Mehmet Güleç

Biri, 'memleket masası' mı dedi?

Mehmet Güleç

Bir siyasi Partimizin Genel Başkanı olan Sayın Hanımefendi, geçtiğimiz hafta ABD’li ünlü bir Siyonist Ailenin ülkemizde yayın yapan ve Türkçe karşılığı  “TİLKİ”  olan özel bir televizyon kanalında, ülkemizdeki tüm siyasî partileri  “MEMLEKET MASASI”  adı verilecek bir masa etrafında buluşarak; Ülkemizin içinde bulunduğu mevcut ahvâli, tüm dünyada artık büyük bir önem arz eden Gıda ve Tarımı, Teknolojik Gelişmeleri, Uluslararası Yeni Yapılanma gibi meselelerin (sorunların)  görüşülmesi ve asgarî ortak paydalarda buluşmak için gayret gösterilmesi teklifinde bulundu.

İşin buraya kadar olan kısmı, kulağa ne kadar hoş geliyor, değil mi? Çünkü her samîmi Vatansever, mutlaka Millî Birlikten yanadır. Lâkin işin aslı böyle değil. Esas garâbet, bu raddeden sonra başlıyor. Sayın Hanımefendi’nin, bu masaya %52 oy almış mevcut Hükûmetin mevcut oy tablosunun içinden seçilmiş, fakat ihtiraslarını gemleyemedikleri için yeni oluşumlar oluşturmuş, daha doğru ifâde ile: Ülkemizdeki siyâsî istikrarı bozabilmek için uzaklardan, çoook uzaklardan üflemeler ile kurdurulan siyasî oluşumların son halkalarına mensup şahısları da bu masaya davet ediyor olması, sizlere de çok garip gelmiyor mu? Bunlar parti kurmuşlar, fakat seçime girmemişler. Kim ve hangi oy tabanını temsilen o masada olacaklar? Bu durum gözetilmediği gibi, bu masaya katılımcıların hangi oranda temsil edileceği de belirtilmemiş. Zaten sadece bu durumlar dahî, işin içinde bir “ALİ CENGİZ OYUNU”nun varlığından kuşkulanmayı gerektiriyor.

Bu Sayın Hanımefendi’nin, “MEMLEKET MASASI” teklifi yapmadan önce ve çok daha önce, kendi siyasî yapılanmasını   “ MEMLEKET MASASI” mantığına uygun hâle getirmesi gerekmez mi? Düşünebiliyor musunuz: Parti Grubunu kendisinden sonra yönetme hakkına hâiz bir vekili, son 125 yıldan beri bir çok İmparatorlukları hâk-i yeksan ve hercümerç etmiş olan ŞOVENİZM’i,  şaşmaz ve esnemez bir ilke hâline getiren, bir insanlık suçu ve ayıbı olan bu ideolojik sapkınlığı bir de SEKÜLERCİ - POZİTİVİST sosuna bulayarak sergileyen Zat’ı, yine bu Zat ile aynı zihinsel çizgide yürüyen, 28 Şubat sürecinde ve esasen son 25 yıldan beri çok sık şekilde İsrail’e giden, İsrail gizli servisinin güdümündeki örtülü devlet organları ile sürekli iletişim içinde olmuş  “Prof.”  titrli ve sürekli partisi adına dengesiz konuşan bir başka Zat’ı, etkisiz hâle getirmekle işe başlayabilir. Böylece de, “Milliyetçilik” gibi her devletin yurttaşlarını aynı potada buluşturma erdeminin fikir örgüsünü de yerlere düşürmekten kurtarmış ve daha da kutlu duruma yücelterek Millete mâletmiş olmaz mı?

Ayrıca: Müttefik durumunda bulunduğunuz siyâsî partilerin, teklifiniz olan “MEMLEKET MASASI”  hedefi ve ruhuna aykırı tutum ve söylemlerini âcilen düzeltmeye dâvet etmeniz gerekmez mi?  Meselâ: Hâlâ, Türkiye Partisi olmamakta direnen ve PKK’ya bırakın “Terör Örgütü” demeyi, PKK ile tümüyle içli dışlı olan, bölgesel kavmiyetçi bir parti ile aranıza aşılmaz bir duvar koymanız gerekmez mi? Nasıl bir ittifak içinde olduğunuzu saymaya ise, bu sütunlar yetmez…

Kaliteli bir Sosyal demokrat olan hukuk Profesörümüz Sami Selçuk: “DARBE ANAYASALARININ MEŞRÛİYETİ SIFIRA YAKINDIR…” derken doğru söylediğini söylemeyen ve hatta O’na buz bağlayanlar, bugün tümüyle Milletin onayından geçmiş maddelerini hazmedemedikleri için : “ BU ANAYASA GAYRİ MEŞRÛDUR” derken niye itiraz etmiyorsunuz?

Buraya kaydetmemin mümkün olmadığı daha nice gerçekler var. Ve maalesef, bunun içindir ki; Millet İradesini hazmedemeyenler ile birlik olanların yapacakları her teklif şüphe ile karşılanacaktır. Dolayısıyla samîmiyet; önce kendi içinden başlayarak müttefiklerine doğru yapılacak düzelme ve düzeltmeler ile ancak ispatlanabilir. Çünkü: Her samîmi ve bilinçli Vatansever şunu iyi bilir: Uzlaşmasız siyâset, her türlü karanlığın ve çürümenin kaynağıdır. Fikir Nâmusunun, hak ve özgürlüklerin tesisi için MİLLÎ MEŞVERET’e mutlaka ihtiyaç vardır. İşte bu da:  “ BU HÜKÛMET, DÜNYANIN EN GÜZEL İŞLERİNİ DE YAPSA,  BİZİM BUNA GÜZEL DEMEMİZ MÜMKÜN OLAMAZ…” diyenler İle MEMLEKET MASASI kurmak mümkün olamaz. Olsa bile bu zaman kaybı olur.  Ves-selam!

Yazarın Diğer Yazıları