Görme engelli çocukları için ailece müzisyen oldular

Elazığ'da yaşayan Dabakoğlu ailesi görme engelli çocukları için müzisyen oldu.

Öğretmen Şenay Dabakoğlu ve esnaf eşi Yaşar Dakaoğlu, 24 yıl önce doğuştan görme engelli dünyaya gelen oğulları Mehmet'in karanlık dünyasını aydınlatmak, onu topluma kazandırmak için farklı arayışlara girdi.

Hayatını oğlunun eğitimi ve mutluluğuna adayan Şenay Dabakoğlu, Mehmet'in 4 yaşındayken müzik dinlediği sırada ritim tuttuğunu fark etti.

Hiç konuşmayan, tepki vermeyen Mehmet'i hayata bağlamak için çıkış yolunu müzikte bulan çift, kurslara katılmaya başladı.

Aldıkları eğitimle anne kanun, baba ud, oğulları Mehmet ise bendir, piyano ve darbuka çalmayı öğrendi. Ailenin müziğe ilgisi sayesinde çiftin kızları Ayşe Dabakoğlu da müzik öğretmeni oldu.

Tüm ailenin yaşamını değiştiren müzik ile hayata bağlanan Mehmet Dabakoğlu, 300 eserlik repertuvar oluşturdu.

- KONSERVATUVARI KAZANDI

Bir yandan da eğitimini sürdüren genç, Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Temel Bilimler Bölümünü kazandı.

Kurslardan arta kalan zamanları evlerinde oluşturdukları müzik köşesinde enstrüman çalarak geçiren aile, aynı zamanda Elazığ Belediyesi Konservatuvarı Türk Müziği Korosu'nda sahne alıyor.

Dabakoğlu çiftinin en büyük arzusu Gaziantep'e gönderemedikleri evlatlarının Elazığ Fırat Üniversitesi Devlet Konservatuarına geçiş yapması.

- "MÜZİK YAŞAMIMIZIN TA KENDİSİ OLDU"

Anne Şenay Dabakoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ailece müzikle hayata tutunduklarını söyledi.

"Bana 'anne' bile diyemiyor, hiç konuşmuyordu. Eşimle beraber Mehmet ile yakından ilgilendik. Umudumu yitirmeden oğlumun bir gün başaracağına hep inandım. Bunun için dua ettim." diyen Dabakoğlu, evlatlarını hayata bağlamak için tüm yolları denediklerini, tepki alamadıklarında başka yöntemler denemeye devam ettiklerini aktardı.

Çocuklarının müziğe ilgi ve yeteneğini keşfettikten sonra bu alanda adımlar atmaya başladıklarını dile getiren Dabakoğlu, ailece müzik kurslarına kayıt yaptırdıklarını belirtti.

Dabakoğlu, "Bu bize de çok iyi geldi. Kendimizi müzikle daha iyi hissediyoruz. Bu seviyeye gelmek için çok emek verdik. Müzik yaşamımızın bir parçası değil, ta kendisi oldu. Oğlumuzun bu ilgisini fark etmeseydik, Mehmet şu anda koltukta duran minderden farklı olmayacaktı ama şimdi sohbet ediyor, ihtiyaçlarını belirtiyor. Bu bizim için büyük bir mutluluk." şeklinde konuştu.

- "OĞLUMA DESTEK OLMAK İÇİN 50 YAŞINDA MÜZİĞE BAŞLADIM"

Baba Yaşar Dabakoğlu da müzik sayesinde görme engelli çocuklarını kazandıklarını söyledi.

Ailece nerede müzik varsa orada olduklarını aktaran Dabakoğlu, "Mehmet müziğe başladıktan sonra hayatı çok değişti. Önceden hiç konuşmuyordu, yanına bile yaklaşamıyorduk. Ama şimdi hem açıldı hem de müzikte çok iyi bir yere geldi. Mehmet sayesinde biz de müziğin içinde kendimizi bulduk. Oğluma destek olmak için 50 yaşında müziğe başladım. İyi ki de başlamışım." diye konuştu.

Dabakoğlu, gencin bu yıl Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarını kazanmasının mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. 

Gaziantep'e gitme durumlarının olmaması nedeniyle oğullarının Elazığ Fırat Üniversitesine "özel öğrenci" statüsünde geçiş yapabilmesi için müracaatta bulunduklarını kaydeden Dabakoğlu, Mehmet'in müzikte çok iyi yerlere geleceğine inandıklarını bildirdi.

- EN BÜYÜK HAYALİ KAZANDIĞI BÖLÜMDE OKUMAK 

Mehmet Dabakoğlu da tüm hayatının müzik olduğunu, hem enstrüman çaldığını hem de şarkı söylediğini dile getirdi.

Dabakoğlu, "Hayatımda müzik olmazsa mutlu olamıyorum. İleride aldığım eğitimlerle iyi bir müzisyen olmak istiyorum. Annem ve babamla kendimi daha güvende hissediyor, çok mutlu oluyorum. Onlarla müzik yapmayı çok seviyorum." dedi.

Elazığ Belediyesi Konservatuvarında koro şefi Naci Sönmez de Dabakoğlu ailesiyle 6 yıldır bir arada olduklarını, aile fertlerinin müzikte iyi bir aşamaya geldiğini aktardı.

"İlimizde 'müzik ailesi' haline geldiler. Yaptıkları çalışmalarla büyük bir örnekler." ifadelerini kullanan Sönmez, Mehmet'in kulağının çok güçlü olduğunu, müzikte hep bir adım ileriye gittiğini, bunun süreceğini düşündüklerini kaydetti.