'Şura kararlarının takipçisi olacağız'
20'nci Milli Eğitim Şurası'nın kapanış töreninde konuşan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, önemli açıklamalarda bulundu.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) düzenlenen ve ana teması "Eğitimde Fırsat Eşitliği" olan 20'nci Milli Eğitim Şurası 1 Aralık'ta başladı ve 3 gün sürdü. Şura kapsamında "Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği", "Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi" ve "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi" başlıklarında özel ihtisas komisyonları kuruldu. Şura, Bakan Mahut Özer'in konuşmasından sonra Divan Toplantısı ile alınan ve 128 maddeden oluşan kararların oylanmasıyla son buldu. Maddelerin oylanması öncesinde Şura'nın kapanış konuşmalarını gerçekleştiren Bakan Özer, “Milli Eğitim Bakanlığı olarak bizim görevimiz çok güçlü olacak. Çünkü arkasında sadece buradaki 3 günlük süreç değil, hem internet üzerinden hem de 26 bölgedeki temsilcisi ile bütün paydaşların görüşlerini bir şekilde bu kararların içerisine ekleme imkanı olacak. Alınan kararların uygulanma aşamasında da Şura üyelerimiz bu kararların gerçekleştirildiğini görmekten ve ulusal bir meşruiyet alanı içerisinde Şura kararlarının büyük oranda uygulanmaya geçtiğini görmekten de büyük bir kıvanç duyacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
"BU ŞURA KARARLARININ MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI OLARAK TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"
20'nci Milli Eğitim Şurası'nda alınacak kararların uygulanma sürecinde de yakından takip edileceğinin altını çizen Bakan Özer, “Bu Şura kararlarının Milli Eğitim Bakanlığı olarak takipçisi olacağız. 3 ay içerisinde bir rapor yayımlayarak, alınan kararların uygulanma haritasını hem Şura üyeleri hem de tüm kamuoyu ile paylaşacağız. Bugün 3 Aralık 2021, 3 ay sonra yani 3 Mart 2022 tarihinde burada Şura'da alınan kararların uygulanma derecesini tüm paydaşlarımız ile birlikte takip edeceğiz. Hakikaten büyük bir keyifle sizlerden gelen önerilerin ne derecede sahada gerçekleştiğini sizler de görmüş olacaksınız. Dolaysıyla burada yaklaşık 2 aylık süreç içerisinde görüşler evrile evrile ve en son değerli Şura üyelerinin katkılarıyla son haline gelen kararların sahada ne kadar önemli iyileşmelere yol açtığını da hep birlikte görmüş olacağız. Ben tekrar Şura üyelerine bu sürece katkılarından dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.
"HER TÜRLÜ GÖRÜŞE AÇIĞIZ, DEMOKRATİK HER TÜRLÜ FARKLI GÖRÜŞÜN DİLE GETİRİLEBİLİR VE KONUŞULABİLİR OLMASINDAN BÜYÜK BİR KIVANÇ DUYUYORUZ"
Üç gün süren Milli Eğitim Şurası'nın, ülkenin farklı noktalarından eğitim temsilcilerini bir araya getiren çok demokratik bir ortamda gerçekleştiğini vurgulayan Bakan Özer, “Her türlü görüşe açığız, demokratik her türlü farklı görüşün dile getirilebilir ve konuşulabilir olmasından büyük bir kıvanç duyuyoruz. Başlangıçtaki hedefimiz bu yaklaşımın bu 3 gün içerisinde gerçekleştiğini görmekten de mutluluk duyuyorum. Çünkü bir tane Milli Eğitim sistemimiz var ve bu eğitim sisteminin çok daha kaliteli olması sadece Milli Eğitim Bakanlığı olarak bizim değil, hepimizin görevidir. Onun için hakikaten eğitim bir mutabakat meselesi ve farklı görüşlerin tartışılabilir olması, eğitimde ülkenin çok farklı paydaşlarının bir araya gelebiliyor olması ülkemizde demokrasinin geleceği açısından son derece umut verici. Onun için demokratik bir süreç içerisinde bu Şura'nın nihayetlendiriliyor olmasına verdiğiniz katkı için de hepinize ayrıca teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'NİN EĞİTİM İLE İLGİLİ GÖRÜŞÜ OLAN, YAZAN, KAFA YORAN TÜM PAYDAŞLARININ GÖRÜŞLERİNİ ALARAK YENİ YOL HARİTASINI ÇİZEBİLMEKTEN BÜYÜK MUTLULUK DUYUYORUZ"
Toplantı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Özer, Şura'da alınan kararlarda tüm Türkiye'den ortak paydaşların birleştiğine dikkat çekerek, “Şurada alınan kararları Milli Eğitim Bakanlığı olarak emanet olarak aldık. İnşallah uygulamaya geçirmek için de her türlü çabayı sarf edeceğiz. Şuranın açılışında da deklare ettiğim gibi alınan kararların gerçekleştirilme oranını her 3 ayda bir hem değerli Şura üyeleri hem de tüm kamuoyu ile paylaşacağız. Çok geniş katılımlı bir Şura gerçekleştirmiş olmaktan da büyük bir mutluluk duyuyoruz. İnşallah ‘Eğitimde Fırsat Eşitliği' başlığı altında; temel eğitimde fırsat eşitliği, okullar arası imkan farklılıklarının azaltılması ve mesleki eğitimin güçlendirilmesi ile öğretmenlerin mesleki gelişiminin desteklenmesi konusunda; tüm Türkiye'nin eğitim ile ilgili görüşü olan, yazan, kafa yoran tüm paydaşlarının görüşlerini alarak yeni yol haritasını çizebilmekten büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.