Arı Ürünleri Üretimindeki Kriterler ve Bal Dışındaki Arı Ürünlerinin Önemi Sempozyumu

Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA)’nın Anahtar Çözümler programı kapsamında Erzincan’da “Arı Ürünleri Üretimindeki Kriterler ve Bal Dışındaki Arı Ürünlerinin Önemi” konulu sempozyum düzenlendi.

Erzincan Valiliği, Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Erzincan Arı Yetiştiricileri Birliği ve KUDAKA işbirliğinde gerçekleştirilen sempozyuma; Erzincan Valisi Ali Arslantaş, Belediye Başkan Yardımcısı Karabey Atıcı, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Demirdöğen, Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Murat Şahin, Türkiye Arı Yetiştiricileri Genel Başkanı Ziya Şahin, kamu, STK, özel sektör temsilcileri ve arı yetiştiricileri katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Murat Şahin, dünya genelinde Türkiye’nin 7 Milyon kovan varlığı ve yıllık 103 bin ton bal üretimi ile Çin’den sonra ikinci sırada olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu seviyeyi yakalamış olmasında ciddi bir emeğin olduğunu kaydetti.

Türk arıcısının gıda kodeksinin belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Türkiye Arı Yetiştiricileri Genel Başkanı Ziya Şahin, bu kapsamda Türk çam balının kimliğini ve projeleri içerisinde yer alan kestane, geven, ayçiçeği, narenciye ve pamuk ballarının kimlikleri üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde çıkan sonuçlara göre bu balların Türk gıda koleksine girmesini sağlayacaklarını kaydetti.

Başkan Şahin, arı ürünlerinin bir veya birden fazla hastalığın önlenmesi ya da iyileştirilmesi amacıyla kullanılan Apiterapi’nin işletme maliyetlerinin düşürülebilmesi için arıcıların kurtuluş noktası olduğunu vurgulayarak, Apiterapi ürünlerinin üretilmesi gerektiğine değindi.

Ardından konuşan Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Demirdöğen, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı olarak arıcılık alanında her türlü imalat faaliyetini destekleyeceklerini kaydederek, Ajans olarak bölgenin potansiyellerini ortaya çıkarıp bu potansiyelleri değerlendirebilmek için çalışmalar yaptıklarını ve bu amaçla Erzincan’ın Kemah ve Tercan ilçelerinde arıcılık ile ilgili eğitimler verdiklerini belirtti.

Erzincan Belediye Başkan Yardımcısı Karabey Atıcı ise Erzincan’da bulunan mera alanlarındaki bitki florasının özel bir yapıya sahip olduğunu belirterek, Erzincan’ın arıcılık yapmak için Türkiye’nin özel illerinden bir tanesi olduğunu söyledi.

Bir ay önce dünya arıcılarının İstanbul’da bir araya geldiğini aktaran Erzincan Valisi Ali Arslantaş, Erzincan balının aroma özellikleri bakımından orada ikinci sırada yer aldığını kaydetti.

Erzincan’ın bal üretiminde Türkiye’de üretilen balın yüzde 1,5’ini ürettiğini aktaran Vali Arslantaş, bu durumun kovan sayısı ile orantılandığında ise Türkiye ortalamasının üzerinde bir bal üretimi ile karşı karşıya olunduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü; “Erzincan’da 2 bin 500 dönüm alanda 10 ayrı bal ormanı oluşturduk. Atalarımızın veciz tabiriyle. Bal bal demekle ağız tatlanmıyor. Çalışmak lazım. Kovanında arısı olanın kesesinde sarısı oluyor” diye konuştu.

Hedef olarak, Erzincan’da üretilen balın asgari standartlarını belirlemek istediklerini kaydeden Vali Arslantaş konuşmasında; “En alt seviyede üretilen balın standartları belirleyerek Türk Gıda Kodeksine sokabilirsek bunun dışında da ne bizim yerli üreticilerimizin ne de dışarıdan gelen üreticilerimizin bu standartların dışında üretim yapmasını istemiyor olacağız” dedi.

Konuşmaların ardından Erzincan Valisi Ali Arslantaş tarafından tarım sektörüne katkı sağlayan katılımcılara plaket ve teşekkür belgesi verildi.

Bal da ve arı ürünlerinde kalıntı problemleri, bal ve arı ürünlerinde arı hastalıklarına bağlı olarak şekillenen kontaminasyon problemleri, Apiterapi, Bal arısı kolonilerinin beslenmesi, Arı ürünleri için iyi arıcılık uygulamaları konulu sunumlarını aktaran akademisyenler, sempozyumun son bölümünde katılımcıların sorularını cevaplandırdı.