Bu neyin eylemi hocam?
Çocuklarımızı eğitip dolayısıyla geleceğimiz inşa etmekle görevli öğretmenlerimiz derse girme yerine eylem yaptılar.
TUBA UYUR / Hükümete yakınlığı ile bilinen ve toplu iş görüşmelerinden “önemli kazanımlar elde ettik” paylaşımları yapan Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen üyesi öğretmenlerin büyük çoğunluğu dün ilk derslerine girmeyerek hükümeti ve Milli Eğitim Bakanlığını protesto ettiler.
Daha önce sendikanın kendi talebi olarak Bakanlık tarafından çıkartılan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu beğenmeyen ve değişiklik talep eden Eğitim-Bir-Sen’e üye öğretmenler, taleplerinin karşılıksız kalması gerekçesiyle ilk derse girmedi.
Ahmet Kabaklı Fen Lisesi önünde açıklama yapan Eğitim Bir Sen Bir Nolu Şube Başkanı İbrahim Bahşi, meslek kanunundan beklentilerini sıraladı. Eylemlerinin devam edeceğini belirten Başkan Bahşi, öğretmenlik mesleğinin hak ettiği şekilde tanımlanmasını istediklerini ifade etti.
MORAL MOTİVASYONLARI BOZULMUŞ
Başkan Bahşi, “7354 sayılı öğretmenlik meslek kanunu, öğretmenlik mesleğini düzenleyen müstakil bir kanun beklentisini karşılama yönünde olumlu bir adım olmanın ötesini geçmemiş, öğretmenlerin beklentilerini karşılayamamıştır. Gelinen noktada öğretmenlerimizin taleplerini karşılayacak somut bir adımın atılmamış olması belirsizliğin öğretmenlerimiz üzerinde oluşturduğu moral ve motivasyon kaybı yerinde ve gerekli düzenleme öneri ve çağrılarına duyarsız kalınması üzerine Eğitim Bir Sen olarak eylem kararı aldık ve bundan sonrada eylemlerimiz devam edecektir.
UZMANLIK SINAVINA NEDEN KARŞI GELİYORSUNUZ?
Öğretmenlerin mesleki ilerlemelerini sağlayacak şekilde kariyer basamaklarının sınav yerine öğretmenlikteki hizmet süresine dayalı olarak kurgulanmasının meslek kanunu iddiasının şart olduğunu ifade en Bahşi, öğretmenlerin gireceği uzmanlık sınavını eleştirerek hizmet süresine göre uzmanlık unvanı verilmesi gerektiğini ifade etti.
Öğretmenlik mesleğinin kutsal ve geleceğimizi inşa edinecek nesilleri yetiştiren bir meslek olduğunu ifade eden öğrenci velileri, kaliteli bir eğitim için öğretmenlerin kendi meslekleri ile ilgili kendilerini yetiştirmeleri gerektiğini, yenilikleri takip eden, yeni öğretim sistemlerini uygulayan, teknolojiyi kullanan, dünya ve ülke gerçeklerinden haberdar olan bir gayretle mesleklerini yapmaları gerektiğini, bunun sağlanması için de uzmanlık sınavının şart ve gerekli olduğunu dile getirdiler.
Uzman öğretmenlik unvanının sınavla değil de sendikanın önerisinde olduğu gibi meslekteki görev süresine göre verilmesinin büyük haksızlık ve eğitim öğretime dolayısıyla öğrencilere büyük bir zarar vereceğini ifade eden öğrenci velileri, öğretmenlerin eylem yerine “çocuklara daha çok nasıl faydalı olabilirim?” sorusu üzerine kafa yormaları gerektiğini dile getirdiler.
SENDİKA POPÜLİZM Mİ YAPIYOR?
AK Parti hükümetinin en büyük destekçisi ve arka bahçesi olan, toplu sözleşme sonrası elde edilen kazanımları büyük bir zafer gibi lanse eden ve sırf bu tavrı nedeniyle her iş kolunda büyük üye kaybı yaşayan Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen’in bu eylemini sırf sendikadan istifa furyasını durdurmak amacıyla yaptığını ve asıl amacının üyelerine yönelik popülizm olduğuna dikkat çeken öğrenci velileri, sendikaların artık tribünlere oymana yerine ülke eğitiminin düzelmesi yönünde fedakârlık yapmaları gerektiğine dikkat çekiyorlar.