Yıldırım ve İmamoğlu'na mal varlığı sorusu

Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu ortak yayında gazeteci İsmail Küçükkaya'nın mal varlıklarına ilişkin sorduğu soruyu yanıtladı.

Yıldırım ve İmamoğlu'na mal varlığı sorusu
TAKİP ET Google News ile Takip Et

31 Mart'ta gerçekleştirilen İstanbul seçiminin yenilenme kararının ardından 23 Haziran'da yapılacak İstanbul seçimi öncesi Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu katıldıkları ortak yayında soruları yanıtladı. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilen ve 21.00'de başlayan “İstanbul 2019 Seçim Özel” isimli ortak yayında İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde adaylar seçim öncesi merak edilenler hakkında açıklamalar yaptı.

"MEMUR DAHİ OLSANIZ MAL VARLIĞI BEYANINIZ OLACAK"

İsmail Küçükkaya adayların mal varlığına ilişkin soru sorarken “Belediye başkanı seçilirseniz mal varlığı beyanında bulunur musunuz” dedi. Buna soruya Binali Yıldırım, “Mal varlığı beyanında bulunmak keyfi ihtiyacımızda değil, mecbursunuz. Kamu adına hizmet veriyorsanız, memur dahi olsanız mal varlığı beyanınız olacak. Ben 16 yıldır veriyorum. Her sene de değişiklik olursa yeniliyoruz. Kamuoyuna açıklamak diye bir adet yok, hiç problem yok. Herhangi bir dava konusu olduğu zaman mal varlığı mahkeme tarafından talep edilir ve dosyaya konur. Hukuken sakıncası var mı yok mu bilmiyorum, benim açımdan hiçbir sakıncası yok. Çocuklarımızın mal varlığının koruması yok. Ticaretle uğraşıyorlar, kamuya açık, herkes bakabilir. Seçim üzeri eski iddialar ortaya kondu, yeni bir tazminat süreci başlayacak. İsmail Bey biz mal varlığımızla, geçmişimizle, yaptıklarımızla her zaman hesap verdik, bundan sonra da hazırız” dedi.

“SAYIN YILDIRIM GİBİ ZEVKLE KABUL EDİYORUM”

Küçükkaya'nın aynı sorusuna Ekrem İmamoğlu ise, “Sayın Yıldırım'ın açıkladığı kamu görevlisi olduğumuz için mal beyanımızı veriyoruz. Bende yaklaşık 5,5 yıldır veriyorum. Hatta büyükşehir belediye başkanı seçildikten sonra beyan etmiştim. Yeni bir siyasi dönem, ahlak, yeni bir süreç. Yeni nesil belediyecilik, şeffaflık katılımcılık. Milletvekili olmak, belediye başkanı olmak değil, bir kere meslek değil, görev yerine getiriyoruz. Erdemli, ahlaklı, süreci iyi yönetebilmek, insanlara hesap vermek noktasında dürüstlüğümüzü ortaya koymak adına bu önerinizi sayın Yıldırım gibi zevkle kabul ediyorum. Benimde eşim var, çocuklarım var, babam var. Bunun beyanında bulunmak, toplumun önünde bunun olması bunları çözüme kavuşturur diyorum” diye konuştu.

“500 BİN İSTİHDAM SAĞLAYACAĞIZ"

İsmail Küçükkaya'nın, ‘Kent yoksulluğu, ekonomik sıkıntıyla ilgili ne yapacaksınız?” sorusuna cevap veren Binali Yıldırım, “Ekonomik sıkıntı çekiyoruz, insanların hayatına yansıyor. Bu yükü hafifletmek için müjdemiz var. Genel değerlendirme olarak İstanbul, Avrupa'nın 13 büyük ekonomisi. Bizim yapacağım projelerle çekeceğimiz yatırımcılarla 500 bin istihdam sağlayacağız. Tuzla'da biyoteknoloji vadisi kuracak ve 50 bin kişiye imkan sağlayacağız. Bu dışarıdan aldığımız ürünlerden döviz kaybını önleyeceğiz ve buradan 27 milyar katkı sağlayacağız. Bir teknoloji üssü kuracağız. Büyük verinin işlenmesi ve yapay zeka merkezi olarak gençler istihdam edilecek. Biz yapmayacağız, onların alt yapısını hazırlayıp onların akıl terini sermayeye dönüştürecek ürüne bir imkan sağlayacağız. Burada 24 bin 500 kişi istihdam edilecek. Pendik'te firmaların ARGE'leri yerleşecek, alt yapı arsa tahsisi belediyeden olacak. Bunun örneği Singapur'da var. Burada 50 bin istihdam öngörüyoruz. Atatürk Havalimanı hem millet bahçesi olacak aynı zamanda fuar merkezi olacak. Burada amacımız 50 milyon Avrupa'daki fuar kongre turizminin yüzde 10, yani 5 milyonundan biz istifade edelim ve şehrimize katma değer sağlayalım, bu miktarda 40 milyarlık bir değer” dedi.

"İŞSİZİMİZİN YANINDA OLACAĞIZ"

Küçükkaya'nın aynı sorusuna Ekrem İmamoğlu ise, “Bu belediyenin parasını israf ettirmeden değere dönüştürüp bu şehrin yoksulluğuyla mücadele edeceğiz. Ucuz ve sağlıklı gıda, eğitim seferberliği, suda indirim. İBB desteğini bu paketlerle geçim, evlilik destek paketi, işsizlik paketiyle tam beş katına çıkartacağız. 4 aileden birisi bu şehirde açlık sınırının altında bu feci bir durum. Açlık sınırı altında ailelere 2 bin 20 liraya kadar destek sunacağız. Bunların her birinin maliyeti ortada. Eğitim destek paketi içinde 500 bin öğrenci var, okullarına yemek getiremeyen ailelere kumanya desteğimiz var. İşsizimizin yanında olacağız. Bölge istihdam ofisimize katılan insanımıza iş bulacağız. Ücretsiz ulaşım desteği sunacağız. 12 yaş altına ücretsiz yapacağız. 0-4 yaş arası annelere ücretsiz vereceğiz. Gençlere yüzde 40 yapacağız” diye konuştu.

"BENİ SİZE OY VERMEK İÇİN İKNA EDİNİZ?" SORUSU

Küçükkaya'nın “İstabul'da yaşıyorum Kürt kökenli bir kardeşinizim. Beni size oy vermek için ikna ediniz?” sorusuna Ekrem İmamoğlu, “Yola çıktığım ilk gün partimin genel başkanıyla konuştuk. İstanbul ittifakının adayı olmak istiyorum. Partizanlığı İBB içinde söküp atacağım. Partizanlık bu ülkede bitecek. Partiler bir araç, amaç değil. Birileri için amaca dönüşmüş olabilir, bizim için araçtır. Bunun içinde bütün partili kardeşim var. Sadece ittifak adayı değilim, partizanlık bu ülkenin en büyük düşmanlarından birisidir. Terör en büyük sorundur, ardından partizanlık en büyük sorundur. Biz bu milleti eşitlemeye geliyoruz. Bağcılardaki çocukla, Bakırköy'deki çocuk tarifini yaparken bunu söylüyorum. Barış, özgürlük, eşitlik mahalleden başlar, mahallede demokrasiyi, ilçede, bu şehirde sağladığımız takdirde bu şehirde sorun kalmaz. Partizanlıkla ilgili onlarca örnek verebilirim. Gönül belediyeciliğiyle ilgili niye asıldığını sordum, İstanbullu biliyor, AK Partili hemşehrilerim biliyor. Bu saatlerce sürer, partizanlığın yok edilmesine sadece ben değil, Sayın Yıldırım'da mücadele etmelidir” şeklinde konuştu.

"PARTİZANLIK ASLA VE ASLA BİZİMLE BERABER TELAFFUZ EDİLMEZ"

Aynı soruya Binali Yıldırım ise, “Biz hizmet yaparken, İstanbul'da veya Türkiye'de 16 yıldır hizmet yapıyoruz, etnik kökene bakmayız, inançlarına bakmayız ve insanlarımıza hizmet götürürken, herkese aynı hizmet götürürüz. Particilik seçimlerde kampanya da parti vardır. Partinizin kampanyasını dillendirirsiniz, bitince rozeti çıkartır hizmet yaparsınız. Biz yapıyorsak eğer, biz bunu şiddetle reddederim. İzmir'e gitsin benim neler yaptığımı görsün. İZBAN'ı belediyeyle beraber yaptık, çevre yolunu yaptık, havalimanı yaptık. İzmir İstanbul otoyolunu yapıyoruz. Partizanlık asla ve asla bizimle beraber telaffuz edilmez, bunu şiddetle reddederim. Türkiye'nin her köşesine hizmet götürdük, her köşesine İstanbul'da yaşayan bütün kardeşlerimize 780 bin kilometre vatan toprağının her köşesinden gelmiş burayı mekan tutmuş, evi yapmış, işyeri yapmış çocuk yetiştirmiş, çocuklarının geleceğini düşünen 15 milyon vatandaşa hizmet için varız. Ben İstanbul'a 1994'ten bu yana hizmet ediyorum. İDO genel müdürlüğü yaptım. 4,5 yılda İDO'yu dünyada kendi sınıfta bir numara yaptım” dedi.