Çay ocağında kuruldu, marka haline geldi

Elazığ’da yaşayan Tiyatro Sanatçısı Mahmut Yıldırım, 2011 yılında küçük bir çay ocağında bir araya geldiği 2 arkadaşıyla Almila Tiyatro Atölyesi’ni kurdu. Çay ocağının markasının altında yazılan ‘Sevgimizi Katıyoruz’ sloganıyla yola çıkan ekip, 10 yılık süre zarfında 32 farklı oyunda 158 kere sahne alarak binlerce kişiye ulaştı.

Başarılı çalışmaların ardından atölye Doğu Anadolu’nun patentli bir tiyatro markası haline geldi. Atölye ile birlikte oyuncular hem hünerlerini sergileyip hem de konservatuara hazırlanıyorlar. Bu kapsamda da atölye bünyesinde 7 oyuncu oyunculuk alanında konservatuvarı kazanarak hayallerine kavuşma yolunda adım attı.

2011 yılında kurdukları tiyatro atölyesi hikayesi hakkında bilgi veren Almila Tiyatro Atölyesi Genel Sanat Yönetmeni Mahmut Yıldırım , “Elimizde sadece bir oyun teskti vardı. Elazığ’da da oynayacak bir ekip bulamayınca bir tiyatro ekibi kurmaya karar verip kendi oyunlarımızı oynamayı hedefledik.

Bu vesileyle ilk oyunumuza başlayarak kurulduk. ‘Ya devlet başa ya kuzgun neşe’ adlı oyunumuzla 2011’de sahnemizi aldık. Sonra festivallerde ‘ Otogargara’ oyunu oynadık ve ardından ‘Kerbela’ ile Elazığ’da büyük bir sükse oluşturduk” dedi.

Bu sene 10’uncu sanat yıllarını kutlamanın mutluluğu içerisinde olduklarını dile getiren Yıldırım, “Almila Tiyatro Atölyesi, küçük bir çay ocağında kurulup şuanda Doğu Anadolu’da resmi olarak patentli bir tiyatro markası oldu. Ayrıca, Almila Sanat Derneğini kurduk.

Bu 10 yıl içerisinde bünyemizde yüzlerce oyuncumuz geldi ve yaklaşık 32 farklı oyunda 158 kere sahne aldık. Bu büyük bir başarı. Lösev, Kızılay ve down sendromlu gibi bütün sosyal destekli kurumlarımızla birebir çalıştık. Bu bizim için büyük bir gurur oldu. İstanbul’un Fethi oyunu, Türkiye’nin 17 şehrinde farklı okullarda sahnelendi” diye konuştu.

Yıldırım, “En büyük gururumuz, 7 tane oyuncumuz oyunculuk konservatuvarını kazandı. Oyuncularımızın bir yere gelmesinden dolayı mutlu oluyoruz. Ayrıca, provalarımız çok güzel, eğlenceli ve disiplinli geçiyor. İşimizi seviyoruz en önemlisi işimize saygı duyuyoruz.

2011 yılında çay ocağında kurulduğumuz zaman 3 kişi küçük bir masada oturuyorduk. O zaman bir fotoğraf çekmiştik. Orada çay ocağının markasının altında yazılan ‘Sevgimizi Katıyoruz’ sloganı bizi anlatıyor. Biz de hakikaten sevgimizi kattık. Eğer para için bu yola çıkmış olsaydık, inanın bu kadar başarılı olamazdık” şeklinde konuştu.