Ölen eşine mezarında vefa
Adıyaman'da, çok sevdiği eşine hayattayken ev alamayan vefakar adam, eşi ölünce mezarın çevresini duvar örerek üzerini kapattı.
Adıyaman'da, çok sevdiği eşine hayattayken ev alamayan vefakar adam, eşi ölünce mezarın çevresini duvar örerek üzerini kapattı.
Adıyaman'ın Boğazözü köyünde 5 çocuklarıyla birlikte mutlu bir yaşam sürdüren Şükrü ve Ayşe Yakan çiftti yıllarca ev sahibi olma hasreti yaşadı.
Sürekli kiralık ev gezen Şükrü ve Ayşe Yakan çiftti geçimini sağladıkları emekli maaşıyla 5 çocuklarından 4'ünü evlendirdi. Ev hasreti çeken Ayşe Yakan 25 Mayıs 2011 yılında yakalandığı hastalık dolayısıyla tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Beş çocuk annesi olan eşini kaybeden Şükrü Yakan, eşinin cenazesini köy mezarlığında yakınlarıyla birlikte toprağa vererek eşinin mezarının yan kısmına ise kendisi için yer ayırdı.
Mezarın üzerini kapattı
Şükrü Yakan, eşi hayattayken sürekli ev sahibi olmak istemesine rağmen maddi imkansızlıklar nedeniyle ev sahibi olamadı. Eşi hayatını kaybedince Şükrü Yakan, ilk olarak eşinin mezarının bulunduğu yerin üzerini kapatarak çevresini duvar ile ördü.
Eşine hayattayken yapamadığı evi eşinin mezarının üzerine yaptı. Ayşe Yakan'ın köy mezarlığındaki kabrini ve üzerindeki yapıyı görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Her gün eşinin mezarını ziyaret eden Şükrü Yakan mezarı hem güneşten hem de yağışlı havalardan korudu.
'Hayattayken yapamadığımı şimdi yaptım'
Eşi öldükten sonra evlenmeyen ve 5 çocuğunu büyüten Şükrü Yakan, köy yakınlarında bulunan arazine ev yaptırıyor.
Şükrü Yakan, eşi hayattayken yaptıramadığı evinden dolayı mezarlığa böyle bir yapı yaptığını belirterek, 'Eşim emektardı bana bende kendisini çok seviyordum, halende seviyorum.
Evlendikten sonra sürekli kiralık ev gezdik kendi evimiz bize kısmet olmadı. Bir emekli maaşıyla 4 çocuğumuzu evlendirdik, maddi imkansızlıklar nedeniyle ev alamadık. Ev her zaman şarttır eşimde sürekli ev istiyordu, oda kısmet olmadı bir emekli maaşıyla ne yapa bilirsin ki.
Eşim benim küçük oğluma ölmeden önce, benim mezarımı köy mezarlığına götürün, babanızda bir gün vefat ederse onu da benim yanıma defnedin ona da yanıma bir yer ayırtın demiş.
Bir gün yoğun bakımda da gözlerime baktı dedi ki, evlenecek misin ben de dedim ki sana söz veriyorum evlenmeyeceğim diye ve evlenmedim 7 senedir, evlenmeyi de düşünmüyorum. Onu çok severdim yani bu yaptıklarım bile az. İmkanım olsa altından yapardım onun mezarını ama imkan yok işte.
Evlendik her zaman kiralık ev gezdik ve bugüne geldik, biz de dedik bu dünya da bir evimiz olmayınca bari öbür dünyada belki olur diyerek böyle bir şey yaptım' ifadelerini kullandı.
Adıyaman'ın Boğazözü köyünde 5 çocuklarıyla birlikte mutlu bir yaşam sürdüren Şükrü ve Ayşe Yakan çiftti yıllarca ev sahibi olma hasreti yaşadı.
Sürekli kiralık ev gezen Şükrü ve Ayşe Yakan çiftti geçimini sağladıkları emekli maaşıyla 5 çocuklarından 4'ünü evlendirdi. Ev hasreti çeken Ayşe Yakan 25 Mayıs 2011 yılında yakalandığı hastalık dolayısıyla tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Beş çocuk annesi olan eşini kaybeden Şükrü Yakan, eşinin cenazesini köy mezarlığında yakınlarıyla birlikte toprağa vererek eşinin mezarının yan kısmına ise kendisi için yer ayırdı.
Mezarın üzerini kapattı
Şükrü Yakan, eşi hayattayken sürekli ev sahibi olmak istemesine rağmen maddi imkansızlıklar nedeniyle ev sahibi olamadı. Eşi hayatını kaybedince Şükrü Yakan, ilk olarak eşinin mezarının bulunduğu yerin üzerini kapatarak çevresini duvar ile ördü.
Eşine hayattayken yapamadığı evi eşinin mezarının üzerine yaptı. Ayşe Yakan'ın köy mezarlığındaki kabrini ve üzerindeki yapıyı görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Her gün eşinin mezarını ziyaret eden Şükrü Yakan mezarı hem güneşten hem de yağışlı havalardan korudu.
'Hayattayken yapamadığımı şimdi yaptım'
Eşi öldükten sonra evlenmeyen ve 5 çocuğunu büyüten Şükrü Yakan, köy yakınlarında bulunan arazine ev yaptırıyor.
Şükrü Yakan, eşi hayattayken yaptıramadığı evinden dolayı mezarlığa böyle bir yapı yaptığını belirterek, 'Eşim emektardı bana bende kendisini çok seviyordum, halende seviyorum.
Evlendikten sonra sürekli kiralık ev gezdik kendi evimiz bize kısmet olmadı. Bir emekli maaşıyla 4 çocuğumuzu evlendirdik, maddi imkansızlıklar nedeniyle ev alamadık. Ev her zaman şarttır eşimde sürekli ev istiyordu, oda kısmet olmadı bir emekli maaşıyla ne yapa bilirsin ki.
Eşim benim küçük oğluma ölmeden önce, benim mezarımı köy mezarlığına götürün, babanızda bir gün vefat ederse onu da benim yanıma defnedin ona da yanıma bir yer ayırtın demiş.
Bir gün yoğun bakımda da gözlerime baktı dedi ki, evlenecek misin ben de dedim ki sana söz veriyorum evlenmeyeceğim diye ve evlenmedim 7 senedir, evlenmeyi de düşünmüyorum. Onu çok severdim yani bu yaptıklarım bile az. İmkanım olsa altından yapardım onun mezarını ama imkan yok işte.
Evlendik her zaman kiralık ev gezdik ve bugüne geldik, biz de dedik bu dünya da bir evimiz olmayınca bari öbür dünyada belki olur diyerek böyle bir şey yaptım' ifadelerini kullandı.