'Koruyucu aile olmak çok güzel bir duygu'

Elazığlı Tekin çifti, 2 erkek çocuklarının evlenmesinin ardından sessizliğe bürünen evlerini çocuk sesiyle yeniden şenlendirmek için koruyucu aile olmaya karar verdi.

Bu amaçla yaklaşık 1 yıl önce Elazığ Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne yaptıkları başvurunun kabul edilmesiyle büyük mutluluk yaşayan Tekin çifti, koruyucu ailesi oldukları 9 ve 13 yaşındaki iki kız kardeşe gözü gibi bakıyor.

Seher Tekin, çocukların her ailenin neşe ve sevgi kaynağı olduğunu, evli bir çiftin başına gelebilecek en güzel duygunun anne ve baba olmak olduğunu belirtti.

Sevgiyle büyüttükleri öz çocuklarının kendi hayatlarını kurup yuvadan ayrılmasıyla onların yokluğunu derinden hissettiklerini anlatan Tekin, hem bu duygularla hem de koruma altındaki çocukların da sıcak bir yuvada yaşamasına vesile olmak amacıyla koruyucu aile olmaya karar verdiklerini dile getirdi.

Tekin, şöyle konuştu:

"Aslında bu çocuklara devlet çok güzel bakıyor, devlete diyecek hiç bir sözümüz olamaz ancak bir ev sıcaklığı, bir yuva sıcaklığı bizim evlerimizde var. Bu nedenle biz de eşimle konuştuk ve birlikte koruyucu aile olmaya karar vererek başvuruda bulunduk. Allah razı olsun bizimle çok ilgilendiler."

"BENİM İÇİN ÇOK GÜZEL BİR DUYGU"

Tekin, başvurularının kabul edilmesinin ardından koruyucu aile oldukları kız kardeşlerin evlerine neşe ve huzur getirdiğini anlattı.

Dünyanın en güzel duygusunun çocuk sevgisi olduğunu aktaran Tekin, şöyle devam etti:

"Koruyucu aile olmak isteyen ailelere şunu söylemek istiyorum, bunun aynı zamanda çok büyük bir manevi hazzı var, bunu kelimelerle anlatmak mümkün değil, çok güzel bir duygu. Çocuklarla haşır neşir olmak, onlarla beraber kahvaltı hazırlamak veya beraber akşam yemeği yapmak, onlarla ilgilenmek benim için çok güzel bir duygu, inanılmaz keyif alıyorum."

"BÜTÜN GAYEMİZ BU ÇOCUKLARI TOPLUMA KAZANDIRMAK"

Sebahattin Tekin ise geçmişte oğullarıyla neşe, huzur ve mutlulukla dolan evlerinin bugün de koruyucu ailesi oldukları ve öz çocukları gibi gördükleri kızlarıyla mutlulukla dolduğunu kaydetti.

Tüm insanlar için sevme ve sevilme duygusunun açlık, susuzluk gibi yaşam boyu sürecek olan en temel ihtiyaç olduğunu aktaran Tekin, şöyle devam etti:

"Bütün gayemiz bu çocukları topluma kazandırmak, bayrağımızı, devletimizi, insanlığı sevdirmek. Devlet zaten bu çocuklar için gerekeni yapıyor. Duyarlı insanlara sesleniyorum, birer çocuk alsınlar, baksınlar, yetiştirsinler. Kendi öz çocuklarıyla nasıl bir zahmete giriyorlarsa bu çocuklar için de zahmete girsinler."

Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Koruyucu Aile Biriminde görevli sosyolog Derya Güler de koruyucu aile sisteminin 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununu kapsamında çocuk mahkemelerinin bakım ve koruma altına aldığı çocukların kuruluşlara yerleştikten sonra aile odaklı hizmetten faydalandırılması amacıyla uygulanan bir hizmet modeli olduğunu aktardı.

Bu bakımdan uygun görülmesi ve tarafların rızası halinde isteyen çocukların bu hizmetten faydalandığını belirten Güler, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Çocukların kurum bakımında kalmasından ziyade uygun olan ailelere, bizim de incelemelerini yapıp onay verdiğimiz ailelerle orada kalması ve orada aile odaklı hizmetten faydalanmasını sağlanmaktadır. Elazığ'da 33 çocuğumuz, 24 ailenin yanında kalmaktadır. Bu 24 ailenin bir kısmı yakın akraba olarak bakmaktadırlar çocuklara, yani yakın akrabalar kendi akrabalarının çocuklarına bakmaktadırlar. Diğerleri yine Seher hanım gibi gönüllü olarak da çocuklarla ilgilenmekte ve bakımlarını üstlenmektedirler."