Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'le görüşecek
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşeceğini açıkladı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın İstanbul'da katıldığı program sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Rusya - Ukrayna gerginliğinde son durumu değerlendiren Kalın, "Ukrayna savaşı 10'uncu günündeyiz. Yıkım devam ediyor. Bizim bütün çabamız öncelikle bu savaşın durdurulması yönünde. Bu çerçevede Cumhurbaşkanımızın çok yoğun bir diplomasi trafiği var. Bütün taraflara özellikle Rusya tarafına bu saldırıları derhal durdurması ve müzakere çağrılarımızı da devam ettiriyoruz. Bu çerçevede müzakereler devam ediyor. Dün ikinci tur yapıldı. Önümüzdeki günlerde üçüncü tur müzakereler yapılacak. Biz de müzakere heyetleri ile yakın temas halindeyiz. Bütün çabamız müzakerelerin sonuç verebilmesi için öncelikle bu çatışmaların, saldırıların durdurulması gerektiği yönünde.
Bizim temel ilkemiz tabii ki Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve siyasi birliğinin uluslararası hukuk çerçevesinde korunması. Rusya'nın dile getirdiği endişeler her ne ise bunların da savaş yoluyla değil müzakere yoluyla ele alınması. Cumhurbaşkanımızın bu yönde sayın Zelenskiy ile bir telefon görüşmesi oldu. İngiltere Başbakanı ile bir telefon görüşmesi oldu. Bugün de devam edecek görüşmeler. AB Başkanı ile Kanada Başbakanı ile görüşecek. Yarın da sayın Putin ile bir görüşmesi olacak ve bu mesajları biz vermeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Savaşın yıkıcı sonuçları olduğuna dikkat çeken Kalın, "Önceki gün sabaha karşı Ukrayna'daki en büyük nükleer santrala yapılan saldırı bir felaket senaryosunun somut hale gelmesidir. Aslında büyük bir felaketin kıyısından dönüldü. Allah korusun savaş devam ederken bir de burada nükleer patlamanın gerçekleşmesi bütün bölgeyi büyük bir yıkıma sevk edecektir. Sivil kayıplar var, askeri kayıplar var, şehirler yıkılıyor, bunun önüne mutlaka geçilmesi gerekiyor. Bizim bütün çabamız elimizdeki tüm imkanları seferber ederek savaşın önlenmesi. Bizim hem Rusya ile hem Ukrayna ile iyi ilişkilerimiz var. Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi biz ne Rusya'dan vazgeçebiliriz, ne de Ukrayna'dan. İki tarafla da konuşabilen birkaç aktörden birisi Türkiye. Cumhurbaşkanımızın hem Putin ile hem Zelenskiy ile iyi ilişkileri var. Biz bütün bunları bir araya getirerek savaşın sonlandırılması yönüne ne katkı yapabiliriz buna odaklanıyoruz. Biz Türkiye olarak üzerimize düşen görevi yapmaya da hazırız" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın savaş başlamadan önce Putin ile görüştüğünü belirten Kalın, "Şimdi tabii bu telefon diplomasisi daha da büyük önem arz ediyor. Burada elbette alınan bir takım tedbirler var, Rusya'ya dönük yaptırımlar var. Yaptırımları amacı savaşı önlemek olmalı tabii ki. Birinci odaklandığımız yer savaşın durdurulması. Bunun gecikmesi halinde bu yıkım daha da devam edecek. Cumhurbaşkanımızın da diplomasi trafiği yoğunlaşarak devam edecek" diye konuştu.
Türkiye'nin şu an Rusya'ya karşı bir yaptırım planının olmadığını söyleyen Kalın, "Öncelikle biz savaşın tarafı olmak gibi bir pozisyona itilmek istemiyoruz. İki tarafla da konuşabilmeyi sürdürmemiz gerekiyor. Ekonomimizin bundan olumsuz etkilenmesini elbette istemiyoruz. Herkes Ruslar ile köprüleri attığında Rusya ile kim konuşacak diye sormamız gerekiyor. Rus tarafının da güvendiği bir muhatabının onlarla konuşmaya devam etmesi büyük önem arzediyor. Büyük çatışmalar ancak böyle önlenir. Bu müzakerelerin başarıya ulaşması için bu güven hattının açık tutulması gerekir. Biz Türkiye olarak burada üzerimize düşen rolü oynamaya devam edeceğiz. Aksi halde bütün bölgenin yıkımdan kurtulması mümkün olmayacak. Bütün çabamız savaşın, saldırıların, atılan bombaları, akan kanın durdurulması. Bunun için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz" açıklamalarında bulundu.
Rusya - Ukrayna müzakereleri konusunda beklentilerini de paylaşan Kalın, şunları söyledi:
"Karamsan olmak istemiyorum ama Ukrayna şehirlerine bu yoğun saldırılar devam ederken müzakere masasında somut bağlayıcılığı olan, sahadaki durumu doğrudan olumlu manada etkileyecek bir sonucun çıkmasını beklemek biraz saflık olur. O yüzden Rus tarafının burada müzakere masasına çok ciddi bir şans vermesi gerekiyor. Her ne ise vermek istedikleri mesaj verildi. Daha fazla yıkıma devam edilmemesi ve müzakere masasından somut, sahadaki gerçekleri daha pozitif etkileyecek bir sonucun çıkmasına müsaade etmeleri, şans tanımaları gerekiyor"