Elazığ depreminin acıları tazeliğini yitirmedi
Elazığ'da iki yıl önce meydana gelen depremde yıkılan binada, eşini, iki çocuğunu, kayınvalidesini ve kayınpederini kaybeden Serhat Arslan, yeniden yaşama tutunsa da o karanlık geceyi unutamıyor.
24 Ocak 2020'de yaşanan, merkez üssü Sivrice ilçesi olan 41 kişinin yaşamını yitirdiği 6,8 büyüklüğündeki deprem, Serhat Arslan'ın eşi Halime, 7 yaşındaki oğlu Miraç Ali, 2 aylık bebeği Rüya, kayınvalidesi Ayşe ve kayınpederi Mehmet Arifoğlu'nu da hayattan kopardı.
Mustafapaşa Mahallesi'nde yıkılan Ayken Apartmanı'nda yitirdiği canların acısına rağmen hayata tutunmayı başaran Arslan, anne ve babasıyla teselli buldu. Yürek acısını sahiplendiği "Paşa" adlı kedisiyle dindirmeye çalışan Arslan, benzer acıların bir daha yaşanmamasını istiyor.
''ALLAH BİR DAHA O GECEYİ YAŞATMASIN''
Elazığ Belediyesinde çalışan Arslan, AA muhabirine, deprem anında eşi ve çocuklarının kayınvalidesinin evinde olduğunu söyledi.
Deprem gecesi eşini ve çocuklarını görmek için kayınvalidesine gittiğini, evden çıktıktan 15 dakika sonra deprem olduğunu anlatan Arslan, yıkılan binada ailesinden 5 kişiyi kaybettiğini belirtti.
"Çok kötü bir geceydi. Allah bir daha o geceyi yaşatmasın. Her şey yerle bir olmuştu" diyen Arslan, ailesinin bir gün sonra enkazdan çıkarıldığını aktardı.
Arslan tarif edilmeyecek bir acı yaşadığını anlatarak, "Umarım bir daha böyle bir acı yaşamayız. Rabb'im kimseye de yaşatmasın. Hayat devam ediyor. Onların acıları hiçbir zaman geçmez, hiçbir zaman unutulmaz. Biz de unutmayacağız. 24 Ocak içimizde kara bir gün." dedi.
''KIZIM İKİ AY ÖNCE DOĞMUŞTU''
Arslan, depremden önce mutlu bir yaşantısının olduğunu dile getirerek, "Kızım 2 ay önce doğmuştu, iyi bir ailem vardı. Ama yaşadığımız depremden sonra her şey içimde kaldı. Elden hiçbir şey gelmiyor. Çünkü Allah'tan geldi, sabretmek zorundayız. Sıkıntılı bir dönem geçiriyorum. Unutmaya, hafifletmeye çalışsak da ne hafifledi ne de unutuldu." diye konuştu.
Depremin ardından anne ve babasıyla yaşamaya başladığını belirten Arslan, devletin de her zaman yanlarında olduğunu kaydetti.
Arslan, "Bu süreçte devletimiz bize anne ve babalık yaptı. Allah bin kez razı olsun. Devletimizin eli hep üzerimizdeydi, şefkatini ve sıcaklığını her zaman hissettik. Allah devletimize zeval vermesin. Depremin ikinci yıl dönümünü yaşıyoruz. Hayatımızda çok şey değişti. Ama yaşadığımız acı hiç geçmedi, hala yüreğimizde. Canımızdan can gitti. Rabb'im kimseye evlat acısı yaşatmasın." ifadelerini kullandı.
''OĞLUMUZLA ACIMIZI PAYLAŞIYORUZ''
Babası Mehmet Arslan da yaşadıkları acı sonrası oğluyla birbirlerine destek olduklarını söyledi.
Eşi ile oğullarına kol kanat olmaya çalıştıklarını belirten Arslan, "Allah devletimizden razı olsun, sürekli yanımızda oldu. Bu acıdan dolayı 2 yıldır uyuyamıyorum. Çok büyük bir acı, içim parçalanıyor. Oğlumuza elimizden geldiği kadar destek olmaya çalışıyoruz. Oğlumuzla acımızı paylaşıyoruz." diye konuştu.