Çin aşısı yorumlarına Bilim Kurulu üyesinden tepki
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, Çin aşısı ile ilgili spekülatif yorumlara tepki gösterdi: Aşının menşeiden çok içeriği ile ilgilenmek durumundayız. Etkinliği güvenilirliği ile ilgilenmek durumundayız. Bu bir beyaz eşya araba değil.
TRT Haber yayınına konuk olan Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, aşılama süreci ile ilgili merak edilen soruları cevapladı.
Hastane sayılarının artırılması yoğun bakım kapasitesinin genişletilmesi ile salgınla mücadelede başarı sağlanamayacağının altını çizen Kayıpmaz, önemli olanın salgının sahada kökünde kurutulması gerektiği olduğunu söyledi.
Aşının da sahada savaşta tedbirlerin yanında en önemli silah olduğunu belirten Kayıpmaz, “Aşı hastalıktan korunma, hastalığa yakalanma durumunda dahi daha hafif geçirmede en güçlü silah olarak ön plana çıkıyor” dedi.
11 Aralık’ta Türkiye’ye getirilecek bir inaktif virüs aşısı ve bir mRNA aşısının hemen uygulanmayacağına Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) Laboratuvarları’nda inceleneceğine vurgu yapan Kayıpmaz şöyle devam etti:
“Ülkemizde de belirli süreçlerden geçecek. TİTCK Laboratuvarları’nda yapılacak değerlendirmelerde ülkemizde devam eden faz 3 sonuçlarına da bakılıp ülkemizin standartlarına uygun olup olmadığına bakılacak. Uygun görülmesi halinde aralık ayında risk gruplarına yapılması sağlanacak.”
“Bu iki aşının da maliyeti benzer. Ama önemli olan bizim menşeine bakılmaksızın güvenliği ön plana çıkan aşıların ülkemize gelmesi. Menşeiden çok içeriği ile ilgilenmek durumundayız. Etkinliği güvenilirliği ile ilgilenmek durumundayız. Bu bir beyaz eşya ya da araba değil. Ben de ilk fırsatta aşı olacağım. Çünkü ben virüsle karşılaştığımda bu hastalığı daha hafif geçirmemi sağlayacağını biliyorum.”
Kayıpmaz ikinci grupta kimlerin aşılanacağına yönelik de şu yorumu yaptı:
“İkinci grupta yer alan sürekli insanlarla temas halindeki gruplar var. Mesela; kamu güvenliği mensupları, zabıtalar, öğretmenler, basın mensupları, gıda sektöründe çalışanlar, toplu taşıma şoförleri, berberler kuaförler ikinci planda olacak. Sonraki aşamalarda diğer meslek grupları olacak. Önceliğimiz en riskli grupları korumak.”