Rektör Çomaklı, Ürdün'de Gerçekleştirilen ESRUC 7. Olağan Toplantısına Katıldı
Atatürk Üniversitesi öncülüğünde 2010 yılında başlatılan, Avrasya İpekyolu Üniversiteler Konsorsiyumu (ESRUC) 7. Olağan Toplantısı Ürdün'ün başkenti Amman'da başladı.
Atatürk Üniversitesi öncülüğünde 2010 yılında başlatılan, Avrasya İpekyolu Üniversiteler Konsorsiyumu (ESRUC) 7. Olağan Toplantısı Ürdün'ün başkenti Amman'da başladı.
Amman Prenses Sümeyye Üniversitesinde düzenlenen toplantıya Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı beraberindeki heyetle birlikte katıldı.
Atatürk Üniversitesinde kurulan ve 30 ülke ve üniversiteyle başlayıp kısa sürede 200 ülke ve üniversiteye ulaşan bilim, teknoloji, sosyal faaliyetler ve kültürel ilişkilerin gelişmesine öncü olunması hedeflenen ESRUC toplantılarının bu yıl 7.'si düzenlendi.
Bilimsel iş birliğini yaygınlaştırmak için üye ülkeler arasında burs dhil, öğrenci, öğretim üyesi değişimi, teknik ve akademik imknların paylaşımı hususunda protokollerin imzalanacağı ESRUC, ülkelerin kültürel anlamda birbirlerini tanımaları açısından da büyük önem taşıyor.
Aralarında Türkiye Cumhuriyeti Amman Büyük Elçisi Murat Karagöz ile Ürdun Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanı Dr. Adel Tweisi'nin de olduğu ve Türkiye, Ürdün, Afganistan, Pakistan, Çin, Hindistan, Malezya ve İtalya gibi birçok ülkeden yaklaşık 50 Üniversite Rektörü ve çok sayıda akademisyenin katıldığı açılış toplantısında Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı da bir konuşma yaptı.
Konuşmasında yükseköğretimin uluslararası anlamdaki öneminden bahseden Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesinin eğitim faaliyetleri ve gelişimi hakkında bilgi verdi.
Dünyada önümüzdeki yarım yüzyıla ilişkin demografik öngörülerin, dünya nüfusunun artışına ve ortalama yaşam süresinin yükselişine işaret ettiğini belirten Rektör Çomaklı, bu demografik projeksiyonun doğal olarak yükseköğretime olan talebi de artıracağını söyledi.
Yükseköğretim alanının önümüzdeki süreçte büyük bir fırsat penceresi ve potansiyeli olarak karşımıza çıkacağına değinen Çomaklı, içinde bulunduğumuz yüzyılın önemli küresel mücadele alanlarından birisinin de nitelikli insan gücü var edebilme ve global ölçekte bu nitelikteki insan kaynağını çekebilme potansiyelinin olacağını ifade etti.
Erzurum'da Bir Dünya Üniversitesi Olma Vizyonunu Benimsiyoruz
Siyasi ve ticari baskıların arttığı, safların gün be gün yeniden belirlendiği ve değiştiği, güçlünün tahakkümünün arttığı, hürriyetlerin kısıtlandığı, insanların topraklarından edilerek aç ve susuz ölüme terk edildiği bir dünyada olduğumuzu söyleyen Rektör Çomaklı: 'Yaşatılan bütün bu zulümlerin bir an evvel sonlandırılması için, adalete, diyaloga, barış ve sevgiye, insan olma eşitliğine, işbirliğine, insan hakları ve hürriyetlerine ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu ve bunun da ancak bilgiye sahip olmakla sağlanabileceğini anlamaktayız.
Erzurum'da bir dünya üniversitesi olma vizyonunu benimseyen Atatürk Üniversitesi uluslararasılaşma stratejisi, bölgesel ve ülkesel çeşitliliğe önem vermektedir. Üniversitemiz, bu stratejiyi geliştirmek, uluslararası alanda görünürlüğünü artırmak, yeni iş birlikleri sağlamak amacı ile Avrupa'da ve çeşitli İslm ülkelerinde birçok fuara katılmaktadır.
Her Yıl Birçok Üniversite Yetkilisini, Yeni İş Birlikleri Çerçevesinde Üniversitemize Davet Ediyoruz
Üniversitemizde öğrenim gören uluslararası öğrenci sayısı yaklaşık olarak 2500 civarındadır. Bu öğrencilerin büyük bir kısmı yakın coğrafyalarda tarihî ve kültürel bağlarımız olan ülkelerden gelmektedir. Tam-zamanlı öğrenci temin etmek amacıyla yürütülen uluslararası tanıtım çalışmaları kapsamında, Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, İran, Irak, gibi komşu ülkelerdeki çeşitli öğrenci ve paydaş fuarlarına katılım sağlanmaktadır. Buna ilaveten, Erasmus Programı kapsamında veya dışında, yurt dışındaki üniversitelerden gelen çok sayıda ziyaretçi ve akademik/idari heyet Üniversitemizde ağırlanmakta, her sene birçok üniversite yetkilisi, yeni iş birlikleri çerçevesinde Üniversitemize davet edilmektedir.
Ülkelerimiz arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin yükseköğretim alanında da kardeş halkların yararı yönünde geliştirilmesi imkanlarını ele almalı, fırsatlar oluşturmalı, değerlendirmeliyiz. Yükseköğretim alanı tüm dünyada oldukça dinamik bir yapıya sahiptir. Ülkeler bir taraftan artan talebi karşılamak üzere yükseköğretim sistemlerini genişletirken diğer taraftan da kendi yükseköğretim sistemlerini uluslararası alana taşımaktadırlar.
Kurulacak Güçlü Bağlar, Ülkelerimizin Bilim Hayatlarının İstikllini Sağlayacaktır
Türkiye'de de yükseköğretim alanında son yıllarda hem önemli bir büyüme hem de uluslararası parametrelerdeki hızlı değişmelere eşlik edecek şekilde önemli dönüşümler yaşanmaktadır. Üniversitemiz de bu bağlamda bir dönüşüm sürecine girmiştir. Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı M. A. Yekta Saraç'ın başlattığı Yeni YÖK anlayışı, üniversitelerin bulundukları bölgeye daha çok katkı vermesini sağlıyor. Yeni YÖK, paydaşlarla iş birliği ve sinerji oluşturmayı hedefliyor. Bu yeni sistemin öngördüğü konulardan biri de, üniversitelerin sahip oldukları potansiyel ve kapasiteyi bölgenin ihtiyaçlarına uyarlayarak, belirli alanlarda ihtisaslaşmaları ve uzmanlaşmalarıdır.
YÖK'ün Cumhurbaşkanımızın direktifleriyle önüne hedef olarak koyduğu, Bologna sürecinden kopmadan ülkeler arasında yeni bir yükseköğretim alanının oluşturulması kapsamında iş birliklerinin kurumsal anlamda başlaması zorunludur. Yükseköğretim sistemi ortak mezun yeterlilik ve kalite güvencesi süreçleri, yeterliliklerin tanınması, ortak kredi sistemi ile hareketlilik ve değişim sistemleri, her düzeyde ortak diploma programlarının oluşturulması güçlü bir network oluşturulması ve araştırma alanı kurulmasını biz de önemsiyoruz.
Kurulacak bu güçlü bağların oluşturacağı ağ, küresel yükseköğretim sisteminde Ülkelerimizin bilim hayatlarının istikllini de sağlayacaktır. Avrupa yükseköğretim alanının bir parçası olarak İslm ülkelerinde ortak bir yükseköğretim sisteminin oluşmasını sağlamak ülkemiz için olduğu gibi Üniversitemiz için de oldukça önemlidir. Bu toplantımızın özgün çözümler geliştirme olgunluğuna sahip bir toplantı olması, Ülkelerimizin her bakımdan ilerlemesine vesile olması, daha vizyoner ve daha somut ulaşılabilir hedeflerle gerçekleştireceğimiz toplantılara bir adım oluşturması temennilerimle saygılarımı sunuyorum.' sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Programın ardından Türkiye Cumhuriyeti Amman Büyük Elçisi Murat Karagöz, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı onuruna resepsiyon verdi. Resepsiyona; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş ile Türkiye'den ve yurtdışından gelen üniversite rektörleri ile Amman Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) yöneticileri gibi üst düzey yetkililer katıldı.
Amman Prenses Sümeyye Üniversitesinde düzenlenen toplantıya Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı beraberindeki heyetle birlikte katıldı.
Atatürk Üniversitesinde kurulan ve 30 ülke ve üniversiteyle başlayıp kısa sürede 200 ülke ve üniversiteye ulaşan bilim, teknoloji, sosyal faaliyetler ve kültürel ilişkilerin gelişmesine öncü olunması hedeflenen ESRUC toplantılarının bu yıl 7.'si düzenlendi.
Bilimsel iş birliğini yaygınlaştırmak için üye ülkeler arasında burs dhil, öğrenci, öğretim üyesi değişimi, teknik ve akademik imknların paylaşımı hususunda protokollerin imzalanacağı ESRUC, ülkelerin kültürel anlamda birbirlerini tanımaları açısından da büyük önem taşıyor.
Aralarında Türkiye Cumhuriyeti Amman Büyük Elçisi Murat Karagöz ile Ürdun Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanı Dr. Adel Tweisi'nin de olduğu ve Türkiye, Ürdün, Afganistan, Pakistan, Çin, Hindistan, Malezya ve İtalya gibi birçok ülkeden yaklaşık 50 Üniversite Rektörü ve çok sayıda akademisyenin katıldığı açılış toplantısında Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı da bir konuşma yaptı.
Konuşmasında yükseköğretimin uluslararası anlamdaki öneminden bahseden Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesinin eğitim faaliyetleri ve gelişimi hakkında bilgi verdi.
Dünyada önümüzdeki yarım yüzyıla ilişkin demografik öngörülerin, dünya nüfusunun artışına ve ortalama yaşam süresinin yükselişine işaret ettiğini belirten Rektör Çomaklı, bu demografik projeksiyonun doğal olarak yükseköğretime olan talebi de artıracağını söyledi.
Yükseköğretim alanının önümüzdeki süreçte büyük bir fırsat penceresi ve potansiyeli olarak karşımıza çıkacağına değinen Çomaklı, içinde bulunduğumuz yüzyılın önemli küresel mücadele alanlarından birisinin de nitelikli insan gücü var edebilme ve global ölçekte bu nitelikteki insan kaynağını çekebilme potansiyelinin olacağını ifade etti.
Erzurum'da Bir Dünya Üniversitesi Olma Vizyonunu Benimsiyoruz
Siyasi ve ticari baskıların arttığı, safların gün be gün yeniden belirlendiği ve değiştiği, güçlünün tahakkümünün arttığı, hürriyetlerin kısıtlandığı, insanların topraklarından edilerek aç ve susuz ölüme terk edildiği bir dünyada olduğumuzu söyleyen Rektör Çomaklı: 'Yaşatılan bütün bu zulümlerin bir an evvel sonlandırılması için, adalete, diyaloga, barış ve sevgiye, insan olma eşitliğine, işbirliğine, insan hakları ve hürriyetlerine ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu ve bunun da ancak bilgiye sahip olmakla sağlanabileceğini anlamaktayız.
Erzurum'da bir dünya üniversitesi olma vizyonunu benimseyen Atatürk Üniversitesi uluslararasılaşma stratejisi, bölgesel ve ülkesel çeşitliliğe önem vermektedir. Üniversitemiz, bu stratejiyi geliştirmek, uluslararası alanda görünürlüğünü artırmak, yeni iş birlikleri sağlamak amacı ile Avrupa'da ve çeşitli İslm ülkelerinde birçok fuara katılmaktadır.
Her Yıl Birçok Üniversite Yetkilisini, Yeni İş Birlikleri Çerçevesinde Üniversitemize Davet Ediyoruz
Üniversitemizde öğrenim gören uluslararası öğrenci sayısı yaklaşık olarak 2500 civarındadır. Bu öğrencilerin büyük bir kısmı yakın coğrafyalarda tarihî ve kültürel bağlarımız olan ülkelerden gelmektedir. Tam-zamanlı öğrenci temin etmek amacıyla yürütülen uluslararası tanıtım çalışmaları kapsamında, Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, İran, Irak, gibi komşu ülkelerdeki çeşitli öğrenci ve paydaş fuarlarına katılım sağlanmaktadır. Buna ilaveten, Erasmus Programı kapsamında veya dışında, yurt dışındaki üniversitelerden gelen çok sayıda ziyaretçi ve akademik/idari heyet Üniversitemizde ağırlanmakta, her sene birçok üniversite yetkilisi, yeni iş birlikleri çerçevesinde Üniversitemize davet edilmektedir.
Ülkelerimiz arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin yükseköğretim alanında da kardeş halkların yararı yönünde geliştirilmesi imkanlarını ele almalı, fırsatlar oluşturmalı, değerlendirmeliyiz. Yükseköğretim alanı tüm dünyada oldukça dinamik bir yapıya sahiptir. Ülkeler bir taraftan artan talebi karşılamak üzere yükseköğretim sistemlerini genişletirken diğer taraftan da kendi yükseköğretim sistemlerini uluslararası alana taşımaktadırlar.
Kurulacak Güçlü Bağlar, Ülkelerimizin Bilim Hayatlarının İstikllini Sağlayacaktır
Türkiye'de de yükseköğretim alanında son yıllarda hem önemli bir büyüme hem de uluslararası parametrelerdeki hızlı değişmelere eşlik edecek şekilde önemli dönüşümler yaşanmaktadır. Üniversitemiz de bu bağlamda bir dönüşüm sürecine girmiştir. Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı M. A. Yekta Saraç'ın başlattığı Yeni YÖK anlayışı, üniversitelerin bulundukları bölgeye daha çok katkı vermesini sağlıyor. Yeni YÖK, paydaşlarla iş birliği ve sinerji oluşturmayı hedefliyor. Bu yeni sistemin öngördüğü konulardan biri de, üniversitelerin sahip oldukları potansiyel ve kapasiteyi bölgenin ihtiyaçlarına uyarlayarak, belirli alanlarda ihtisaslaşmaları ve uzmanlaşmalarıdır.
YÖK'ün Cumhurbaşkanımızın direktifleriyle önüne hedef olarak koyduğu, Bologna sürecinden kopmadan ülkeler arasında yeni bir yükseköğretim alanının oluşturulması kapsamında iş birliklerinin kurumsal anlamda başlaması zorunludur. Yükseköğretim sistemi ortak mezun yeterlilik ve kalite güvencesi süreçleri, yeterliliklerin tanınması, ortak kredi sistemi ile hareketlilik ve değişim sistemleri, her düzeyde ortak diploma programlarının oluşturulması güçlü bir network oluşturulması ve araştırma alanı kurulmasını biz de önemsiyoruz.
Kurulacak bu güçlü bağların oluşturacağı ağ, küresel yükseköğretim sisteminde Ülkelerimizin bilim hayatlarının istikllini de sağlayacaktır. Avrupa yükseköğretim alanının bir parçası olarak İslm ülkelerinde ortak bir yükseköğretim sisteminin oluşmasını sağlamak ülkemiz için olduğu gibi Üniversitemiz için de oldukça önemlidir. Bu toplantımızın özgün çözümler geliştirme olgunluğuna sahip bir toplantı olması, Ülkelerimizin her bakımdan ilerlemesine vesile olması, daha vizyoner ve daha somut ulaşılabilir hedeflerle gerçekleştireceğimiz toplantılara bir adım oluşturması temennilerimle saygılarımı sunuyorum.' sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Programın ardından Türkiye Cumhuriyeti Amman Büyük Elçisi Murat Karagöz, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı onuruna resepsiyon verdi. Resepsiyona; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş ile Türkiye'den ve yurtdışından gelen üniversite rektörleri ile Amman Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) yöneticileri gibi üst düzey yetkililer katıldı.