Geçtiğimiz sezon Elazığspor, TFF 2. Lig'e yükselme başarısı göstererek şehrin dört bir yanında birlik ve beraberlik duygularını yeniden canlandırdı.
Uzun süredir sosyal ve kültürel açıdan durağan bir dönem geçiren Elazığ, bu başarıyla birlikte tekrar bir araya geldi, kenetlendi.
Neredeyse herkesin birbirinden uzaklaştığı, soğuk rüzgarların estiği bir dönemde Elazığspor, sadece sahada değil, şehrin kalbinde de kazanmayı başardı.
Binlerce insan, Elazığ Atatürk Stadyumu’nda bir araya geldi, hep bir ağızdan şarkılar söyleyip takımlarına destek verdi.
Bu atmosfer, Elazığ’ın tarihinde ender görülen bir birlik ve beraberlik ruhunu yeniden ortaya çıkardı.
Elazığspor’un bu başarısı, şehri bordo-beyaz bayraklarla donatarak şehir ruhunu yeniden yeşertti.
Seyirci rekorları kırıldı, her maçta binlerce taraftar stadyumda yerini aldı.
Bu tablo, Elazığspor’un sadece bir futbol takımı olmadığını aynı zamanda şehrin ortak bir değeri ve simgesi olduğunu bir kez daha gösterdi.
Yönetimi, teknik direktörü, futbolcuları, çalışanları, taraftarları ve şehrin her kesiminden insanların el ele vererek oluşturduğu bu birlik ve beraberlik ruhu, yeni sezonda da devam etmeli.
Herkesin hayali olan büyük Elazığspor’un sezon sonunda 1. Lig’e yükselmesi, sadece futbol açısından değil şehrin ekonomisi ve turizmi açısından da büyük bir can suyu olacaktır.
Şehrin geleceğini olumlu yönde etkileyecek bu başarı, Elazığ’ın kaderini değiştirebilir.
Bu kenetlenmenin ve şehir ruhunun devam etmesini temenni ediyorum.
Elazığspor’a, TFF 2. Lig'de karşılaşacağı tüm maçlar için şimdiden başarılar diliyorum.
Yolun sonunda şampiyonluk, bu şehre çok yakışacak ve hak ettiği yere geri dönecektir.
