Harput Konuşmalarına yoğun ilgi

Elazığ Belediyesi ve Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından düzenlenen 'Harput Konuşmaları' etkinliği yeni dönem ilk programında, son günlerde ülke gündeminde önemli bir yer tutan Türkiye-Rusya ilişkileri anlatıldı.

Harput Konuşmalarına yoğun ilgi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kültür Park Mamurat’ül Aziz Konferans Salonu’nda Harput Konuşmaları etkinliğinde Türkiye’nin eski Paris Büyükelçisi, emekli diplomat Uluç Özülker ve Araştırmacı-Yazar Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu konuşmacı olarak yer aldı. Türkiye, Rusya ilişkileri ilginç olduğunu belirten Araştırmacı-Yazar Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu, "Türkiye ile Rusya'nın Tarihi derinliği var ve aynı coğrafyayı paylaşmanın hem meziyeti hem de cefası var. Ama biz yakın geçmişin derinliklerinden bugüne  getirirsek, Sovyetler birliğinin çöküşünden sonra özellikle Rusya Federasyonunda toparlama dönemi başladığı zaman Türkiye'yle olan ilişkiler köklü bir değişim geçirdi" dedi.


“RUSLAR İYİLİK GÜDEN ADAMLARDIR AMA KÖTÜLÜĞÜ DE UNUTMAZLAR”

1996'da Yeltsin seçimlerini gözlemek için Moskova'ya gittiğini söyleyen Kalaycıoğlu, "Bana orada Enka'nın bir Türk mimarı, 'Rus ilişkileri Türkiye'nin başka hiçbir ülkeyle gerçekleştiremeyeceği kadar köklü ilişkilerdir. Biz bu ilişkilerde çok şey alırız, çok şey veririz. Biz çok iyi iş yapıyoruz ve bizi tercih ediyorlar' dedi. Hakikaten Rusya, o yıllarda çok sorunlar yaşadı. Türkiye o pazarı tutabilmek için çokta yardımcı oldu. Ben o dönem hükumetlerinin Rusya'ya açık kredi verdiğini hatırlıyorum. Rusya İMF kredileriyle soluklanabiliyordu. Türkiye'nin yaptığı bu jest, Türkiye'den yaptığı ithalatı finansa edebilsin diye Rusya için çok önemli olmuştu. Ruslar, iyilik güden adamlardır ama kötülüğü de unutmazlar, kindarlardır. Dolayısıyla o dönem sıkıntılarının karşılığında pek çok krediyi de Türkiye'ye açtılar. Türkiye, Rusya ilişkileri 2000'nin başında çok önemli hale geldi. 1990'lı yılların ortasından 2000'lerin başına fevkalade hızla ticaret hacmi arttı. Özellikle inşaat ve turizm sektöründe. Rusya bizim en önemli ikinci ticaret ortağımız oldu”  diye konuştu.


“RUSYA'NIN DEVAMLI SICAK DENİZLERE İNME HEVESİ VARDIR”

Geçmişteki Türkiye ve Rusya ilişkilerinden bahseden eski Paris Büyükelçisi, emekli diplomat Uluç Özülker, "1699'dan sonra değişik vasıtalarla olmakla birlikte ortalama her 13 yılda bir Rusya'yla Osmanlı İmparatorluğu savaşmışlardır. Yani başka bir deyişle Rusya'nın tarihten gelen devamlı bir sıcak denizlere inme hevesi vardır. Osmanlı İmparatorluğu da bu hevesin önünü kesen en önemli güç olarak orada oturmuştur. Dolayısıyla biz, Rusya'yla hiçbir dönem anlaşamamış, gerçek anlamda birbirimize güvende duymamışız. Bu arada çok önemli bir şey var. İstiklal savaşımız Rusya olmasaydı kazanılamazdı. Çünkü unutmayın ki Rusya'nın gerek altınlarıyla, gerekse silah vererek bizi desteklediği bir gerçektir. Bunu yaparken de sonuç itibariyle kendisiyle aynı ekonomik şartlarda olan Türkiye Cumhuriyetini er veya geç bir komünist ülke olarak ortaya çıkabileceği düşünce beklentisi içinde hareket etmiştir" dedi. 

Konuşmaların ardından, konuşmacıların davetlilerinde sorularını yanıtlamasından sonra program sona erdi.