Yılmadı çalıştı, başarıya ulaştı
Mersin'den Diyarbakır'a 12 yıl önce 3 çocuğu ile birlikte gelen ve hiçbir geliri olmadığı için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) yardımlarıyla hayatını idame eden Gülay Emre, azmi sayesinde yardıma muhtaç bir kadınken, işverenliğe yükseldi. Önce küçük bir kuaför salonu açan Emre, şimdi tam teşekküllü güzellik merkezinde 15 kişiyi istihdam ediyor.
Mersin’den Diyarbakır’a 12 yıl önce 3 çocuğu ile birlikte gelen ve hiçbir geliri olmadığı için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) yardımlarıyla hayatını idame eden Gülay Emre, azmi sayesinde yardıma muhtaç bir kadınken, işverenliğe yükseldi. Önce küçük bir kuaför salonu açan Emre, şimdi tam teşekküllü güzellik merkezinde 15 kişiyi istihdam ediyor.
3 çocuk annesi 50 yaşındaki Gülay Emre, 12 yıl önce yanına aldığı çocuklarıyla birlikte Mersin’den Diyarbakır’a göç etti. Hiçbir geliri olmayan Emre, çocuklarının hayatını idame ettirebilmek için SYDV yardımları aldı. Daha sonra ise asgari ücretin altında kazandığı işlerde çalışmaya başlayan Emre, çocukları üniversiteyi kazanınca, borçlanarak bir kuaför salonu açtı. İşlerinin de yolunda gitmesiyle kısa sürede borçlarını ödeyen Emre, azmi sayesinde yardıma muhtaç bir kadınken, işverenliğe yükseldi. İşlerini büyüten Emre, hem tam teşekküllü bir güzellik merkezi hem de giyim atölyesi açarak, 15 kişiyi istihdam etmeye başladı. Emre, şimdilerde ise, yurt dışına açılmayı ve Katar’da bir güzellik merkezi açmayı planlıyor.
“Günde birkaç işte çalışıyordum”
Yıllar önce Diyarbakır’a geldiğinde hiçbir geliri olmayan, üç çocuğuna bakmakla yükümlü olan biri olduğunu dile getiren Emre, “Bir gün içerisinde birkaç işte birden çalışmaya başladım. İlk geldiğim zamanlar çocuklarıma bakabilmek için SYDV’den para bile aldım. Birkaç ay maaş bağladılar. Çalışmaya başlayınca gidip maaşı kestirdim. Birkaç işte çalışmama rağmen evimi geçindiremiyordum. Biraz borçlanarak bir işyeri açtım. Kuaförlükle başlamıştım ama güzellik merkezi sahibiydim artık. Çok zorlanarak büyük bir azimle devam ettim. Sonra işlerim iyi gitti. Çocuklarımı bu arada okuttum. Daha sonra Afyonkarahisar’da ikinci işyerimi açtım. Oraya gidip geliyordum. Gidip gelmek zor olduğu için orayı yanımda çalışan arkadaşıma devrettim. Özel bir hastanede devam ettim. Şimdi kendime ait bir yerim var. Burada her türlü işlemi yapıyoruz. İşlerimiz çok şükür güzel gidiyor. Çevre illerden ve ilçelerden gelen hastalarımız var. Aynı zamanda saç ekimi danışmanlığı da yapıyoruz. Estetik ile ilgili doktorlarımız var. Danışmanlık yapıyoruz. İstanbul’da anlaştığımız hastaneler var onlarla çalışıyoruz” dedi.
“Katar’dan teklif var”
Yurt dışından gelen teklifleri değerlendirdiklerini aktaran Emre, “Saç ekim koordinatörümüzle birlikte Katar’a davet edildik. Kışın büyük bir ihtimalle yurt dışında da saç ekimlerine devam edeceğiz. Üç çocuğa bakıp, üniversite okutmak kolay değildi. Güzellik uzmanlığı eğitimi de almıştım aynı zamanda estetisyendim. Bu işi ilerletmek istedim. Kuaförlük yapmaktansa kendi okuduğum işi yapmak istedim” diye konuştu.
“Birçok engelle karşılaştım”
12 yıllık süreç içerisinde birçok zorlukla karşılaştığını anlatan Emre, şunları anlattı:
“Bir kadın olarak tek başınıza ayakta durmak zor ve engel olmak isteyenler oluyor. Bu işin de zorluğunu gördüm. Estetisyenler Derneğini kurdum. Dernek Başkanı oldum. Derneği kurduktan sonra çok daha rahat çalışmaya başladık. Kuaförlükten buralara gelmek tabi ki çok kolay bir şey değil. Biz şu anda saç ekimi, botoks, dolgu, PRP, cilt yenileme ve soyma işlemleri, estetikle ilgili doktorlarımız var yönlendiriyoruz. Bu işi yürütürken aynı zamanda bir de küçük bir giyim atölyesi açtım. 12 yıl önce ben asgari ücret altında çalışan biriyken şu anda 12 ile 15 kişi arasında çalışanım var. Hepsi sigortalı çalışıyor. Birçok kişi evine bakıyor. Bu anlamda çok mutluyum. Herkes bir kadının her şeyi başaramayacağını düşünüyor. Herkes sizden kaçmaya çalışıyor. Sonra bir şeyleri götürdüğünüz zaman insanlar sizden akıl almaya başlıyor. Ailem başta istemedi ama sonra desteklediler. Ben güçlü bir kadınım. Çok şeyler başaracağımı biliyordum. Kendime güveniyordum. Çocuklarımın bu anlamda çok desteği oldu. Maddi ve manevi beni hiç zorlamadılar. Destek olmaya çalıştılar. Kadınlara en önemli mesajım kendilerine güvensinler. Karar vermek bir işin yarısından fazlası oldu demektir. Çalışmak, çok çalışmak, çok koşturmak hiçbir zaman yıldırmasın kimseyi. Ben hala çalışıyorum ve hep çalışacağım, hiçbir zaman bırakmayı düşünmüyorum. Aynı zamanda kızım saç ekim koordinatörümüz. Bu konuda bana çok destek oluyor.”