'Yerinde karar dönemine geçiyoruz'
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 'Artık küresel salgının sosyal hayata etkileri ve normalleşmeyi önceleyen bir döneme geçiyoruz, yerinde karar dönemi' dedi.
Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının sona ermesinin ardından kameraların karşısına geçen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklamalarda bulundu. Koca, dünyanın korona virüs konusunda başarılı bir sınav vermediğini, her ülkenin elindeki imkanlar nispetinde tedbirler almaya çalıştığını aktardı. Türkiye’nin elindeki imkanları en iyi şekilde kullanmaya çalıştığını belirten Koca, “Ülkemizin ismini dahi duymamış insanlara buradaki salgınla iyi mücadele edildiğini gösterdik. Bu mücadele yaşadığımız acıları, ödediğimiz ve belki de ödeyeceğimiz bedelleri ortadan kaldırmıyor. Virüsün hayatımızdan çıkacağı günlere dair umudumuzu hep güçlü tuttuk. Kurumsal ve toplumsal düzeyde virüse karşı temel mücadele karşı koşullarını büyük ölçüde tesis edebildik. Hayatımızı virüsün dolaşımına imkan vermeyecek kurallar içinde sürdürmeye çaba harcadık. 1 yıllık mücadele sürecinde pek çok deneyim de kazandık. Sadece tıbbı mücadeleden bahsetmiyorum. 83 milyon olarak mücadelenin her boyutunda çok önemli tecrübeler edindik. Gerek yaşadığımız salgınla gerek, başka halk sağlığıyla başa çıkabilmenin yolunu tıbbi olmaktan daha çok sosyal yönlü bir mücadele olduğunu gördük. Bugüne kadar sahne önünde Bilim Kurulumuz mücadelede önemli roller üstlendi. Hep karşınıza çıkmayan Toplum Bilimleri Kurulları ise sahne arkasında konunun sosyal ve psikolojik yönetimde önemli stratejiler gerçekleştirdiler” şeklinde konuştu.
"ARTIK NORMALLEŞMEYİ ÖNCELEYEN BİR DÖNEME GEÇİYORUZ, YERİNDE KARAR DÖNEMİ"
Yerinde karar dönemine geçtiklerinin altını çizen Bakan Koca, “Artık normalleşmeyi önceleyen bir döneme geçiyoruz; yerinde karar dönemi. Elbette sağlık, tedavi hastalıkla mücadele konularında bilim kurulumuz çalışmalarına bütün hızıyla devam edecek. Ancak artık salgının sosyal hayata etkileri ile mücadeleye de odaklanacağız “ diye konuştu.
Bugüne kadar aşılama çalışmalarında yaklaşık 1,5 milyon, ikinci doz olmak üzere 8 milyon doz aşılama seviyesine ulaştıklarının bilgisini veren Bakan Koca, “Aşılama planındaki ilk aşamanın sonuna yaklaştık. Aşı tedariğine paralel ortaya koyduğumuz performansla küresel düzeyde en başarılı ülkeler arasındayız. Aşıyı hazır temin eden ülkeler içinde en hızlı ve en çok aşılamayı başarmış durumdayız. Ancak, aşı temininde tüm ülkelerin önemli sorunlar ve aksaklıklar yaşadığı dönemde yeterince yüksek hızda ve sistematik olarak aşı programını uygulasak da nüfusa oranla kat etmemiz gereken çok yol var. Temin ettiğimiz aşıya rağbet artıyor. Bu tercihin doğruluğunu tasdik etsek de lojistikle ilgili tehdidi artırıyor. İlgi gören her ürünün temininde güçlük vardır. Deyim yerindeyse aşı kıtlığı yaşanan bir zamandayız. Aşılama programımızı anlık ve canlı olarak yayınlamaktayız. Bu açıklanan veriler üzerinden çeşitli değerlendirmeler yapılarak haklı haksız eleştiriler yapılabilmektedir. Aşı programı adaletle ve şeffaf şekilde yürütülmektedir. Zaman zaman aşılama sayısında azalma yada artış olması tamamen lojistik gerekçelerle bilinçli olarak planlanmaktadır. Bugün aşıyı temin edebilirken yarın temin edilebileceğinin garantisini kimse veremez. Aşı tedariğinde her an aksaklık yaşanabilir, program kesintilere uğrayabilir. Bunu yaşamamanın tek yolu kendi aşımızı üretmektir” dedi.
"BİRİNCİ DOZ AŞISINI OLAN TÜM VATANDAŞLARIMIZIN İKİNCİ DOZ AŞILARI GÜVENCE ALTINDADIR"
Aşı konusunda tedarik ve planlama sorun olmadığını vurgulayan Bakan Koca, “Bu önemli bir güvencedir. Birinci doz aşısını olan tüm vatandaşlarımızın ikinci doz aşıları güvence altındadır. Ancak daha güvenli olanı kendi aşımıza sahip olmaktır. Bu konuda yapılabilecek eleştirileri eldeki imkanları en iyi şartlarda kullandığımızdan emin olarak değerlendirmenizi istirham ediyorum” açıklamasında bulundu.
"İKİNCİ DOZ AŞININ ÜZERİNDEN 14 GÜN GEÇTİKTEN SONRA AŞILANMIŞ OLUYORUZ"
Aşı olduğu gün koruma başlamadığı konusunda uyarılarda bulunan Bakan Koca, “İkinci doz aşının üzerinden 14 gün geçtikten sonra aşılanmış oluyoruz. Yani ilk aşı olduğumuz günden 42 gün sonra. Bu 42 gün sonra kendimizi korumak zorundayız. Ayrıca tüm nüfusumuzun en az yüzde 60'ını aşılamadan aşı güvencesini elde etmiş olmuyoruz. Aşının ilk dozunu yaptırmak bizi rehavete değil tedbire sevk etmeli. Her geçen gün sayısı artan mutasyonlu virüse dikkat etmek zorundayız. Bazı illerimizde buna özel planlarımız var. Vaka sayılarındaki artış bazı illerimizin diğerlerinden daha geç normalleşme sürecine geçmesine neden olabilecek. Tedbir halen en güçlü silahımız” diye konuştu.
"YERİNDE KARAR DÖNEMİNDE GÜVENLİK KUVVETLİ GEREKEN TEDBİRLERİ ARTTIRACAKTIR"
Geçtiği haftalarda iller düzeyinde 100 bin nüfusa düşen haftalık vaka sayılarının paylaşıldığını hatırlatan Koca, “Bu verileri her hafta düzenli olarak paylaşmaya devam edeceğiz. Vaka sayılarıyla birlikte pozitif test oranı, yoğun bakım doluluk oranlarımız ve entübe edilen hastalarındaki değişim faktörleri de illerimizdeki risk durumunu belirlemektedir. Belirttiğim parametrelere göre ilerimizin risk düzeylerini düşük orta yüksek ve çok yüksek riskli olarak ilan edeceğiz. Bu risk durumlarına göre farklı iş kollarımızın faaliyet serbestliği konusunda Bilim Kurulumuzun çalışmasını Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında kabineye arz edeceğim. Yerinde karar döneminde güvenlik kuvvetli gereken tedbirleri arttıracaktır. Bu hususta Sayın İçişleri Bakanımızla yaptığımız görüşmede kendileri de kararlıklarını ifade ettiler. Ülkemizin bir an evvel normal koşullarına dönmesi için, milletimizin sağlık ve sıhhatini muhafaza için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.