Binlerce yıllık sarnıç ve mağaralar dikkat çekiyor
Elazığ'ın Keban ilçesine bağlı bir köyde binlerce yıllık geçmişi olduğu düşünülen doğal su sarnıçları ve mağaralar hem farklı bir görsel şölen sunuyor, hemde yapısıyla dikkat çekiyor.
İlçeye bağlı 100 haneli Koyunuşağı köyü sınırları içerisinde doğal oluşumlu binlerce yıllık geçmişe sahip olduğu değerlendirilen bir çok su sarnıcı ile mağara bulunuyor.
Kışın hane sayısının 8’e kadar düştüğü köydeki en yüksek dağın zirvesinde ise bir birinden farklı doğal su sarnıçları ve mağaralar bulunuyor.
Dar ve yukarıdan girişi olan, yaklaşık 100 metreye kadar gidilebilen yer yer 5 metre ile 30 metre arasında genişliği olan bir mağara ise dikkat çekiyor.
Yöre sakinleri o mağaranın uzunluğunun 1 kilometreye kadar gittiğini aktarırken, şuanda gidilebilen 100 metrelik alanda yağmur suyundan dolayı kristalleşmiş yapıların oluştuğunu aktardı.
Öte yandan, köyden sonra bölgeye ulaşım yaya olarak yaklaşık 3 saat sürdüğü öğrenildi.
Mağaralar hakkında bilgi veren Köy Muhtarı Salih Celayir, “Köyümüzün sınırları içerisinde ‘Yukarı Mağara’ dediğimiz bir çok mağara var. En sonda bir mağara var. Ancak bu mağaranın girişi dar ve içi biraz değişik. Mağara içerisinde 100 metre gittiğin zaman kendiliğinden kapanmış bir vaziyette ve daha ileriye gidemiyoruz. Yukarı mağara dediğimiz mağaranın girişi küçük ve zor giriliyor. Girdikten sonra içerisi genişliyor,rahat yürüyebiliyorsun. Daha önceki deyimlere göre bu mağaranın en az 1 kilometre gittiğini söylerlerdi. Fakat biz öyle bir şey görmedik ama mağaranın içi güzel. Turizme açılmasını istiyoruz. Mağaranın içerisinde yağmur suyundan oluşan tamamen kristalleşmiş güzel görüntüler var. Vatandaşların gelmelerini ve bu güzel mağarayı görmelerini isteriz” dedi.
Köy sınırları içerisinde bir çok mağaranın olduğunu aktaran yöre sakinlerinden Hasan Celayir ise “ Bizim köyün sınırları içerisinde bir çok mağara var, ancak bu mağara daha farklı. Çünkü bazı yerlerde iki kişi geçerken bazı yerlerde ise bir kişi geçebiliyor. Yüksekliği ise 5 metre ile 20-30 metre arasında değişiyor. Güzel bir görünüme sahip, içi de güzel. Küçükken hayvan otlatırdık, bu mağaralara gelirdik. Bu mağaraların içerisine girer, yürürdük. Doğal bir mağara, biz de buna ‘Yukarı Mağara’ diyoruz. Dedelerimiz ve babalarımız anlatırdı bizler de küçükken buralara gelirdik” şeklinde konuştu.