Tek isteği çocuklarına sarılabilmek
Diyarbakır'da inşaatta çalışırken yüksek gerilim hattına kapılması sonucu iki kol ve iki bacağını kaybeden 5 çocuk babası Mehmet Zeki Aslan, çocuklarına sarılabilmek için kol nakli olmayı istiyor.
Diyarbakır'ın merkez Yenişehir ilçesi Cumhuriyet Mahallesi'nde derme çatma bir evde 5 çocuğu ve eşiyle birlikte ikamet eden Mehmet Zeki Aslan, 2015 Nisan'da çalıştığı inşaatta yüksek gerilim hattına kapıldı. Kol ve bacakları yanan Aslan, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındı. Burada 2 bacağı kesilen Aslan, daha sonra Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesine sevk edildi. Burada da 3 ay tedavi gören Aslan'ın iki kolu da kesildi. Kol ve bacakları olmadan yaşam mücadelesi veren Aslan, sadece çocuklarına sarılabilmek için kendisine tek kol da olsa nakil yapılmasını istedi.
“ÇOCUĞUM OKULU BIRAKTI”
Talihsiz olayı gözyaşları içerisinde anlatan Aslan, “Sürekli inşaatlarda çalışıyordum çocuklarımın rızkını kazanmak için. Sırf kimseye muhtaç olmamak için. 2015 yılında bu kaza başıma geldi. Nasıl olduğunu anlamadım. Gözlerimi açtığımda damda yerde yatıyordum. Ellerim yanmıştı bacaklarım hareket etmiyordu. Yalnız konuşabiliyorum, görebiliyorum. Yine de şükrediyorum, her zaman şükrediyorum. Büyüklerimizden yardım bekliyorum. Kol nakli için biri bağış yaparsa çok sevinirim, en azından biraz sıkıntım gider. Eşim ve çocuklarım bana bakıyor. Bazen gece vücudum kaşınıyor, çocuklarımı kaldırıyorum bu da sıkıntılı oluyor. Bazen eşim evde olmuyor, erkek çocuklar evde olmuyor kız olan en büyük çocuğumla lavaboya gidiyorum. Kızım bana ‘baba senin abdestini alayım' deyince dünyam bitiyor. En büyük erkek çocuğum okulu bıraktı çevresi ve maddi sıkıntılar yüzünden. Hep sokaklarda geziyor” dedi.
“BAŞVURU YAPTIM YARDIM BEKLİYORUM”
Kol nakli için Akdeniz Üniversitesine başvuru yaptığını belirten baba Aslan, “Bir hayırsever bağış yaparsa ayaklarımı her türlü idare ederim de ellerim için en azından bir su içerim. Biri bana biyonik el ayak yaparsa yine sıkıntım gider. En azından yemeğimi yiyebilirim, suyumu içebilirim. Sol ayağım enfeksiyondan kesildi, kurtarılabilirdi. Olay günü ayağımda olan çizmeler yandığı için enfeksiyondan kesildi. Böyle bir şey kimsenin başına gelmesin yine de Allah'ın takdiri” diye konuştu.
“BABAMIN ELİ OLSAYDI BENİ SARARDI”
Okuldan sonra vaktinin büyük bölümünü babasıyla geçirdiğini ifade eden 13 yaşındaki Furkan Aslan, “Okuldan geliyorum annem onu giydirmiş. Onu alıp kahveye götürüyorum. Akşam saat 18.30-19.00'da getiriyorum. Sonra su istiyor getiriyorum, lavabo malzemesi getiriyorum, geceleri beli kaşındığı zaman bizi kaldırıyor yardım ediyoruz. Babamın eli olsaydı beni öperdi, severdi, beni sarardı” ifadelerini kullandı.
“BÜYÜK OĞLUM EVE GELMİYOR”
Yaşadıkları olaydan sonra kötü bir süreç yaşadıklarını söyleyen anne Saniye Aslan ise travmanın etkisiyle en büyük çocuklarının okulu bıraktığını ve eve gelmediğini kaydetti. Anne Aslan, şunları söyledi:
“Kötü şeyler yaşadık. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. Önceden iyiydiler. Bir süre hastanede kaldık, döndüğümüzden beri büyük oğlan eve gelmiyor. Daha önceden okuyordu babası öyle olunca bıraktı okulu. Anlamıyor, babasının yanında utanıyor. Biz de üzülüyoruz. Çocuklar sokakta oynuyor. Herkesin çocuklarının babaları geldiğinde önlerine gidiyor. Benim çocuklarım ise üzülüyorlar.”