'Sokak lambası gibi olma, kime yandığın belli olsun'
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.
Kazakistan'da yaşanan protesto olaylarını değerlendiren Genel Başkan Bahçeli, “Kazakistan'ın tek merkezden kurgulanmış terörist saldırılar neticesinde çözülmesi, hitamında çöküş aşamasına kadar zayıflayarak güç blokları arasında sıkışıp taviz üstüne taviz vermesi hedeflenmiştir. Bu aslında bildik ve tanıdık kanlı bir şablondur. Sistematik olarak birçok ülkede uygulanmış, son kurban olarak da Kazakistan seçilmiştir” diye konuştu.
Türkmensiz bir Irak'ın yaralı olacağını dile getiren Bahçeli, “Hepsinden önemlisi Türksüz bir dünya mefluç bir dünyadır. Türkmenler asli kurucu unsur olmalarına rağmen, bununla mütenasip, bununla müzahir sosyal, siyasi, ekonomik ve diğer haklardan ileri düzeyde mahrumdur. Bu durum çelişkilidir, adaletsizdir, eşitsizliğin kör düğümüdür. Türk'ün Şii'si olmaz, Türk'ün Sünni'si olmaz; Türk, Türk'tür; Türkmen, Türkmen'dir, başka bir tasnif ve tanıma asla ihtiyaç olamaz, olmamalıdır. Etrafımız bu kadar kuşatılmışken, tehlikeler bu kadar yakınlaşmışken, Türk düşmanlığı kıtaları dolaşırken, bir de mezhep çetelesi mi tutacağız? Birbirimize mezhep siperinden mi bakacağız” açıklamasında bulundu.
Bir binadan atlayarak intihar eden üniversite öğrencisi Enes Kara hakkında açıklamalarda bulunan Genel Başkan Bahçeli, “Bizim burada üzerinde durmak istediğimiz asıl mevzu söz konusu intihar olayının özellikle menfur bir siyasi hesaplaşmaya konu edilerek, muhafazakâr ve mütedeyyin insanlarımıza karşı husumetle perçinlenmiş intikam aracına dönüştürülmesidir. Bu doğru değildir, insani değildir, vicdani hiç değildir. Yüreğimizin sızladığı bir intihar olayı üzerinden fırsatçılık yaparak inancımızı tahrip etmeye kadar dillerini uzatanlar bir defa samimiyet iflası yaşayan ilkesizlerdir” ifadelerini kullandı.
Enes Kara intiharının kolektif bir saldırı vasıtası haline geldiğine dikkati çeken Bahçeli, “Kimin inanıp inanmadığı, kimin nereye gönül verip vermediği bizim ilgi ve merak sahamız içinde değildir. Herkesin, yasalar kapsamında ve maşeri vicdan sınırları içinde hür ve müstakil hareket etmeye, inanç hürriyetini sonuna kadar yaşamaya hakkı vardır. Tarikat ve cemaatler, devletle rekabete meyletmedikten, devleti ele geçirme hatasına düşmedikten sonra, sosyolojik bir realite olarak hayatın olağan akışı içinde var olmaya devam edeceklerdir. Bizim derdimiz ve sorun ettiğimiz konu tarikat ve cemaatlerden ziyade yüce dinimize yönelik suçlamalardaki sinsiliktir” şeklinde konuştu.
MHP Lideri Bahçeli, bölücü ve yıkıcı odakların yurt sorunu üzerinden istismar kampanyası yürüttüklerini söyleyerek, “Merhum Enes Kara'nın böyle bir sorununun olmadığı, devlet yurdunda kalmak için herhangi bir müracaatının da bulunmadığı yapılan açıklamalarla sabittir. Geride kalan bir hafta boyunca asıl nedeni karanlıkta kalan bir intihar olayı üzerinden inançlarımıza saldıranlar, sanki ilk kez bir intihar yaşanmış gibi manevi değerlerimizi karalama yarışına girenler art niyetlidir, marazi maksatlarıyla yakalarını ele vermişlerdir” değerlendirmesinde bulundu.
Şarkıcı Sezen Aksu'yu şarkısındaki sözleri üzerinden eleştiren Genel Başkan Bahçeli, “Mesela yazdığı ucube bir şarkının sözleri arasında, Hz. Adem ile Hz.Havva'ya cahil diyen sorumsuz ve şuursuz bir sanatçının alamet olarak bindiği sefalet ve rezalet hali dünyevi kıyameti olan cehalet çukurunun açık seçik bir numunesidir. Bu sanatçıya diyorum ki, serçeysen serçeliğini bil, sakın kuzgunluğa heves etme. Bu tiplerin kafaları arızalı, kalpleri taşlı ve dikenlidir” dedi.
CHP'li Milletvekili Yıldırım Kaya'nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun peygamber soyundan geldiğini iddia etmesi hakkında da değerlendirmelerde bulunan MHP Lideri Bahçeli şunları söyledi:
“Bu sözler siyasi cehalet olmasının yanında sakat bir kifayetsizlik, skandal bir küstahlıktır. Şayet Kılıçdaroğlu, Efendimizin soyundan geliyorsa, onun ahlakıyla ahlaklanması, imrenilecek hayatını örnek alması, ihlasıyla bezenmesi, imanıyla bütünleşmesi beklenen ve olması gereken bir insanlık halidir. Ancak böylesi bir mütekâmil ve hayranlık uyandıracak manevi yüksekliğin kırıntısı dahi kendisinde yoktur. Bilindiği gibi, çelişkide bocalayanlar yanlışı savunacak her gerekçeyi bulma hususunda marifetlidirler. Siyasi ikbal ve ihtiraslarının ambargosu altında ezilip büzülen, Türkiye karşıtlarının uydusu haline gelen, milli ve manevi değerlerimizin tahribine hizmet eden siyasi bir anlayışın Efendimizin soyundan geldiğini iddia etmek münafıkça bir uydurmadır.”
Ayrıca CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun ‘kapak olsun' sözlerine yanıt veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Biz şişe veya tencere değiliz ki kapak bizi bulsun, kapak bizimle buluşsun. Sen kendine bak, aynanın karşısına geçip aldığın ve başına geçirdiğin gazoz kapaklarını teker teker saymalısın. Sana yakışan ve yakışacak olan da aynısıyla bu olacaktır. Sayın Kılıçdaroğlu, sokak lambası gibi olma ki, kime yandığın, kime ışık saldığın belli olsun. Doğrusunu isterseniz, bu yılki piyangonun Kılıçdaroğlu'na çıkmadığına, talih kuşunun başına konmadığına çok şaşırdım, halbuki bütün numaralar ondaydı, bütün oyunlar onunlaydı” açıklamalarında bulundu.