FUE saç tekniği saç ekiminde fark yaratıyor
Saç Ekimi Koordinatörü Engin Sönmez, FUE tekniği ile saç ekiminin mümkün olduğunu söyledi.
Saç Ekimi Koordinatörü Engin Sönmez, FUE tekniği ile saç ekiminin mümkün olduğunu söyledi.
Saç Ekimi Koordinatörü Engin Sönmez, “Saç ekimi, özel tekniklerle donör saha adı verilen bölgeden, sağlıklı saç köklerinin alınarak, saçsız alana transfer edilmesiyle yapılan bir işlemdir. Bu alandaki gelişmelere paralel olarak, 2006 yılından itibaren FUE yöntemiyle yapılmaya başlayan saç ekimi, bu işlemin daha hızlı ve kolay bir şekilde yapılmasını sağlamıştır. Bunu uygulayan kurumlar, kademeli olarak FUT tekniğinden, FUE tekniğine dönüş yapmıştır. FUE tekniğinde; donör saha adı verilen her iki kulak üzerinden ve iki kulak arasındaki saçlı alandan saç kökleri, 0,7 ve 0,8 mm çapındaki silindirik mikro uçlarla tek tek çıkarılmaktadır. Saç köklerinin çıkarılma işlemi, manuel punch ya da mikro motor adı verilen cihazla gerçekleştirilmektedir. Buradan çıkarılan saç ünitelerine, greft adı verilmektedir” dedi.
Bir tane greftin, 2’li ya da 3’lü saç hücreleri içerdiğini ifade eden Sönmez, “FUE tekniğiyle saç ekimi, lokal anestezi altında uygulanan bir işlemdir. Uygulamaya başlamadan önce, lokal anestezi için vurulan birkaç iğne acısının dışında hastalar herhangi bir acı hissetmez. Uyuşma oldukça hızlı gelişir. Yapılan uygulama sırasında hastanın bilinci açık olduğundan, işlemleri izleyebilir ya da doktorla sohbet edebilir. Greft sayıları yüksek olduğunda ve saç ekimi manuel yapılacak ise yapılan seans iki güne bölünerek uygulanabilir. Hastanın saç teli kalınlığı ve ihtiyacına göre, ne kadar grefte ihtiyaç duyulacağına doktor, hastaya saç analizi yaptıktan sonra karar vermektedir. FUE tekniğiyle yapılan saç ekimi izsiz olarak tabir edilse de, donör saha adlı bölgede 1 mm den daha küçük olan saçsız alanlar ya da burada noktasal beyaz izler meydana gelebilir. Bu alanların çevresinde bulunan saçlar uzadığı zaman, bu izler hiçbir şekilde görünmez. Bu yüzden FUE tekniği, izsiz bir işlem olarak kabul edilmektedir. Bu yöntemin ilk zamanlarda manuel punchla yapılması sırasında, bir gün içinde alınacak greft sayısı daha kısıtlıydı” diye konuştu.
Saç ekiminde çok sayıda greft ihtiyacı olduğunda, bu durumun sürenin uzamasına neden olduğunu kaydeden Sönmez, “Aynı zamanda, maliyetlerin yükselmesine sebep oluyordu. Daha sonra mikro motor punch kullanılarak saç kökleri alınmaya başladığında, kısa sürede daha fazla greft toplanmaya başlamıştır. Bu, hem zaman kazandırmış hem de maliyetleri düşüren bir etken olmuştur. Uzmanlarca mikro motor punçlarla, düşük devirde, ince uçlarla, dokuyla uygun açı ve derinlikle yapıldığında, donör sahada iz oluşturmadan işlem tamamlanmaya başlanmıştır. Eğer mikro motor bilinçsiz kullanılır, yüksek devirde çalıştırılır, kalın punchlar kullanılırsa, donör sahada daha fazla travma meydana gelmekte ve burada büyük izler oluşabilmektedir. Bu yüzden, bu işlemin mutlaka uzman ve deneyimli kişilerle yapılması önemlidir” şeklinde konuştu.