Tarihin kültürle iç içe sergilendiği 'Tunceli Müzesi'
Tunceli Müzesi, baharın gelmesiyle turizmin hareketlenmeye başladığı nisandan bu yana 8 bini aşkın ziyaretçiye kapısını açtı.
Yaklaşık 2 bin eserin bulunduğu Tunceli Müzesi, 4 blok ve 5 bin 800 metrekare kapalı alandan oluşuyor.
Kentin önemli kültür halkalarından birini oluşturan müzede, "Alevilik", "arkeoloji", "kütüphane" ve "etnografya" gibi bölümler bulunuyor.
Yöreye ait en eski buluntuların sergilendiği müzede, taş aletler, pişmiş topraktan çömlekler, sikkeler, mezar taşları ve kutsal ocaklar geçmişteki yaşantıya ışık tutuyor.
Doğasıyla öne çıkan kentin kültürel ve tarihi alanda da tanınmasına katkı sunan müze, 1 Nisan-31 Mayıs döneminde 8 bin 435 ziyaretçi ağırladı.
Misafirlerine yöredeki eski yaşantılar hakkında bilgi sahibi olma fırsatını sunan müze, şu sıralar Ege ve Akdeniz'den kente gelen gezi gruplarını konuk ediyor.
Tunceli Müzesi Müdürü Kenan Öncel, müzenin kısa sürede ilin turizm ve kültür halkasına dahil olduğunu söyledi.
Özellikle yaz sürecinde kente çok sayıda turist geldiğini belirten Öncel, bu yıl turizm firmalarının birçoğunun rotalarına müzeyi kattıklarını dile getirdi.
"SON BİR AYDA 5 BİN ZİYARETÇİ"
Bahar dönemiyle müzede yoğun ziyaretçi trafiği yaşandığını ifade eden Öncel, "Sadece son bir ayda 5 bin ziyaretçi ağırladık. Bu sayının yaz sürecinde katlanarak artacağını öngörüyoruz. Bu durum ilimiz için kazanım ve önemli bir değer." dedi.
Öncel, müzenin açılmasıyla kültür varlıklarını tescil ederek koruma altına almaya başladıklarını dile getirdi.
Müzede ve şehrin tamamında çalışmalarını dinamik tuttuklarını anlatan Öncel, "İlimizin her köşesine ve insanımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Köylülerimiz ve muhtarlarımızla iletişim halindeyiz. İlin en ücra köşesindeki vatandaşlarımız da sürekli bize bilgi aktarıyor. Kültür varlıklarının korunması için hep birlikte çaba sarf ediyoruz ve bunlar çok kıymetli." ifadelerini kullandı.
İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmet Hakan Ulaşoğlu da Tunceli'nin doğasının keşfedilmeye başlamasıyla turistlerce tercih edildiğini belirtti.
Kentin doğal, kültürel ve inanç varlıklarıyla cazibe merkezi olduğuna işaret eden Ulaşoğlu, özellikle uzun bayram tatillerinde ve diğer özel günlerde çok sayıda kişinin kente geldiğini, hava şartlarının düzeldiği nisan ayından itibaren de turların başladığını kaydetti.
