Gripten korunmanın 10 kuralı

Dr. Fevzi Özgönül, gribin özellikle yaşlılar ve çocuklar için tehlikeli olduğunu söyledi.

Gripten korunmanın 10 kuralı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Dr. Fevzi Özgönül, “Akciğerde çoğalıp zatürreye yol açıp başka hastalıklara da zemin hazırlaması nedeniyle grip, özellikle 65 yaş üstü kişilerde, akciğer, kalp, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlarda ve kanser tedavisi görenlerde ve bağışıklık sistemi tam gelişmediği çocukluk döneminde ölümcül olabilir” dedi.

Dengesiz geçen havalarda gribe yakalanmanın çok kolay olacağını belirten Dr. Özgönül, gripten korunmak için uyulması gereken 10 kuralı ise şöyle açıkladı:

“1- En etkili yol grip aşısı olmaktır. Özellikle yukarıda belirttiğimiz risk grubunda olan kişiler mutlaka aşılanmalıdır.

2- Aşı yapılması sadece gribe karşı koruma yapmayacak aynı zamanda grip sonrası gelişebilecek diğer hastalıkların ( Bronşit ve zatürre gibi ) gelişmesi de önlenmiş olacaktır.

3- En iyi ikinci koruma yöntemi sağlıklı beslenmektir. Sağlıklı beslenmek dediğimizde hemen aklımıza bol salata, meyve gibi yiyecekler gelebilir. Fakat özellikle kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için hem bitkisel hem de hayvansal proteinlerden beslenmemiz gerekecektir.

4- Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için C vitamini ve özellikle çinko yönünden zengin gıdalar ile beslenmek gerekir. Limonlu ve zeytinyağlı salatalar ve özellikle taze portakal ve mandalina mükemmel bir C vitamini kaynağıdır. Çinko için ise Ispanak, kuzu ve sığır eti, badem, mantar, kabak çekirdeği, susam, fasulye, kuru fasulye, bezelye, kabak, hindi eti ve tavuk göğüs eti tüketebiliriz.

5- Grip en çok soluduğumuz havadan geçer. Bu nedenle havalandırması yetersiz ve çok kalabalık ortamlardan uzak durmamız bizi gribe karşı koruyacaktır.

6- Gribin bulaşmasının bir diğer yolu da ellerimizdir. Özellikle dışarıda dolaşırken veya bir mağazada, alışveriş merkezinde gezinirken, ellerimizle dokunabileceğimiz nesnelere ( asansör düğmesi, merdiven tutacakları, kapı kolları, yaslanılabilen duvar gibi yüzeyler, duraklarda bulunan direkler gibi ) dokunmamaya özen gösterelim veya dokunacaksak elimize bir peçete alarak onunla dokunmak ve sonrasında bu peçeteyi hemen çöpe atmak iyi olacaktır. Hastalığın en sık eller ile bulaştığını unutmayalım ve dışarıdayken ellerimizi asla ağız ve burun bölgesine götürmeyelim. Götüreceksek mutlaka temiz bir kağıt peçete kullanalım.

7- Başkalarının sağlığı için eğer hapşıracak veya sümküreceksek mutlaka temiz kağıt bir peçete kullanıp bunu da hemen çöpe atmamızda yarar vardır.

8- Yolda karşılaştığımız yakın tanıdığımız bile olsa arkadaşlarımızla asla öpüşmememiz gerekir. Çünkü e o bizim hasta olup olmadığımız ne de biz onun hasta olup olmadığını bilmiyoruz. Siz öpüşüp sarılmak için hamle yaparsanız, karşınızdaki kişi hasta bile olsa bazı durumlarda nezaketen kendini geri çekemeyebilir. Bu durumda hastalık kendiliğinden yayılmaya olanak bulur.

9- Ellerimizi sık sık yıkamaya çalışmalıyız ve çalıştığımız yerde kendimize özel bir bardağımız yoksa tek kullanımlık bardakları tercih etmemiz mikropların bulaşmasını engelleyecektir. Ayrıca çalıştığımız ortamda kullandığımız kalem gibi kırtasiye malzemelerine de itina ile yaklaşmalıyız. Mümkünse kendimize özel olanlarını sadece kendimiz kullanmaya gayet etmeliyiz.

10- Kış aylarında giyim tarzımız da vücut direncimizin düşmesine neden olabilir. Bu nedenle ne derece zor olsa bile kapalı ve sıcak bir ortama girdiğimizde üzerimizdeki fazla olan palto ceket gibi giysileri çıkararak dışarı çıkarken de bunları giyerek vücudumuzun lüzumsuz yere terlemesine veya soğuk ta kalmasına müsaade etmemeliyiz.”