaydık alırdık ondan bir şeyler' şeklinde konuştu.
Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde yaşayan Aşık Veysel'in 7 çocuğundan biri olan Zekine Şatıroğlu (76) babasını anlattı. Ünlü ozanın misafirperver bir insan olduğunu ve konuklarına ikramda bulunmaktan mutluluk duyduğunu anlatan Şatıroğlu, babasının misafirlerine kahvenin en güzelini ikram etmeyi sevdiğini belirterek, 'Aşık Veysel'in kızı olmak çok mutlu edici bir duygu. Güzel insanlarla tanışmak buraya gelip gitmeniz gurur verici. Aşık Veysel Atatürkçü biriydi, milletini seven, ayrımcılık yapmayan, halkını seven, doğayı seven, öyle güzel biriydi, onun gibi biri bir daha dünyaya gelir mi gelmez mi bilemiyorum. Gelenleri hoş gönül ile yollardı, zenginmiş fakirmiş ayırmazdı, bu valiymiş bu sıradan halktan biriymiş demezdi. Herkesi geldiği haliyle kucaklardı. Kibir yoktu, işte öyle güzel bir adamdı. Bize öğüt olarak hep, halkla iyi geçinin, kimseyi kırmayın, ben bu yaşıma geldim hiç kimsenin bir hatırını, gönlünü kırmadım, sizde kırmayın, herkesle iyi geçinin bu dünyada kimse kalmaz' dedi.
Babasının ölmeden önceki son günlerini anlatan Zekine Şatıroğlu, 'Hastalığının son zamanlarında, devlet demir yollarında yatmıştı, Azar Bey oranın başhekimi idi, orada kanser teşhisi konulmuştu. İstanbul'dan bir doktor Aşık'ın hastalığını duymuş gelmiş. Doktor 'Ben seni burada tedavi ettirmem, İstanbul'a götüreceğim' dedi, Babam da kanser olduğunu bilmiyor romatizma sanıyordu. O doktor aldı babamı gitti, Ankara'da 2-3 sene yaşadı. Döndükten sonra da, buradaki yollar şimdiki kadar müsait değildi. Ağabeyime dedi ki 'Sakine ile beni Sivas'a götür, hastaneye yatayım çünkü yollar kapanır daha gidemem' dedi. Orada da ona kanser teşhisini koydular, yani o kör değildi bizdik kör, biz kör olamasaydık alırdık ondan bir şeyler' şeklinde konuştu.