Alışacaksınız, alışacağız, alıştıracağız

Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba sevgili okuyucularım.

Malumunuz uzan zamandır sizlerden ayrı kaldım.

Ancak gördüğüm lüzum üzerine yeniden yazmaya karar verdim.

Biliyorsunuz ki, ben yazar değilim.

Buna rağmen genellikle şehrimde yaşanan gelişmeler ve olumsuzlukları yazar sizleri haberdar etmek isterdim.

Hem de okumanın kolay, yazmanın da bir şey olmadığı, ama okuduğunu doğru algılayamayanların bol olduğu bir şehirde yapardım bunu.

Sonra baktım ki insanlar bildiğinden şaşmıyor, farklı seslere de alışmıyorlar bende yazmaktan vazgeçtim.

Sessiz kalmak beni üzünce de geri dönmek istedim. Bunu da sosyal medya hesabımdan yazınca, sağ olsun Son Dakika 23 haber sayfası sahipleri bana ulaşarak bir köşe tahsis ettiler.

Kendilerine teşekkür ederim.

Geçelim konumuza.

Neye alışacaklar insanlar?

Bu şehirde yaşanan güzel gelişmelere elbet te.

Daha çağdaş bir Elazığ için mücadele edenlere dostlar.

Yaşanılabilir bir Elazığ hayali kuranlara canlara.

Senin adamın benim adamım demeden gecesini gündüzüne katanlara destek olmayı beyler…

Boş yere vırlamak yerine çaba gösterenlere destek olmayı, sonrada şehri için mücadele edenlere omuz vererek birlikte çalışmayı öğrenecek dostlar.

Burası Elazığ, olmaz demeyin. Alıştırmalıyız bu toplumu buna.

Yoksa başımıza bela olacaklar…

Biz neye alışacağız?

Bizlerde, birlikte hareket edince bu şehri değiştirebileceğimize inanacak, sonra da zeka yoksunu içten atmalılarla mücadele ederek şehrimizi hak ettiği noktaya taşımaya alışacağız.

Değişim ve dönüşüme meyli olanlar şunu iyi bilsinler ki bu şehir her geçen gün biraz daha batıyor. Ve biz tezek dumanıyla büyüyen çocuklar içimizdeki kıvılcımla birlikte durmuş bu çöküşü elimizde bir şey yok diyerek izliyoruz.

Yakışmıyor bu davranış bizlere beyler.

Gelin bu garibanı dinleyin de bir araya gelip şehrimiz için mücadele edelim, mücadele edenlere de güç verelim.

O zaman göreceksiniz çok şey kendiliğinden düzelmiş olacak.

Bunun içinde olmaz demeyin.

Particilik ve he sütlüğü bir kenara bırakın, bu şehir 6 ayda düzelmezse gelin bana ne derseniz deyin.

Neyi alıştıracağız?

Densüzlere adam olmanın gerekliliğini ilk önce.

Şereflice bir yaşam dururken alçakça bir yaşama teveccüh göstermemelerini canlar.

Toplumun tümüne faydalı olmalarını hacı malik abilere…

Yakarak, yıkarak ve sömürerek bir yere varamayacaklarını alıştırmalıyız.

Şehirde olması gerekenleri ama birtakım kuş beyinliler yüzünden siyasilerin bir türlü ön ayak olmadığı işlere kastettiğim cenahı.

Çünkü bu cenah, şehirde olması gerek güzel işlere kendi fıtratlarına ters olduğu için hep karşı çıkıyorlar.

Bunlar yüzünden de şehir kan kaybediyor.

Az biraz gözünü açan şehri terk ediyor, açamayan da bu sivrisinekleri dev gördüğü için korkup tırsarak sus pus oluyor.

Bunlara da bunu alıştıracağız.

Korkunun ecele faydasının olmadığını dostlar…

Bir takım cenah bu şehirde saltanat sürerken şehrin yüreği yangın yeri olan çocukları sürünüyorsa bunun suçlusu hepimiziz.

Gelin dinleyin beni. Bir kere olsun dinleyin Elazığlılar.

Dinleyin de bu şehri yeniden tarih, kültür ve medeniyet şehri yapalım diyor saygılar sevgiler sunuyorum.

Unutmayın başka Elazığ yok!

Yazarın Diğer Yazıları