(Özel) Uyuşturucu bağımlısı abla kız kardeşini alarak kayıplara karıştı
Diyarbakırlı 6 çocuk annesi Melek Özdemir'in psikolojik sorunlar yaşayan ve evden kaçtıktan sonra uyuşturucu bağımlısı olan kızı Yağmur, geçtiğimiz günlerde kendisinden bir yaş küçük kız kardeşini de yanına alarak kayıplara karıştı. Acılı anne, gözyaşları içerisinde evlatlarının bulunmasını bekliyor.
Diyarbakırlı 6 çocuk annesi Melek Özdemir'in psikolojik sorunlar yaşayan ve evden kaçtıktan sonra uyuşturucu bağımlısı olan kızı Yağmur, geçtiğimiz günlerde kendisinden bir yaş küçük kız kardeşini de yanına alarak kayıplara karıştı. Acılı anne, gözyaşları içerisinde evlatlarının bulunmasını bekliyor.
Diyarbakırlı 35 yaşındaki Melek Özdemir, 13 yaşında evlendirildi. Hayatının en önemli kararı başkaları tarafından henüz çocukken alınan talihsiz kadın, tüm zorluklarına rağmen evliliğe alışmak zorunda kaldı. Henüz 16 yaşındayken ilk çocuğunu kucağına alan Melek Özdemir, anne hasreti çekerken anne olma duygusunu yaşadı. Çocuk denilecek yaşta, çocuk büyütmek zorunda kalan talihsiz anne, zorluklarla da olsa hayatını sürdürdü. Beşinci çocuğu doğduktan kısa bir süre sonra işlemediği bir suçtan dolayı 1 yıldan fazla cezaevinde kalan Melek Özdemir hamile girdiği hapishaneden 6. çocuğu kucağında çıktı. Hapisten çıktıktan sonra eşi tarafından da terk edilen talihsiz kadın için acılar bununla da bitmedi.
Psikolojik sorunlar yaşayan kızı evden kaçmaya başladı
Melek Özdemir'in 17 yaşındaki kızı Yağmur'un bünyesi yaşanan bunca zorluğa dayanamadı. Psikolojik sorunlar yaşayan Yağmur, sık sık evden kaçmaya başladı. Anne Melek Özdemir, her kaçışından sonra bulunup tekrar kendisine teslim edilen Yağmur'un uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrendikten sonra diğer çocukları için bir daha Yağmur'un peşine düşmedi. Kızının daha önce bir dönem kaldıkları Adana'ya gittiğini öğrenen Melek Özdemir, tüm acısını içine gömerek diğer çocuklarına kol kanat germeye başladı.
Çocukları için çocuğundan vazgeçti
Geçtiğimiz günlerde büyük kızı Yağmur'u kapıda gören acılı anne Özdemir, kızının yaptığı hatalardan pişman olduğu için döndüğünü düşündü. Kızını kucaklayarak tek odalı evlerine alan Özdemir, gözyaşları içinde öptüğü kızının, eşyalarını almak için eve geldiğini öğrenince tekrar yıkıldı. Çocukları için çocuğundan vazgeçen Özdemir evde bulunan 4 ve 6 yaşlarındaki iki çocuğuna sarılıp, Yağmur'un evdeki birkaç eşyasını alıp çıkmasını bekledi. Özdemir, kızı Yağmur'un evden ayrılması ile tekrar gözyaşlarına boğuldu.
Abla, kız kardeşini alarak kayıplara karıştı
Yağmur'un gitmesinin ardından Özdemir, okulda bulunan kızı Bahar'ın gelmesini dört gezle bekledi. Derslerinde başarılı olan Bahar, daha önce hiçbir zaman geç gelmediği evine Yağmur'un geldiği gün uğramadı. Bahar'dan haber alamayan anne Özdemir, kızının okulunu arayarak evladını sordu. Bahar'ın o gün okula hiç gitmediğini öğrenen anne Özdemir, hemen büyük kızı Yağmur'a ulaşmaya çalıştı. Anne Özdemir'in, Bahar'ın en son Yağmur ile göründüğünü öğrenmesinin ardından dünyası başına yıkıldı.
'Bir kızımı bataklıktan çıkaramadım, diğerinin de oraya sürüklenmesini istemiyorum'
Yaşadıkları ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Melek Özdemir, 6 çocuğu olduğunu ve ikisinin kayıp olduğunu söyledi. Özdemir, 'Büyük kızım psikolojisi bozuk olduğu için sık sık evden kaçmaya başladı. Bir dönem uyuşturucu kullandığını öğrendim. Uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrendikten sonra artık umudumu kestim diğer çocuklarım için. Çekmediğim çile kalmadı ve ümidimi kestim kızımdan. Benim ondan küçük Bahar isminde bir kızım vardı, çocuklarıma eve çok bağlıydı. Kardeşlerine hem annelik, hem babalık hem de ablalık yapıyordu, o benim her şeyimdi. Yağmur'un geldiği gün işe gittim. İşten döndükten sonra Bahar'ın hala gelmediğini öğrendim. Okulu aradım ve bana o gün okula gelmediğini söylediler. Çocuklara sordum, en son ablası Yağmur ile gördüklerini söylediler. Ben biliyorum ki, ablası da kardeşini kendisine benzetecek ve onu kötü yola sürükleyecek. Kızımın okulu çok iyiydi, okumayı çok seviyordu. Ne yapacağımı hiç bilmiyorum. Allah rızası için gören duyan olursa bana haber versinler. Her yere başvurdum. Evde çaresiz oturmak beni kahrediyor. Ne yaptıysam Yağmur'u bataklıktan kurtaramadım, diğer kızımın da onun gibi olmasını istemiyorum. Kızım okumayı çok seviyordu. Bir gün bile okulunu aksatmıyordu, meslek sahibi olup kardeşlerinin hayatını kurtarmayı istiyordu. Bir saat bile eve geç gelmezdi. Bir ses versin, bizi düşünsün' dedi.
Evin küçük kızı Damla Gül, ablalarının neredelerse gelmelerini ve onları çok özlediğini söyledi.
Diyarbakırlı 35 yaşındaki Melek Özdemir, 13 yaşında evlendirildi. Hayatının en önemli kararı başkaları tarafından henüz çocukken alınan talihsiz kadın, tüm zorluklarına rağmen evliliğe alışmak zorunda kaldı. Henüz 16 yaşındayken ilk çocuğunu kucağına alan Melek Özdemir, anne hasreti çekerken anne olma duygusunu yaşadı. Çocuk denilecek yaşta, çocuk büyütmek zorunda kalan talihsiz anne, zorluklarla da olsa hayatını sürdürdü. Beşinci çocuğu doğduktan kısa bir süre sonra işlemediği bir suçtan dolayı 1 yıldan fazla cezaevinde kalan Melek Özdemir hamile girdiği hapishaneden 6. çocuğu kucağında çıktı. Hapisten çıktıktan sonra eşi tarafından da terk edilen talihsiz kadın için acılar bununla da bitmedi.
Psikolojik sorunlar yaşayan kızı evden kaçmaya başladı
Melek Özdemir'in 17 yaşındaki kızı Yağmur'un bünyesi yaşanan bunca zorluğa dayanamadı. Psikolojik sorunlar yaşayan Yağmur, sık sık evden kaçmaya başladı. Anne Melek Özdemir, her kaçışından sonra bulunup tekrar kendisine teslim edilen Yağmur'un uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrendikten sonra diğer çocukları için bir daha Yağmur'un peşine düşmedi. Kızının daha önce bir dönem kaldıkları Adana'ya gittiğini öğrenen Melek Özdemir, tüm acısını içine gömerek diğer çocuklarına kol kanat germeye başladı.
Çocukları için çocuğundan vazgeçti
Geçtiğimiz günlerde büyük kızı Yağmur'u kapıda gören acılı anne Özdemir, kızının yaptığı hatalardan pişman olduğu için döndüğünü düşündü. Kızını kucaklayarak tek odalı evlerine alan Özdemir, gözyaşları içinde öptüğü kızının, eşyalarını almak için eve geldiğini öğrenince tekrar yıkıldı. Çocukları için çocuğundan vazgeçen Özdemir evde bulunan 4 ve 6 yaşlarındaki iki çocuğuna sarılıp, Yağmur'un evdeki birkaç eşyasını alıp çıkmasını bekledi. Özdemir, kızı Yağmur'un evden ayrılması ile tekrar gözyaşlarına boğuldu.
Abla, kız kardeşini alarak kayıplara karıştı
Yağmur'un gitmesinin ardından Özdemir, okulda bulunan kızı Bahar'ın gelmesini dört gezle bekledi. Derslerinde başarılı olan Bahar, daha önce hiçbir zaman geç gelmediği evine Yağmur'un geldiği gün uğramadı. Bahar'dan haber alamayan anne Özdemir, kızının okulunu arayarak evladını sordu. Bahar'ın o gün okula hiç gitmediğini öğrenen anne Özdemir, hemen büyük kızı Yağmur'a ulaşmaya çalıştı. Anne Özdemir'in, Bahar'ın en son Yağmur ile göründüğünü öğrenmesinin ardından dünyası başına yıkıldı.
'Bir kızımı bataklıktan çıkaramadım, diğerinin de oraya sürüklenmesini istemiyorum'
Yaşadıkları ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Melek Özdemir, 6 çocuğu olduğunu ve ikisinin kayıp olduğunu söyledi. Özdemir, 'Büyük kızım psikolojisi bozuk olduğu için sık sık evden kaçmaya başladı. Bir dönem uyuşturucu kullandığını öğrendim. Uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrendikten sonra artık umudumu kestim diğer çocuklarım için. Çekmediğim çile kalmadı ve ümidimi kestim kızımdan. Benim ondan küçük Bahar isminde bir kızım vardı, çocuklarıma eve çok bağlıydı. Kardeşlerine hem annelik, hem babalık hem de ablalık yapıyordu, o benim her şeyimdi. Yağmur'un geldiği gün işe gittim. İşten döndükten sonra Bahar'ın hala gelmediğini öğrendim. Okulu aradım ve bana o gün okula gelmediğini söylediler. Çocuklara sordum, en son ablası Yağmur ile gördüklerini söylediler. Ben biliyorum ki, ablası da kardeşini kendisine benzetecek ve onu kötü yola sürükleyecek. Kızımın okulu çok iyiydi, okumayı çok seviyordu. Ne yapacağımı hiç bilmiyorum. Allah rızası için gören duyan olursa bana haber versinler. Her yere başvurdum. Evde çaresiz oturmak beni kahrediyor. Ne yaptıysam Yağmur'u bataklıktan kurtaramadım, diğer kızımın da onun gibi olmasını istemiyorum. Kızım okumayı çok seviyordu. Bir gün bile okulunu aksatmıyordu, meslek sahibi olup kardeşlerinin hayatını kurtarmayı istiyordu. Bir saat bile eve geç gelmezdi. Bir ses versin, bizi düşünsün' dedi.
Evin küçük kızı Damla Gül, ablalarının neredelerse gelmelerini ve onları çok özlediğini söyledi.