Otizm, bebeklerde 3 yaşından önce başlar
Psikoloğ Kerime Begüm Çayır, otizmin bebeklerde 3 yaştan önce başlayan, beyin gelişimini olumsuz etkileyen bir hastalık olduğunu belirtti.
Psikoloğ Kerime Begüm Çayır, otizmin bebeklerde 3 yaştan önce başlayan, beyin gelişimini olumsuz etkileyen bir hastalık olduğunu belirtti.
Medicana Sivas Hastanesi 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü kapsamında Sivas Özel Eğitim Uygulama Merkezinde okul hayatları devam eden Otistik Çocukların aileleri ile bir araya geldi. Ailelere yönelik yapılan seminerde Medicana Sivas Hastanesi Psikoloğu Kerime Begüm Çayır ebeveynlere Otistik çocuklarda ailenin önemi ve ergenlik dönemlerinde yaşanan sıkıntılar ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Psikolog Begüm Çayır yaptığı konuşmada, 'Otizm bebeklerde 3 yaşından önce başlayan sosyal iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir hastalıktır. Otizmli çocuklar özel yaratılmıştır. Hayatı anlamakta biraz zorlanabilirler. Otizmin sözlük anlamı 'içe kapanmak' demektir. Anne babaların çocuklarını otizmlerini öğrendiklerinde çeşitli tepkiler verirler: Şok, reddetme-inkar, depresyon, kızgınlık, öfke, suçluluk duyma, utanma, uzlaşma-pazarlık, uyum ya da kabul etme şeklindedir. Otizmlilerin öncelikle hayatını düzenlemek gerekir. Örneğin: uyuma saati, banyo yapma saati, ellerini yıkama saati hep bir program ve düzen içinde olması gerekmektedir. Bu çocuklar evde değişiklik yapılmasından pek hoşlanmazlar. Alıştığı sistemi, daim odalarında görmek isterler. Odada değişik görüntüler kaygı sorunları yaşamalarına neden olabilir. Mümkün mertebe odanın eşyalarında değişiklik yapmaması gerekir. Otizmli çocuklarda sık görülen bir davranışta stimlerdir. Stimler, bazı duyuları uyarmak için tekrarlayıcı olarak yapılan davranışlardır. Çok görülen stim davranışları dönen çamaşır makinesine bakmak, el çırpmak, vücudu sallamak ya da dönmek, oyuncakları ya da eşyaları arka arkaya dizmek ya da çevirmek, inatçılık ve belli cümle kalıplarını tekrarlamaktır. Çocuğun vücut kimyasında ki düzensizlikler nedeni ile oluşur ve önlem alınmazsa devam edebilir. Çocuğunuzla sık sık konuşmak ve cevap vermesi için onu zorlamamak gerekir. Onu sıkmadan günlük olaylar, yapması gerekenler hakkında tatlı tatlı konuşmakta fayda vardır. Anlattıklarınızın bir kısmını anlamayabilir, bu konu canınızı sıkmayın, otizmli çocuklarda doğal bir durumdur.' Dedi.
Rahatsızlık verilen eylemlerden kaçınılmalı
Bazı etkenlerin otistik çocukları fazlasıyla rahatsız ettiğini söyleyen Çayır 'Floresan ışıklarını genelde rahatsız edici bulurlar. Çocuğunuzla zaman geçirdiğiniz alanın doğal yönden aydınlık olmasına dikkat edilmelidir. Otistik çocuklar sese karşı çok duyarlıdırlar, gürültü onları aşırı rahatsız eder ve yorar. Yaşadığınız ortamda bunu göz önünde bulundurmalı, sakin mekanları tercih etmelisiniz. Otistik çocuklar çevrelerini öğrenme konusunda meraklıdır. Bu durumda evdeki güvenlik önlemlerini almak hususunda size büyük görev düşüyor. Çocuğunuzu düzenli olarak sağlık kontrolünden geçirin. Otizmli çocuklar kendilerini ifade etmekte zorlanabilirler, bu durumda hastalıkları tespit etmeyi güçleştirir, yapmanız gereken çocuğunuzu ara ara doktora götürüp checkup yaptırmaktır. ' dedi.
Ailenin diğer kardeşlere tutumu önemli
Sözlerine, evdeki diğer kardeşlerle etkileşiminde önemini vurgulayarak devam eden Psikolog Begüm Çayır 'Anne babalar, kardeşler arasında da dengeli, adil davranmalıdır. Engelli çocuklarına pozitif ayrımcılık yapsalar dahi bunu diğer kardeşlere hissettirmemelidir. Ailenin maddi-manevi olarak engelli çocuklarına gösterecekleri ilgi diğer kardeşlerde ters tepki oluşturabilir. Bu ters tepkinin oluşmaması için anne babanın engelli çocuğu ve diğer kardeşleri arasında bir denge oluşturması gerekiyor. Anne babanın engelli çocuklarının engel durumunu sürekli kardeşlere anlatması gerekmektedir. Kesinlikle ve kesinlikle engelli çocukla ilgilenirken diğer kardeşler ihmal edilmemelidir. Kardeşlerin tepkileri büyük ölçüde anne babaların tepkileri ile şekillenmektedir. Bu yüzden engelli çocuğa nasıl davranırsanız, evdeki diğer bireylerinde o şekilde davranacağını unutmayın. Otizmli çocuk için huzurlu bir aile ortamı çok önemlidir. Onunla ilgilenmek ve ona sürekli seni seviyoruz, arkandayız özgüvenini vermek gerekir. Engelli çocuk için önemli olan anne babasıyla olan pozitif paylaşımlardır. Çocukla birlikte etkinlikler yapmak gerekir. Engelli çocuklu ailelerde sağlıklı bir yaşam, aile içi sorunları aşan, yardımsever, birlik ve beraberlik içinde doğru iletişime bağlıdır. Çizgi filmler çocukların hayal dünyalarını geliştirir. Engelli çizgi film karakterli filmleri, kısa animasyonları çocuklarınıza izletebilirsiniz. Fakat çocuğun sürekli televizyon karşısında sürekli kalmasını engellemek gerekir. Onunla oynayabileceğiniz ortak oyunlar kişisel gelişimine ve dikkatini toplamasına katkı sağlar.' Dedi.
Otizmde ergenlik dönemi çok önemlidir
Ergenlik döneminde otistik çocukların ergenlik dönemlerinde ailelerin eğitime biraz daha önem vermesi gerektiğini söyleyen Çayır şöyle devam etti 'Ayrıca cinsellik güdüsü, her çocukta olduğu gibi otizmli çocuklarda da mevcuttur. Ancak kimi otizmler bu güdünün nasıl tatmin edildiğini bilemez, kimi tesadüf sonucu, kimi de çevrelerinde görerek öğrenir. Bu yüzden otizmli bireylerin cinsel yaşantıları kısıtlıdır. Otizmliler de genel olarak, mastürbasyon, cinsel organını gösterme, sarılma, öpme, koklama, okşama, başkalarının cinsel organına dokunma şeklinde cinselliği yaşarlar. Ayrıca otizmde ergenlik dönemi çok önemlidir. Çünkü cinsel sorunların en yoğun olarak yaşandığı dönem cinsiyet kimliğinin elde edildiği ergenlik dönemidir. Anne babalar; ayrımcı öğrenme yani neyi nerede yapabileceğinin ayrımını yapabilme eğitimi, kişisel hijyen eğitimi, vücut parçaları ve işlevlerini öğrenme eğitimi, kapsamlı bir cinsel eğitim programını çocuklarına öğretmeleri gerekir. Son olarak, çocuğunuza baktığınızda çocuğunuzun durumunu değil, çocuğunuzu düşünün. Gözlerinizde tedirginlik değil, sevgi olsun.' Şeklinde konuştu.
Medicana Sivas Hastanesi 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü kapsamında Sivas Özel Eğitim Uygulama Merkezinde okul hayatları devam eden Otistik Çocukların aileleri ile bir araya geldi. Ailelere yönelik yapılan seminerde Medicana Sivas Hastanesi Psikoloğu Kerime Begüm Çayır ebeveynlere Otistik çocuklarda ailenin önemi ve ergenlik dönemlerinde yaşanan sıkıntılar ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Psikolog Begüm Çayır yaptığı konuşmada, 'Otizm bebeklerde 3 yaşından önce başlayan sosyal iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir hastalıktır. Otizmli çocuklar özel yaratılmıştır. Hayatı anlamakta biraz zorlanabilirler. Otizmin sözlük anlamı 'içe kapanmak' demektir. Anne babaların çocuklarını otizmlerini öğrendiklerinde çeşitli tepkiler verirler: Şok, reddetme-inkar, depresyon, kızgınlık, öfke, suçluluk duyma, utanma, uzlaşma-pazarlık, uyum ya da kabul etme şeklindedir. Otizmlilerin öncelikle hayatını düzenlemek gerekir. Örneğin: uyuma saati, banyo yapma saati, ellerini yıkama saati hep bir program ve düzen içinde olması gerekmektedir. Bu çocuklar evde değişiklik yapılmasından pek hoşlanmazlar. Alıştığı sistemi, daim odalarında görmek isterler. Odada değişik görüntüler kaygı sorunları yaşamalarına neden olabilir. Mümkün mertebe odanın eşyalarında değişiklik yapmaması gerekir. Otizmli çocuklarda sık görülen bir davranışta stimlerdir. Stimler, bazı duyuları uyarmak için tekrarlayıcı olarak yapılan davranışlardır. Çok görülen stim davranışları dönen çamaşır makinesine bakmak, el çırpmak, vücudu sallamak ya da dönmek, oyuncakları ya da eşyaları arka arkaya dizmek ya da çevirmek, inatçılık ve belli cümle kalıplarını tekrarlamaktır. Çocuğun vücut kimyasında ki düzensizlikler nedeni ile oluşur ve önlem alınmazsa devam edebilir. Çocuğunuzla sık sık konuşmak ve cevap vermesi için onu zorlamamak gerekir. Onu sıkmadan günlük olaylar, yapması gerekenler hakkında tatlı tatlı konuşmakta fayda vardır. Anlattıklarınızın bir kısmını anlamayabilir, bu konu canınızı sıkmayın, otizmli çocuklarda doğal bir durumdur.' Dedi.
Rahatsızlık verilen eylemlerden kaçınılmalı
Bazı etkenlerin otistik çocukları fazlasıyla rahatsız ettiğini söyleyen Çayır 'Floresan ışıklarını genelde rahatsız edici bulurlar. Çocuğunuzla zaman geçirdiğiniz alanın doğal yönden aydınlık olmasına dikkat edilmelidir. Otistik çocuklar sese karşı çok duyarlıdırlar, gürültü onları aşırı rahatsız eder ve yorar. Yaşadığınız ortamda bunu göz önünde bulundurmalı, sakin mekanları tercih etmelisiniz. Otistik çocuklar çevrelerini öğrenme konusunda meraklıdır. Bu durumda evdeki güvenlik önlemlerini almak hususunda size büyük görev düşüyor. Çocuğunuzu düzenli olarak sağlık kontrolünden geçirin. Otizmli çocuklar kendilerini ifade etmekte zorlanabilirler, bu durumda hastalıkları tespit etmeyi güçleştirir, yapmanız gereken çocuğunuzu ara ara doktora götürüp checkup yaptırmaktır. ' dedi.
Ailenin diğer kardeşlere tutumu önemli
Sözlerine, evdeki diğer kardeşlerle etkileşiminde önemini vurgulayarak devam eden Psikolog Begüm Çayır 'Anne babalar, kardeşler arasında da dengeli, adil davranmalıdır. Engelli çocuklarına pozitif ayrımcılık yapsalar dahi bunu diğer kardeşlere hissettirmemelidir. Ailenin maddi-manevi olarak engelli çocuklarına gösterecekleri ilgi diğer kardeşlerde ters tepki oluşturabilir. Bu ters tepkinin oluşmaması için anne babanın engelli çocuğu ve diğer kardeşleri arasında bir denge oluşturması gerekiyor. Anne babanın engelli çocuklarının engel durumunu sürekli kardeşlere anlatması gerekmektedir. Kesinlikle ve kesinlikle engelli çocukla ilgilenirken diğer kardeşler ihmal edilmemelidir. Kardeşlerin tepkileri büyük ölçüde anne babaların tepkileri ile şekillenmektedir. Bu yüzden engelli çocuğa nasıl davranırsanız, evdeki diğer bireylerinde o şekilde davranacağını unutmayın. Otizmli çocuk için huzurlu bir aile ortamı çok önemlidir. Onunla ilgilenmek ve ona sürekli seni seviyoruz, arkandayız özgüvenini vermek gerekir. Engelli çocuk için önemli olan anne babasıyla olan pozitif paylaşımlardır. Çocukla birlikte etkinlikler yapmak gerekir. Engelli çocuklu ailelerde sağlıklı bir yaşam, aile içi sorunları aşan, yardımsever, birlik ve beraberlik içinde doğru iletişime bağlıdır. Çizgi filmler çocukların hayal dünyalarını geliştirir. Engelli çizgi film karakterli filmleri, kısa animasyonları çocuklarınıza izletebilirsiniz. Fakat çocuğun sürekli televizyon karşısında sürekli kalmasını engellemek gerekir. Onunla oynayabileceğiniz ortak oyunlar kişisel gelişimine ve dikkatini toplamasına katkı sağlar.' Dedi.
Otizmde ergenlik dönemi çok önemlidir
Ergenlik döneminde otistik çocukların ergenlik dönemlerinde ailelerin eğitime biraz daha önem vermesi gerektiğini söyleyen Çayır şöyle devam etti 'Ayrıca cinsellik güdüsü, her çocukta olduğu gibi otizmli çocuklarda da mevcuttur. Ancak kimi otizmler bu güdünün nasıl tatmin edildiğini bilemez, kimi tesadüf sonucu, kimi de çevrelerinde görerek öğrenir. Bu yüzden otizmli bireylerin cinsel yaşantıları kısıtlıdır. Otizmliler de genel olarak, mastürbasyon, cinsel organını gösterme, sarılma, öpme, koklama, okşama, başkalarının cinsel organına dokunma şeklinde cinselliği yaşarlar. Ayrıca otizmde ergenlik dönemi çok önemlidir. Çünkü cinsel sorunların en yoğun olarak yaşandığı dönem cinsiyet kimliğinin elde edildiği ergenlik dönemidir. Anne babalar; ayrımcı öğrenme yani neyi nerede yapabileceğinin ayrımını yapabilme eğitimi, kişisel hijyen eğitimi, vücut parçaları ve işlevlerini öğrenme eğitimi, kapsamlı bir cinsel eğitim programını çocuklarına öğretmeleri gerekir. Son olarak, çocuğunuza baktığınızda çocuğunuzun durumunu değil, çocuğunuzu düşünün. Gözlerinizde tedirginlik değil, sevgi olsun.' Şeklinde konuştu.