Doktorlar yüzde 10 yaşama şansı verdi, 51 günde ayağa kalktı
Diyarbakırlı elektrik teknisyeni Muhammed Raşit Kaçan, 6 ay önce arıza gidermek için çıktığı elektrik direğinde akıma kapılarak komaya girdi. Vücudunun yüzde 55'i yanan ve doktorların yüzde 10 yaşama şansı verdiği Kaçan, 25 gün sonra komadan çıktı ve 51'inci günün sonunda da hastaneden taburcu edildi. Taburcu olduktan sonra çalışamaz durumda olduğu için ailesinin ihtiyaçlarını karşılayamayan Kaçan, yetkililerden yardım bekliyor.
Diyarbakırlı elektrik teknisyeni Muhammed Raşit Kaçan, 6 ay önce arıza gidermek için çıktığı elektrik direğinde akıma kapılarak komaya girdi. Vücudunun yüzde 55’i yanan ve doktorların yüzde 10 yaşama şansı verdiği Kaçan, 25 gün sonra komadan çıktı ve 51’inci günün sonunda da hastaneden taburcu edildi. Taburcu olduktan sonra çalışamaz durumda olduğu için ailesinin ihtiyaçlarını karşılayamayan Kaçan, yetkililerden yardım bekliyor.
Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde ikamet eden elektrik teknisyeni 3 çocuk babası Muhammed Raşit Kaçan (28), bir süre önce çalıştığı kurumdan ayrılmak zorunda kaldı. Değişik işlerde çalışarak ve özel trafolarda meydana gelen arızaları giderek ailesinin geçimini sağlamaya başlayan Kaçan, Bağlar ilçesine bağlı Gömmetaş köyü Çakırbağ mezrasında halasına ait trafoda meydana gelen arızayı gidermek için elektrik direğine çıktığı esnada 34 bin voltluk elektrik akımına kapıldı. Belinde kemer olduğu için 3 saate yakın havada asılı kalan Kaçan, tarlada çalışan işçilerin yardımıyla aşağı indirildi. Vücudunun yüzde 55’i yanan Kaçan, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Yoğun bakıma alınan ve doktorların yüzde 10 yaşama şansı verdiği Kaçan, 25 gün sonra komadan çıktı. Kaçan, 51’inci günde de taburcu edildi.
“Elektriğe çarpılması şüpheli”
Jandarmanın tuttuğu raporda elektriğe çarpılmasının şüpheli görüldüğünü ve olayın soruşturma aşamasında olduğunu belirten Kaçan, “Halamın bir oğlu elektriği kesmeye gitti biri de benimle birlikte trafonun yanında kaldı. Jandarma, ya üzerine elektrik verildi ya da ihmal sonucu çarpıldı diye rapor tuttu. Şuan soruşturma aşamasında, savcılık soruşturuyor. Dosya devam ediyor. Ben aşağıda kontrol ettiğimde elektrik yoktu. Bana telefonda kestiklerini söylediler. Yukarı çıktım ve orada çarpıldım. Kasti bir şey de olabilir. Çünkü çarpıldıktan sonra halam ve çocukları hiçbir şekilde müdahale etmediler. Aramızda bir mesele vardı. O meseleden dolayı kin kapmış olabilirler. Bunun aynısını savcıya da söyledim. Direkte bayağı bir süre asılı kaldım. Kimse müdahale etmedi. 34 bin volt elektriğe çarpıldıktan sonra 3 ve 4. derece yanıklar oluştu. Kas ve kemiklerime kadar yandı. Vücudumun yüzde 55’i yandı. Orada bana ilk müdahaleyi pamuk toplayan işçiler yaptı. Bende kemer olduğu için düşmemiştim. Kemerin ipini koparıp beni aşağı indirdiler” dedi.
“Yüzde 10 yaşama şansım olduğu söylenmiş”
Olayı çok iyi hatırlamadığını ifade eden Kaçan, “Doktorlar aileme yapılacak bir şey olmadığını, hazırlıklı olmaları gerektiğini ve Allah’tan ümit kesilmeyeceğini ama yüzde 10 yaşama şansım olduğunu söylemiş. Sonra beni ambulans uçakla İstanbul’a götürdüler. İstanbul’da Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde de aynı şeyi söylemişler. Orada 25 güne yakın komada kaldım. Bilincim yerinde değildi. Hep cihazlara bağlı olarak yaşadım. 25 günün sonunda gözümü açtım. Sağ olsun doktorlar çok profesyonel bir şekilde baktılar. Kaslarımın hepsi erimişti. Ayağa kalkacak halim yoktu. Orada bayağı bir çaba gösterdim ve 51. günde ayağa kalktım ve taburcu ettiler” diye konuştu.
“Sadece boyun ameliyatı için 60 bin lira lazım”
Birikmiş bir miktar parası ve babasının yardımıyla birkaç ameliyat olduğunu aktaran Kaçan, bir kaç ameliyat daha olması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“İstanbul’da doktorla görüştüm. Gövde hariç sadece boyun ameliyatı için 60 bin liraya yakın bir paramın gideceğini söyledi. Kalıcı hasarların giderilmesi için ameliyat olmam gerekiyor. Kolumu açamıyorum, boynumu açamıyorum. Sağa sola bakamıyorum. Olmam gereken ameliyatlar var onları olamıyorum. Yani paramız olursa olacağız olmazsa bu şekil kalacağım. Kısıtlı bir şekilde yaşamaya devam edeceğim. En geç 8 ay içerisinde bu ameliyatları olmam gerekiyor. Olmazsam daha çok kalıcı hasar olacak. Hastanede olduğum süreçte halamlar köye gelen yetkililere, köyün delisinin direğe çıkıp, çarpıldığını, akrabalarıma ise ‘Biz çağırmadık. Zorla gelip kendisi çıktı ve çarpıldı. Biz ona defalarca çıkma diye söyledik’ demiş. Bir gün bile hastane kapısına gelmediler. Sormadılar. Hep öyle uzak durdular. Rapora istinaden şikayetçi oldum. Evim kira, 3 çocuğum var. Herhangi bir gelirim yok. Hasta olduğum için çalışamıyorum. Çünkü vücudumda ne bir kas kalmış ne de bir güç. Babamlar, amcamlar yardım ediyor. Şuana kadar geçimimi o şekilde yapıyorum. Çarpıldığım esnada sigortam olmadığı için iş görememezlik raporu da alamıyorum. Malulen emekli olma şartlarım da uyuyor. Bu halimle bile başvurdum ama emekli olamadım. Engelli maaşı almaya çalıştım. Genel sağlık sigortası yaptığım için engelli maaşından da mahrum kaldım. Şuan hiçbir gelirim yok. Nasıl yapacağımı ben de bilmiyorum.”
Kaçan’ın eşi Benazir Kaçan ise doktorlar tarafından kendilerine eşinin yaşama ihtimali olmadığının söylendiğini dile getirerek, “Yüzde 90 gitmiş dediler. Çok şükür Rabbime şuan yanımda ve çocuklarımın arasında. Allah’a şükrediyoruz. Durumumuzu gören görüyor zaten” ifadelerini kullandı.