PRP destekli saç ekimi ile daha canlı saçlar
Saç Ekim Koordinatörü Engin Sönmez, PRP destekli saç ekimi ile daha canlı saçlara kavuşulduğunu belirtti.
Saç Ekim Koordinatörü Engin Sönmez, PRP destekli saç ekimi ile daha canlı saçlara kavuşulduğunu belirtti.
PRP'nin kişinin kendi kanından elde edilen platelet yönünden zenginleştirilmiş plazmanın, trombositlerin yine aynı kişiye saç köklerinin bulunduğu cildin orta tabakasına enjekte edilmesi işlemi olduğunu ifade eden Engin Sönmez, 'İlk seans arası 15 gün daha sonra ayda bir 5 seans tamamlanarak yapılması uygun görülür. Amaç saç dökülmesini önlemek ve cansız olan saç köklerinin kalınlaşmasını sağlamaktır. Saç mezoterapisi ile birlikte uygulandığında etkisi çok daha iyi olur. Saç nakli yapılacak bölgedeki kan akışını hızlandırmak ve alınan saç köklerinin bekleme süresinde daha iyi beslenmesini sağlamaktır. Merkezimizde prpli saç nakli uygulanmaktadır. Saç ekim sonrasında da seanslara düzenli olarak devam edilmekte ve saç çıkışları hızlandırılmaktadır' dedi.
İdame yani koruyucu tedavilerde amacın hücum tedavisi ile elde edilen olumlu etkinin korunması olduğunu kaydeden Sönmez, 'PRP tedavisindeki temel, organizmanın doğal yollarla sağladığı bu mekanizmayı provake etmek ve bu hücreleri yoğun olarak hasarlı bölgeye vererek olayı hızlandırmaktır. Doğal olarak Koruyucu Tedavinin tercih edilmesi için aktif saç dökülmesinin durmuş olması gerekir' ifadelerini kullandı.
Saç Ekim Koordinatörü Sönmez, uygulanan koruyucu tedavi adımlarını şöyle sıraladı:
'1. Adım: Ayda bir seans halinde uygulanır. Mevsim Geçiş Mezoterapisi olarak bilinir. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kışa girerken birer seans yapılmalıdır.
2. Adım: 3 ayda bir seans halinde yapılır. Risk grubu içinde yer almayan kişilere yapılır. Daha az tercih edilen bir adımdır.'
PRP ile saç dökülmesi tedavisinin saç dökülmesini durdurmada ve zayıflamış, cansızlaşmış saç köklerinin canlandırılmasında kullanılan bir yöntem olduğunu ifade eden Sönmez, ' Tedaviyi uygulanmanın amacı, zayıflamış, cansızlaşmış ve hatta tüy haline gelmeye başlayan saç telleriyle, ölmeye yüz tutan saç köklerini canlandırıp dirilterek saçların eski sağlığına kavuşmasına yardımcı olmaktadır. Kişinin kendi kanının özel bir işleme tabi tutularak, akyuvarların ve trombositlerin ayrılması sonucunda elde edilen plazma, saçsız veya seyrelmiş bölgeye enjekte edilir. Tedavi hastanın kendi kanı alındıktan sonra (10 cc, bir kaşık kadar), 10 dakika boyunca 3000 devir/dakika santrifüj (ayrıştırma) edilir. Santrifüj sonucu, kırmızı kan hücrelerinden ayrışan plazma kısmı, mezoterapi veya dolgu yöntemi ilesaçlı deri ve cilde uygulanır. PRP tedavisinde elde edilen bu plazma yoğun trombosit (pıhtı hücreleri) ve lökositler (beyaz kan hücreleri) içermektedir. Aktive olmuş trombositler ve lökositler, büyüme faktörleri salgılar. PRP Saç Tedavisi, büyüme faktörleri kök hücrelerin yenilenmesini ve çoğalmasını tetikler. Böylece dokuda ciddi bir yenilenme meydana gelmektedir. Ortalama 15 gün ara ile daha sonra ayda bir 30 dakika uygulanır ve genellikle 3-4 ay sürer. Sonrasında her yıl bir defa uygulanması yeterli olacaktır. Bu yöntemin en önemli avantajı, özel plazmanın hastanın kendi kanından elde edilmiş olması ve alerji riski taşımamasıdır' şeklinde konuştu.
PRP'nin kişinin kendi kanından elde edilen platelet yönünden zenginleştirilmiş plazmanın, trombositlerin yine aynı kişiye saç köklerinin bulunduğu cildin orta tabakasına enjekte edilmesi işlemi olduğunu ifade eden Engin Sönmez, 'İlk seans arası 15 gün daha sonra ayda bir 5 seans tamamlanarak yapılması uygun görülür. Amaç saç dökülmesini önlemek ve cansız olan saç köklerinin kalınlaşmasını sağlamaktır. Saç mezoterapisi ile birlikte uygulandığında etkisi çok daha iyi olur. Saç nakli yapılacak bölgedeki kan akışını hızlandırmak ve alınan saç köklerinin bekleme süresinde daha iyi beslenmesini sağlamaktır. Merkezimizde prpli saç nakli uygulanmaktadır. Saç ekim sonrasında da seanslara düzenli olarak devam edilmekte ve saç çıkışları hızlandırılmaktadır' dedi.
İdame yani koruyucu tedavilerde amacın hücum tedavisi ile elde edilen olumlu etkinin korunması olduğunu kaydeden Sönmez, 'PRP tedavisindeki temel, organizmanın doğal yollarla sağladığı bu mekanizmayı provake etmek ve bu hücreleri yoğun olarak hasarlı bölgeye vererek olayı hızlandırmaktır. Doğal olarak Koruyucu Tedavinin tercih edilmesi için aktif saç dökülmesinin durmuş olması gerekir' ifadelerini kullandı.
Saç Ekim Koordinatörü Sönmez, uygulanan koruyucu tedavi adımlarını şöyle sıraladı:
'1. Adım: Ayda bir seans halinde uygulanır. Mevsim Geçiş Mezoterapisi olarak bilinir. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kışa girerken birer seans yapılmalıdır.
2. Adım: 3 ayda bir seans halinde yapılır. Risk grubu içinde yer almayan kişilere yapılır. Daha az tercih edilen bir adımdır.'
PRP ile saç dökülmesi tedavisinin saç dökülmesini durdurmada ve zayıflamış, cansızlaşmış saç köklerinin canlandırılmasında kullanılan bir yöntem olduğunu ifade eden Sönmez, ' Tedaviyi uygulanmanın amacı, zayıflamış, cansızlaşmış ve hatta tüy haline gelmeye başlayan saç telleriyle, ölmeye yüz tutan saç köklerini canlandırıp dirilterek saçların eski sağlığına kavuşmasına yardımcı olmaktadır. Kişinin kendi kanının özel bir işleme tabi tutularak, akyuvarların ve trombositlerin ayrılması sonucunda elde edilen plazma, saçsız veya seyrelmiş bölgeye enjekte edilir. Tedavi hastanın kendi kanı alındıktan sonra (10 cc, bir kaşık kadar), 10 dakika boyunca 3000 devir/dakika santrifüj (ayrıştırma) edilir. Santrifüj sonucu, kırmızı kan hücrelerinden ayrışan plazma kısmı, mezoterapi veya dolgu yöntemi ilesaçlı deri ve cilde uygulanır. PRP tedavisinde elde edilen bu plazma yoğun trombosit (pıhtı hücreleri) ve lökositler (beyaz kan hücreleri) içermektedir. Aktive olmuş trombositler ve lökositler, büyüme faktörleri salgılar. PRP Saç Tedavisi, büyüme faktörleri kök hücrelerin yenilenmesini ve çoğalmasını tetikler. Böylece dokuda ciddi bir yenilenme meydana gelmektedir. Ortalama 15 gün ara ile daha sonra ayda bir 30 dakika uygulanır ve genellikle 3-4 ay sürer. Sonrasında her yıl bir defa uygulanması yeterli olacaktır. Bu yöntemin en önemli avantajı, özel plazmanın hastanın kendi kanından elde edilmiş olması ve alerji riski taşımamasıdır' şeklinde konuştu.