STK temsilcilerinden referandum değerlendirmesi
Diyarbakır'da faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kürt oylarının referandum sonucu üzerinde etkili olduğunu belirterek, bunun bölgeye olumlu yansımalarının olacağını düşündüklerini kaydetti.
Diyarbakır’da faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kürt oylarının referandum sonucu üzerinde etkili olduğunu belirterek, bunun bölgeye olumlu yansımalarının olacağını düşündüklerini kaydetti.
Diyarbakır’daki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, referandum sonuçlarına ilişkin İhlas Haber Ajansı’na (İHA) değerlendirmelerde bulundu. Diyarbakır Ticaret Borsası (DTB) Başkanı Engin Yeşil, Kürt oylarının sonuç üzerinde etkili olduğunu ve sürecin yeninden başlatılmasını istedikleri kaydetti. Yeşil, sonuçların Türkiye ve bölge için hayırlı olmasını dilediklerini anlatarak, “Yüzde 51,5 gibi bir oyla ‘evet’ çıktı. Bu da beklenen bir sonuçtu. Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde oy artışı oldu. Bundan dolayı Sayın Cumhurbaşkanımızdan tekrar sürecin başlatılmasını istiyoruz. Özellikle Kürt oylarındaki artış ile bu sonuca varıldı. İnşallah bölge ve ülke için hayırlı olur. Ekonomik açıdan şuanda Cazibe Merkezileri ile ilgili Diyarbakır’a daha fazla katkı sağlamasını bekliyoruz” dedi.
“Kalkınma hamleleri göreceğiz”
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Şube Başkanı Aydın Altaç, referandum sürecinin önemli bir viraj olduğunu belirtti. Türkiye’nin yaklaşık 100 yıllık yönetim sisteminin referandum ile değiştiğini anlatan Altaç, “Bu ülke açısından çok önemli bir virajdı. Çünkü bundan sonraki süreçte koalisyonlardan, hükümetlerin istikrarsızlığından kaynaklı süreçler yaşanmış olsaydı Türkiye’nin 2023 ve 2053 hedeflerini yakalaması mümkün değildi. Türkiye’nin yalnız olduğu bir dünya yok. Hem siyaseten hem ekonomi anlamında bütün dünya ülkeleriyle biz irtibatlıyız. Son dönemde özellikle Ortadoğu’daki savaşlar ve gelişmeler, istikrarlı bir Türkiye’nin dünya barışı ve huzuru için önemli olduğunu gösterdi. İstikrarsız bir ülkede yatırım yapmak, ticaret yapmak istemezsiniz. Paranızı riske etmek istemezsiniz. Hükümetlerin kararlı durmadığı, duramadığı ya da yılda bir, iki yılda bir, bir buçuk yılda bir hükümetlerin değiştiği ülkelerde siz yatırım yapmak istemezsiniz. Türkiye 2002 öncesi böyle bir görüntüde olan ülkeydi. Bundan sonraki süreçte ve önümüzdeki yıllarda ben inanıyorum ki çok ciddi bir ekonomi ve sıcak para girişi, ekonomik kalkınma hamlelerini göreceğiz. Bu Türkiye’deki yatırımların önünü açacaktır ve bununla birlikte Türkiye’nin dışa açılımını kolaylaştıracak, yeni pazarlar bulma, yeni sermaye akışının önünün açacağını düşünüyorum” diye konuştu.
“80 milyonun kazandığı bir referandum”
Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu, sonuçların bölgeye olumlu bir yansımasının olacağını düşündüklerini kaydetti. Ensarioğlu, “Milletimizin ülkenin büyümesi noktasında göstermiş olduğu bir irade var. Kaybedenin olmadığı, 80 milyonun kazandığı bir referandum. İnşallah bu irade ile beraber ülkemiz daha iyi yerlerde en iyi şekilde temsil edilir ve birliğimize, kardeşliğimize, huzurumuza yönelik en iyi şekilde temsil edileceğini düşünüyorum. Kürt oylarının da sonucu baya etkilediğini, referandumda söz sahibi olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Temennimiz o dur ki, yapılan referandum sonucu bölgemize olumlu bir şekilde yansıyacağını düşünüyorum. Bölgemizin de bu kalkınma noktasında referandum sonrasındaki duruşları net olur inşallah” dedi.
“Sonuçların içerisinde birçok mesaj var”
Diyarbakır İş Kadınları Derneği (DİKAD) Başkanı Reyhan Aktar, sonuçların, içerisinde birçok mesajı barındırdığını kaydetti. Sonuçları olumlu bulduklarını vurgulayan Aktar, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanlığı sisteminin hem ülkemize hem de bölgemize hayırlı olmasını diliyorum. Tabi ilginç bir referandum oldu. Meclis’ten çıkışının MHP ile sandıktan çıkışının ise Kürtlerle olduğunu düşünüyorum. Bunun da bölge açısından birçok mesajı içerisinde barındırdığını düşünüyorum ve bunların ilerleyen günlerde cevap bulacağını tahmin ediyorum. Bundan sonraki süreçte bu zaman dilimi içerisinde alınmış kararların özellikle bölgeyle ilgili Cazibe Merkezi başvurularının bitmiş olması ve değerlendirmelerinin ve en sonda da bunların hayat bulması aşamasına geçtiğimiz için bunları da önemli ve değerli buluyorum.”
Türkiye’nin 15 Temmuz sonrası puslu bir havadan geçtiğine dikkat çeken Aktar, “Artık bu süreçte biraz daha ileri demokrasi için ciddi adımların atılması gerektiğini düşünüyoruz. Reformlar için tam da zamanı olduğunu düşünüyoruz. Böyle bir zamanda hem devletin kendi içerisindeki derin yapılanmalarından temizlenmesinin biraz daha ciddi ve biraz daha hafif boyutta ilerleyeceğinin düşünüyoruz. Çünkü ciddi anlamda bir temizliğin yapıldığını hissediyorum. Ama esas olan bundan sonraki süreçte bu ülkede ciddi bir insan kaynağı yetiştirilmesi gerekiyor. Çünkü şuana kadar gelinen süreçte insan kaynağı üzerinde de ciddi zedelenmenin olduğunu görüyoruz. Bunlar uzun vadeli işler ama bununla ilgili de bu süreçte ciddi adımlar atılmalı. Özellikle demokratik anlamda daha ileri demokrasiyi temsil edecek adımların atılması çok önemli. Reformlar çok önemli. Son dönemde Avrupa Birliği ile olan ilişkilerde ciddi bir kırılma yaşandı. Hem bizde yaşanan seçim süreci hem de onlardaki seçim atmosferinin burada etkili olduğunu düşünüyorum. Bu ilerleyen zaman dilimi içerisinde bunun daha iyiye gideceğini düşünüyorum ve öyle umuyoruz” ifadelerinde bulundu.
“Referandumun kazananı halk oldu”
Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş, sonuçların kazananının halk olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Referandum sonucu, ülkemize, milletimize, tüm insanlığa, İslam alemine hayırlı, uğurlu olsun. Bir ülkenin şahlanması, vatandaşının korunması, milletin iktidarı yönetmesi, hızlı mekanizmanın, bürokratik engellerin ortadan kalkması için hızlı mekanizmanın devreye girmesi, tarafsız olmayan bağımsız yargı adı altında insanların her türlü cezai işlem uygulamaların ortadan kalkacağı ve ekonomik kalkınmanın bundan sonra da daha hızlı bir şekilde milletin cebine paranın gireceği, milli gelirin artacağı, şahlanan bir Türkiye’nin oluşumuyla ilgili referandumda evet çıktı. Bu da hemen piyasalarda ve ülkelerde gördüğümüz kadarıyla çok olumlu bir hava oluşturdu. Dolayısıyla bu seçimin gerçekten kaybedeni yoktur. Halk kazanmış oldu. Dolayısıyla halkın kazanımlarına dönük hızlı bir şekilde bizim de siyasi partilerden halkın kazanımlarına yönelik Cumhurbaşkanlığının yeni sitemiyle ilgili yürürlüğe girmesi ve Türkiye’nin önündeki darbelerin, vesayet sistemlerinin artık bir daha yaşanmaması, bunların ortadan kalkması için çalışmalar bekliyoruz.”